Türkiye Finans ve Vakıf Emeklilik’ten yeni iş birliği

Türkiye Finans ve Vakıf Emeklilik, hayat sigortası alanında bir ilke imza atarak gittikleri iş birliği kapsamında “Kar Paylaşımlı Katılım Sigortası – Finansman Güvencesi” ürününü geliştirdi.
 
Türkiye Finans ve Vakıf Emeklilik’in “Kar Paylaşımlı Katılım Sigortacılığı” modeli ile geliştirdiği “tekafül” (İslami sigorta) sistemine göre şekillenen “Kar Paylaşımlı Katılım Sigortası – Finansman Güvencesi”nin tanıtımı, Türkiye Finans Genel Müdürü Derya Gürerk ve Vakıf Emeklilik Genel Müdürü Mehmet Bostan ev sahipliğinde düzenlenen toplantıyla yapıldı.
 
Toplantıda ürüne ve iş birliğine ilişkin bilgi veren Türkiye Finans Genel Müdürü Derya Gürerk, ürünün sigorta dünyasında da katılım bankacılığı dünyasında da ilk olduğunun altını çizerek, bugün tanıtımı yapılan “Finansman Güvencesi” ürününün ardından, önümüzdeki günlerde başka alt ürünlerinde geleceğini aktardı.
 
Gürerk, katılım bankacılığının şu an dünyadaki hacminin 2 trilyon dolara yaklaştığını, sukuk piyasası hacminin gelecek sene 140-150 milyar dolara ulaşmasının beklendiğine işaret ederek, katılım sigortacılığının da çok kısa süre içinde dünyada 20 milyar dolara ulaşacağının öngörüldüğünü anlattı.
 
Katılım sigortası ile ilgili Türkiye’de çok büyük potansiyel olduğuna dikkati çeken Gürerk, yeni ürün ile bu potansiyelin daha da artacağını beklediklerini ifade etti.
 
Gürerk, müşterilerin ihtiyaçlarına uygun hizmet ve ürün sunarken bunu şeffaflık ve açıklıkla gerçekleştirmeyi ilke edindiklerini belirterek, “Vakıf Emeklilik iş birliği ile geliştirdiğimiz ‘Kar Paylaşımlı Katılım Sigortacılığı’ modelimiz ile müşterilerimizin ihtiyaçlarına güvenle cevap vereceğiz” dedi.
 
Yeni ürün ile bireysel kredi müşterilerinin kendilerini ve sevdiklerini güvenceye almalarının yanı sıra cari yıl sonunda poliçe primleri oranında kardan pay dağıtacakları bilgisini veren Gürerk, Vakıf Emeklilik tarafından biriktirilen fonların ise Kar Paylaşımlı Katılım Sigortacılığı modeli gereği faiz dışı yatırım araçlarında değerlendirileceğini söyledi.
 
Hasar ve sorumlulukların katılımcıların paylarına göre bölündüğü toplumsal bir sigorta havuzu modeli oluşturduklarını aktaran Gürerk, katılım sigortası faaliyetleri karından ve fonun yatırım gelirlerinden Hazine Müsteşarlığı’nca tasdik edilen tarife teknik esasları dahilinde müşterilerine belli oranda kar dağıtacaklarını dile getirdi.
 
Derya Gürerk, 2010 yılında Türkiye Finans’ın yaptığı özel anlaşmalar çerçevesinde katılım bankaları arasında bireysel emeklilik sözleşmesi satışına aracılık eden ilk banka olduklarını vurgulayarak yenilikçi ürün ve hizmetler üretmeye devam edeceklerini kaydetti.
 
“Dünyadaki tekafül pazarından daha çok pay almalıyız”
Vakıf Emeklilik Genel Müdürü Mehmet Bostan da “Türkiye’de hala toplumun büyük bölümü finansın içine tam çekilmiş değil, finansal ürünlere tam ulaşamıyor. Türkiye’de güçlü bir bankacılık sektörü var ve bankacılık sektörünün GSYH’ya oranı yüzde 100’e ulaşmış durumda bunlar çok memnuniyet verici ama müthişte bir potansiyel var” dedi.
 
Dünyada kişi başına düşen sigorta ve prim üretiminin 650-660 dolar civarında iken bunun Türkiye’de bunun 150-160 dolar civarında olduğunu aktaran Bostan, AB’de ortalamanın 2 bin avro civarında olduğunu söyledi. Bostan, konuşmasına şöyle devam etti:
 
“Bizim bu ölçeklere ulaşmamız lazım. Bizim de büyük bir sermaye piyasamız olsun, bizim de büyük alternatif finans marketlerimiz olsun diye hep konuşuyoruz. İşte bu yeni ürün, bu bahsedilenlere önemli şekilde destek olacak, bunun yolunu açacak, öncülük yapacak bir ürün. Dünyadaki toplam İslami bankacılıktan aldığımız pay şu an çok düşük. 58 milyar dolar civarında bir aktif büyüklüğümüz var, kötü değil ama potansiyele baktığımızda çok daha gidecek yol olduğunu görebiliyoruz.”
 
Faizsiz BES gibi İslami esaslara uygun ürünler konusunda Vakıf Emeklilik’in uzun yıllara dayanan bir tecrübesi olduğunu da hatırlatan Bostan, şimdi de bu tecrübelerini hayat sigortası alanına taşıdıklarını belirtti.
 
Yeni ürüne ilişkin bilgiler veren Mehmet Bostan, şunları kaydetti
 
“Ürünümüzün Türkiye’deki özellikle hayat sigortacılığı sektörüne ürün çeşitliliğine ve anlayışına çok büyük katkı sunacağını düşünüyoruz. Bunun çok temel bir sebebi var, bizim ürünümüzün kar iadeli, kar payı ödemeli olmasından dolayı uzun dönemde, her yıl katılımcının ödediği primi daha ucuz hale getirecek. Geleneksel hayat sigortacılığından daha cazip bir ürün olduğunu düşünüyorum. Sistem daha çok kar amacı gütmeyen ve kooperatif sigortacılığını andıran bir sistem, biriken fonlar faizsiz yatırım araçlarında değerlendiriliyor ve hasar ve sorumluluklar da katılımcılar arasında ödedikleri prim oranında paylaştırılıyor.”
 
Bostan, hükümetin katılım bankacılığını büyütmek adına birtakım planları olduğunu hatırlatarak, bunun da katılım sigortacılığına büyük destek sağlayacağını söyledi.
 
Tekafül pazarında dünyada kullanılan 5 model arasından “vekil modelini” benimseyerek bunu uygulayacaklarının bilgisini veren Bostan, modelin çalışma şeklini ise “Katılımcılar belli bir katkı payını ödüyorlar, bu tutardan giderler düşülüyor, kalan tutar yatırıma yönlendiriliyor, yatırımın getirisi ve elde edilen faaliyet karı belli bir havuza toplanıyor, bu da belli oranda sigortalılara iade ediliyor” şeklinde açıkladı.
 
Toplantı sonunda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bostan, dağıtılacak kar payına ilişkin soru karşısında, şu an çalışmaları süren Kurul’un senede bir defa toplanıp, önümüzdeki dönem istatistikleri, riskler gibi unsurları göz önüne alarak kar payı oranına karar vereceğini söyledi.
 
Bostan ve Gürerk, konuşmaların ardından iş birliği anlaşmasını imzaladı.