Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Türkiye, rekabetten korkmadığı için Gümrük Birliği’ni güncellemek istiyor. Korumacı ekonomi politikalarının uygulanmasını istemiyoruz.” dedi.
Şimşek, Brüksel merkezli düşünce kuruluşu Avrupa Politikaları Merkezi’nin (EPC) düzenlediği “Türk ekonomisinin görünümü ve AB’yle gerçek yakınlaşma” başlıklı toplantıda konuştu.
Gümrük Birliği’nin AB’nin de çıkarına olduğunu anımsatan Şimşek, “Alman arkadaşlarımız Gümrük Birliği’nin güncellenmesi konusunda işleri yavaşlatmaya çalışıyorlar. Hayrete düşüyoruz. Kendi ayaklarına sıkıyorlar.” dedi.
Şimşek, Gümrük Birliği’nin başlangıcından itibaren AB’nin Türkiye’yle ticarette 300 milyar dolarlık fazla verdiğini anımsatarak, şunları söyledi:
“Türkiye, rekabetten korkmadığı için Gümrük Birliği’ni güncellemek istiyor. Korumacı ekonomi politikalarının uygulanmasını istemiyoruz. Bizler daha açık, rekabetçi, üretken, girişimci ekonomi olmak için Gümrük Birliği’nin güncellemesini istiyoruz. Bu güncelleme, Türkiye’nin AB’yle ticaret hacmini 2 katına çıkaracak. Bu durumdan herkes fayda sağlayacak. Avrupa’daki dostlarımız daha akılcı ve daha az duygusal davranmalı. Güncelleme herkesin faydasına bir durum. Bu, tarım, hizmetler ve kamu alımları kapsaması anlamına geliyor ve burada herkes için büyük fırsatlar doğacak. Bu olmak zorunda bu konuda bir soru işareti yok.”
Türkiye’nin sığınmacılarla birlikte toplam 84 milyona ev sahipliği yaptığını anımsatan Şimşek, ekonomik alanlarda yapısal reformlara öncelik verildiğini ve bunların hızlı bir şekilde devam edeceğini ifade etti.
Şimşek, Türkiye’nin mali durumunun ve bankacılık siteminin oldukça kuvvetli olduğuna dikkati çekerek, önceliklerinin eğitim olduğunu, Türkiye’de 24 milyon öğrenci bulunduğunu ve bütçenin yaklaşık 5’te 1’ini bu alana sağladıklarını anımsattı.
Bu yıl Türkiye’nin yüzde 6 civarında büyümesinin öngörüldüğüne dikkati çeken Şimşek, “Yabancı sermaye akışı oldukça güçlü durumda, uluslararası şirketler Türkiye’ye geliyor ve önemli yatırımlar yapıyor.” ifadesini kullandı.
Şimşek, Türkiye’nin ekonomik reformlara devam edeceğini, Avrupa’ya bağları sürdüreceğini belirtti.
Karşılıklı diyaloğun önemini vurgulayan Şimşek, “Konuşmalı, açık ve dürüst olmalı ve birbirimiz anlamalıyız.” dedi.
Özellikle yurtdışında Türkiye hakkında hatalı bilgilerle yanlış algılar ortaya konduğunu anımsatan Şimşek, “Karşımızda Türkiye karşıtı çalışan, FETÖ, PKK ve başka unsurlardan oluşan büyük bir cephe var. Türkiye yüzyıllardır Avrupa’nın bir parçası. Türkiye, Avrupa’nın önemli komşularından. Doğru bir şekilde iletişim kurmak hepimizin faydasına.” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin yabancı savaşçı olma potansiyeline sahip 57 bin kişinin girişine izin vermediğini anımsatan Şimşek, “Terör küresel bir tehdit ve hiçbir ülke yalnız başına mücadele edemez işbirliği yapmalıyız. Başka bir seçeneğimiz yok.” diye konuştu.
Şimşek, Türkiye’nin terörle mücadeleyi “gerçek anlamıyla” gerçekleştirdiğine dikkati çekerek şunları söyledi:
“Biz şu anda burada konuşurken Türkiye büyük bir askeri varlıkla DEAŞ’la mücadele ediyor. Suriye’nin yaklaşık 7 bin kilometrelik bölgesinde buna İdlip’te dahil, Türkiye barış ve güvenlik için terör tehdidiyle mücadele ediyor. Avrupalı dostlara bu nedenle bazen biraz kırılıyoruz. Terör hakkında konuşunca Avrupa’da, DEAŞ, El Kaide akla geliyor. Bu doğru, bunlar vahşi terör örgütleri ve Türkiye’de bunlardan çok çekti. Türkiye, Afganistan’da da bunlarla mücadele ediyor. AB’den aynı standardı diğer terör örgütleri konusunda da görmek istiyoruz. Burada sorunlar var. Sonunda Avrupa Parlamentosu’nun uygun bir duruş sergilemesinden ve Almanların PKK’yla ilgili gerçekler hakkında uyanmasından memnuniyet duyuyorum. Bu konularda olumlu haberler var. Umarım bu konularda ilerleme sağlarız.
“Trump’ın Kudüs kararı barış ve istikrara yönelik değil”
ABD’nin Kudüs’ü “İsrail’in başkenti” olarak tanıma kararına ilişkin Şimşek, “Bu şekilde girişimlerle barış sağlanamaz. Kudüs konusunda BM Güvenlik Konseyi kararı var. Trump’ın Kudüs kararı barış ve istikrara yönelik değil, uluslararası hukuka da aykırı. Burada ayrışıyoruz. Bu nedenle Avrupalı dostlarımız da bu konu hakkında karşıt olduklarını güçlü bir şekilde dile getirdi. Trump’ın Kudüs kararı kesinlikle barış beklentilerine katkı sağlamıyor. Biz iki devletli bir çözüm olmasını ve Kudüs’ün özel konumunun olduğunun tanınmasını, Hristiyan, Müslüman ve Musevilerce ortak olarak kullanıma açık olmasını istiyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Şimşek, Brüksel temasları kapsamında AB-Türkiye Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyaloğu toplantısına katılacak.Toplantıda Türkiye, Başbakan Yardımcısı Şimşek başkanlığındaki, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci’nin katıldığı heyet tarafından temsil edilecek.
AB Komisyonu adına toplantılara, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Jyrki Katainen, Ekonomik ve Parasal İşlerden Sorumlu Üye Pierre Moscovici ve Ticaretten Sorumlu Üye Cecilia Malmström katılacak.