Tchibo Türkiye Genel Müdürü Tuba Yapıncak, Tchibo’nun Türkiye’den çıkmadığını aksine yeni kararlar ve hedefler peşinde olduklarının altını çiziyor.
Tchibo’nun, fonksiyonel kahve ekipmanlarıyla kahve kültürünün gelişmesinde büyük payı bulunuyor. 2019 yılında kahve kültürünü sahiplenmeye devam etmeyi hedefleyen marka, sektörde de iş birlikleri ve yatırımları artırmayı hedefliyor.
Son günlerde Tchibo’nun Türkiye’den çıkacağına yönelik haberler dikkat çekti. Bu algının doğmasına sizce neler sebep oldu?
Öncelikle söylemek isterim ki Tchibo olarak Türkiye’den çıkmıyoruz. Aksine müşterilerimize daha fazla kanaldan ulaşmak için yatırımlarımıza tüm hızıyla devam ediyoruz. Tchibo Türkiye olarak, 14 yıldır özgün perakendecilik anlayışımız ile Türkiye pazarında müşterilerimize hizmet veriyoruz. Her yıl yatırımlarımızı daha verimli kılmak için optimizasyon yoluna gidebiliyoruz. Perakende sektörünün doğası gereği yaptığımız bu çalışmalarla, verim alamadığımız bazı mağazalarımızın faaliyetlerine son verirken, bir yandan da yeni yatırımları hayata geçiriyoruz. Perakende dünyasında her zaman yapılabilen bu optimizasyonlar, döviz kurundaki dalgalanmaların olduğu dönemlere denk gelince bu tür haberlerin çıkmasına sebep olabiliyor. 2019 yılı, yatırımlarımızı yoğunlaştırdığımız ve farklı iş modelleriyle satış kanallarımızı genişletmeye devam ettiğimiz bir yıl olacak.
Tchibo mağazalarının perakendede farklılaşma stratejileri neler? İş modeli olarak kültür, sanat ve medya kategorilerinde perakende zinciri oluşturmak fikri nasıl gelişti? Beklentileriniz ne yönde?
Tchibo, Türkiye’ye girdiği ilk günden beri, benzersiz iş konseptiyle perakende sektöründe farklılaşma stratejilerinin sembollerinden ve referans gösterilen markalarından biri oldu. Mağazalarımızı ziyaret eden müşterilerimiz gerçek kahve lezzeti ve lezzetli atıştırmalıklar sunan kahve barlarımızda vakit geçirirken, yenilenen gıda dışı tema ürünlerimizi inceleyebiliyor. Müşterilerimiz, Tchibo’da spor ekipmanlarından tekstile ve mutfak ürünlerine kadar tüm ihtiyaçlarınızı karşılayabileceği zengin koleksiyonlar bulabiliyor. Yenilenen temalarımız, müşterilerimiz tarafından merakla takip ediliyor. Şık, kaliteli ve güncel trendleri yansıtan kadın, erkek, çocuk koleksiyonlarımız büyük ilgi görüyor. Fonksiyonel ürünlerimizle müşterilerimizin hayatını kolaylaştırıyoruz. Örnek vermek gerekirse, geçtiğimiz yıl en çok satan ürünümüz olan “Sağlıklı Atıştırmalık Kabımız” veya “Ayakkabı Kar Zinciri” gibi fonksiyonel ürünlerimiz kısa zamanda tükendi. Bunun gibi çok fazla örnek var. Biz Tchibo Türkiye olarak müşterilerimize daha fazla kanalda ulaşmak için önemli markalarla iş birlikleri gerçekleştiriyoruz. D&R ile iş birliği yaptığımız iş birliği ise bunlardan biri. Farklı bir iş modeli ve yenilenmiş kahve barı konseptimiz ile İstanbul Trump AVM’deki D&R mağazasında hizmet vermeye başladık. D&R mağazasını ziyaret eden kültür sanat severler ve genç tüketiciler karşılarına çıkan yenilenmiş ve daha geniş oturma alanlarına sahip olan Tchibo kahve barını çok beğeniyor. Bu mağazada ayrıca gıda dışı tema koleksiyonlarımıza da yer veriyoruz.
Tchibo’nun 70 yıla yaklaşan marka deneyimini ve kültürünü Türk tüketicisine aktarırken kahve yatırımlarınızı ne yönde devam ettireceksiniz? Anadolu’da da aynı yapılanma düşünülüyor mu? Uygulanan bu model yurtdışında da mevcut mu? Türkiye bu açıdan bir örnek oluşturuyor mu?
Tchibo’da kahve üretiminin çok farklı bir yeri var. Esasen Tchibo’nun hikâyesi de 70 yıl önce, posta yoluyla evlere kahve satışıyla başlıyor. Kuruluşundan 16 yıl sonra Tchibo, 400 tane kahve mağazasına ulaşıyor. Bu kahve tutkusuyla Tchibo günümüzde toplam 1000’den fazla mağaza, 22 bin 300 satış noktası ile sekiz ülkede faaliyet gösteriyor. Tchibo, öğütülmüş ve çekirdek kahve kategorilerinde hem tonaj hem de ciro bazında Almanya’nın en yüksek pazar payına sahip. Brezilya’dan Afrika’ya, Guatemala’dan Kolombiya’ya, dünyanın dört bir yanından gelen en kaliteli Arabica çekirdeklerinden üretilmiş kahvelerimizi, özel formüllerimiz ile harmanlıyor, uzun süreli kavurma yöntemleri ile özenle kavurup, tazeliğini kaybetmemesi için vakumlu paketlere koyuyoruz. Kapsül kahveden filtre kahveye, çözünebilir kahveden Türk kahvesine birçok farklı çeşidimiz var. Kahve pazarının önemli oyuncularından biri olmak bizi çok heyecanlandırıyor ve tüketicilere karşı sorumluluklarımızı daha da artırıyor. Bu yüzden Tchibo Türkiye olarak da yatırımlarımızın odak noktasında da kahve yer alıyor. Geçtiğimiz yıl, Türk kültürünün çok önemli bir parçası olan Türk kahvesine büyük bir yatırım yaptık. Türk kahvemizi 100 gramlık paketler halinde müşterilerimize sunmaya başladık. Yıl sonunda Türk kahvesi satışlarımız hedefimizin iki katına çıktı. Bize gurur veren bir başka gelişme daha yaşandı; Tchibo Türk kahvesi Almanya’da birçok önemli şehirde, Tchibo’nun faaliyet gösterdiği süpermarketlerde listelendi ve beklentinin çok üzerinden bir satış performansı gösterdi. Son üç yıldır kahve yatırımlarımız ivme kazandı. Migros ve Macrocenter’larda kahvelerimizle yer almaya başladık. Şu an kahveseverler, 2000’den fazla Migros mağazasından kahvelerimize ulaşabiliyor. Aynı zamanda ev dışı tüketim kanalında Eczacıbaşı Profesyonel ile yaptığımız anlaşma sayesinde, B2B sektörüne uygun kahvelerimiz artık otel, restaurant, kafeler ve ofisler ile buluşuyor. Perakende tarafında ise Arçelik gibi çok önemli bir marka ile iş birlikteliği yaptık. Yaklaşık 500 Arçelik ve Beko mağazasında Cafissimo kapsüllü kahve makinamız ve kapsüllerimiz satışa sunuluyor. 2019 yılına da güçlü iş birlikleri ile başladık. Üretim, paketleme ve satış lisanslarına sahip olduğumuz Davidoff Café çeşitleri ile farklı lezzet seçenekleri sunan Cafissimo kapsül kahvelerimizi CarrefourSA mağazalarında satışa sunuyoruz. Ayrıca Tchibo gibi bir Alman markası olan MediaMarkt ile önemli bir ortaklık için el sıkıştık. Kısa sürede Cafissimo kapsüllü kahve makinelerimiz ve kapsül kahvelerimiz MediaMarkt’ta satılmaya başladı.