Saatin içindeki banka

By Fortune Türkiye

Akbank’ın Apple Watch uygulamasını denemem istendiğinde üç aşamalı bir test süreci öngörmüştüm ancak buna bağlı kalamadım. İş inovasyonun keşfine çabasına dönüştü.
 
Bir banka müşterisi giyilebilir cihazın içine yerleştirilmiş bankacılık uygulamasından ne bekler? Bu konuda yorum yapmak için erken olduğunu düşünüyorum. Bunda sadece giyilebilir cihaz penetrasyonunun düşük olmasının değil, oranlardaki hızlı değişimin de payı var. IDC’ye göre 2014’ün ilk çeyreğinde 3,4 milyon giyilebilir cihaz satılırken bu yılın ilk çeyreğinde bu rakam 11,4 milyona yükseldi. Büyüme inanılmaz ama dünya çapındaki bu rakam hâlâ Türkiye’de bir yılda satılan akıllı telefon rakamının çok üzerinde değil. Değişimi yaratanın Apple olduğunu söylemeye gerek yok tabii. Bu durumda en iyisi, gerçek beklentileri, sayıları artınca kullanıcılardan almak. Zaten uygulamanın ayakta kalabilmesi için Akbank’ın bu beklentileri takip edip uygulamasını bunlar doğrultusunda sürekli geliştirmesi gerekiyor olacak.
Bu yüzden ben üç ayaklı bir test yol haritası belirledim:

  1. Akbank, Apple Watch’un ruhunu ve teknolojisini anlamış mı?
  2. Finans uygulaması ile bu yeni mobil teknolojiyi uygun bir biçimde bütünleştirebilmiş mi?
  3. Ortaya çıkan çözüm kullanışlı mı?

Ancak Sabancı Kuleleri’nin kapısından girip demo ve test için Apple Watch’un başına oturduğumuzda bu yol haritasını da bir kenara bırakmak zorunda kaldım çünkü daha açılış ekranında Akbank inovatif bir iş yaptığının mesajını açıkça veriyor. Apple Watch’un uygulamaları küçük daireler şeklinde sunduğu ekranda Akbank’ın logosu kırmızı bir zemin içinde “A” harfi olarak yer alıyor. Kurumsal bir şirkette beklediğiniz, oraya “AKBANK” yazılmaya çalışılması ve en sonunda içinde ne yazıldığı anlaşılmayan kırmızı bir baloncuğun ortaya çıkması olurdu. Akbank’ın bunu aşabilmiş ve gerçek anlamda göze tanıdık gelecek ve akılda kalacak bir logo tasarlayabilmiş olması, test etmek yerine demo ile ilerlemeyi daha mantıklı hale getirdi ancak dikkat edilmesi gereken noktalar listesi de, bir navigasyon cihazının yeni güzergah tespit etmeye çalışmasında olduğu gibi zihnimin içinde dönüyordu.

Bence en önemli nokta, yakın zamana kadar teknoloji şirketlerinin bu yeni alan için uygulama geliştirirken müşteri alışkanlıklarını bilmemesi ve bankaların da konuya kendi tarafından bakmasıyla arayüz konusunda yaşanan başarısızlıklardı. Dünya çapında en iyi oyuncularla çalışılsa bile, örneğin bankanın kendi gişe görevlisinin önündeki ekrandan yola çıkması hiç işe yaramayacak arayüzleri ortaya çıkarabiliyordu. Günümüzde bankalar artık yeterince müşteri verisine sahip olarak bu konuyu aşmakta daha şanslı görünüyor. Akbank, bu konuda da başarılı bir sınav veriyor. Bunu anlatmaya geçmeden önce Apple Watch’un özelliklerine biraz bakmak gerektiğini düşünüyorum.

Apple Watch üzerinde SIM kart taşımayan ve Apple’ın akıllı telefonu iPhone ile birlikte kullanılan bir ürün. Apple Watch uygulaması, Akbank Direkt Mobil uygulamasının uzantısı ya da Apple’ın kullandığı terimi ile “extension” olarak çalışıyor.

Telefonlarında Akbank Direkt Mobil yüklü olan kullanıcılar Apple Watch’ları ile telefonlarını eşleştirdiklerinde bu uygulamayı kullanabiliyorlar. Bu yüzden iPhone kullanıcılarının hayatını kolaylaştıracak ama zaten akıllı telefon üzerinden yapılan işlemleri saate taşıyarak işlerin karmaşıklaşmasını engelleyecek bir tasarım oluşturmak gerekiyor.

Glance’ler, Apple Watch uygulamasının iki temel arayüzünden biri. “Glance”, Apple Watch’ın bir bakışta en önemli bilgiyi gösterdiği, aksiyon alınmayan ve sadece bilgi sunulan alanı olarak tanımlanıyor. Apple her uygulama için tek bir Glance’e izin veriyor. Apple Watch satın alacaklar için bir tamamlayıcı bilgi de verelim: saatin ekranını yukarı doğru kaydırdığınızda ya da swipe ettiğinizde farklı uygulamaların Glance’leri birbiri ardına sıralanıyor. Kısacası, Apple Watch’un “Glance” özelliği favori ekran yaratmaya olanak tanıyor.

Burada Akbank’ın Watch uygulamasının kullanıcıları, Akbank’ın oluşturduğu beş ekranın arasından kendi favori ekranlarını seçme şansına sahip. Akbank Direkt Mobil verisinin sağladığı deneyim ile uygulamayı geliştiren ekip, kredi kartı göstergesini varsayılan (default) olarak koymayı tercih etmiş. Geliştirilen Glance’ler ve kısa açıklamaları aşağıdaki gibi sıralanıyor:

  • Kredi Kartı Göstergesi: (varsayılan Glance) Müşterilerin kredi kartlarında kalan limit bilgisi yüzde olarak sunuluyor. Yani müşteri anlık olarak kredi kartlarında kalan bilgiye ulaşabiliyor. Toplam limit bilgisi müşteri tarafından bilindiği için kalan limit bu yüzdeden anlaşılıyor. Örneğin kart limiti 10 bin liraysa ve 9 bin 700 lira kaldı ise bu, Glance’te “%97” olarak görülüyor.
  • Hesap Göstergesi: Müşterilerin mevcut bakiyeleri, yine yüzdesel olarak, telefon ayarlarında belirleyecekleri sabit bir tutara göre gösteriliyor. Örneğin; 10 bin lira olarak bu limit belirlenirse ve kalan bakiye 2 bin liraysa bu, yüzde 20 olarak sunuluyor.
  • Döviz Kuru: Müşteri tarafından telefonda seçilen iki adet döviz kuru sunuluyor. Örneğin Glance’e hızlıca göz atarak dolar (USD) ve Euro (EUR) kur bilgisi görüntülenebiliyor.
  • Hisse Senedi: Müşteri tarafından telefonda seçilen üç adet hisse oranı sunuluyor.
  • Gezgin: Gezgin ile kullanıcının bulunduğu ülkeye göre lokasyon bilgisi kullanılarak ilgili kur gösteriliyor. Sık seyahat eden kullanıcılar için anlık olarak kur bilgisi elde edilebiliyor.

Bu Glance’ler oluşturulurken teknoloji ve bankacılık tarafındaki birikimin harmanlanması tatmin edici ve yeterli çeşitlilikte Glance’lerin ortaya çıkmasına olanak tanımış ancak burada tamamen serbest bir dünya olmamasının etkileri de görülüyor. Dikkat çekici incelikler arasında, kalan limitin yüzde olarak gösterilmesi ile çevredekilerin müşterinin ne kadar limitinin kaldığını görüp öğrenmesinin engellenmesi yer alıyor. Yine hesap göstergesi, örneğin bir seyahate çıkılırken belirlenen bir bütçenin takibi için bir araç olarak kullanılabilir. Akbank bunları ister ayrıntılı düşünerek ister bankacılık içgüdüleri ile yapmış olsun, kullanışlı fonksiyonlar ortaya çıkarmayı başarmış.

Bunların yanında bir kısıtlamadan da bahsetmekte yarar var: Türkiye’de hisse senedi işlemleri ile ilgili mevzuat nedeniyle hisse senedi Glance’inde örneğin en fazla yükselen üç hisse ya da en fazla düşen üç hisse gibi tanımlamalar yapamıyorsunuz. Regülasyon bunu hisse senedi tavsiyesi sağlayıp spekülasyona bağlıyor.

Buradaki durumun, gelecek nesiller planlandığı gibi “bilgisayar kodu okur yazarı” olarak yetiştirilirse ne olacağını merak ediyorum ama o güne kadar bu regülasyon işlem yelpazesini daraltmayı sürdüreceğe benziyor.

Glance’lerden uygulamanın kendi arayüzüne geçelim. Uygulamanın kendisi de Apple Watch uygulaması fonksiyonların yer aldığı, daha detaylı bilgilerin sunulduğu veya işlem yapıldığı yer olarak bir diğer arayüzü sunuyor.

Bu fonksiyonlardan faydalanmak için telefondaki Akbank Direkt uygulamasına “tek şifre” ile giriş yapmış olmak gerekiyor. Akbank müşterileri Akbank Direkt’e ilk girişlerinde müşteri numarası ve 6 rakamdan oluşan Akbank Direkt şifrelerini (internet şifresi ile aynı) ve takiben telefonlarına iletilen SMS OTP şifresini giriyorlar.

 Müşterilerin Watch fonksiyonlarını kullanmak için sonraki girişlerinde ise sadece altı rakamlı Akbank Direkt Şifresi’ni ya da tek şifreyi girmesi yeterli oluyor.

iPhone ile Apple Watch’un eşleşmesinin sağladığı kullanıcıya tanıma özelliği, müşteri numarası veya SMS şifre girmeye gerek bırakmıyor. Tek şifre durumundayken müşterinin kim olduğu bilindiği için bu kullanım kolaylığı sağlanıyor. Watch uygulamasının kendisindeki fonksiyon seti aşağıdaki gibi sıralanıyor:

  • Kredi Kartım: Müşteriler Glance’teki gibi kredi kartlarında kalan limit bilgisini görebiliyor, ancak bu sefer tutar TL olarak gösteriliyor. Saat üzerinden tek şifre ile giriş yapıldığında ise son işlemler listeleniyor.
  • Hesabım: Saat üzerinden tek şifre ile giriş yapıldığında müşterilerin hesap bakiye bilgileri ve son işlemleri gösteriliyor.
  • Para çekme: Müşteriler saatlerini kullanarak ATM’lerden para çekebiliyorlar. Saat üzerinden sadece tutar girdikten (default bir hesap kullanılıyor) sonra kendilerine gönderilecek SMS kodunu 24 saat içinde herhangi bir ATM’ye girip parayı alabiliyorlar. Bu işlem için de “tek şifre” ile giriş yapmak gerekiyor.
  • Bildirimler: Müşteriler telefonlarına gönderilen bildirim mesajlarını saatte de görüntüleyebiliyor. Anlık olarak görememeleri durumunda ise uygulama içindeki ikona tıklanarak görüntülenebiliyor.
  • Döviz kuru ve hisse senetleri: Müşteriler seçtikleri döviz kurları ve hisse senetlerini görüntüleyebiliyor.
  • Gezgin: Gezgin fonksiyonu ile bulundukları ülkenin kuru lokasyon bilgisi kullanılarak gösterilip hızlıca hesap yapılabiliyor. Yani yurtdışında alışveriş yaparken hızlıca tutar girilerek TL karşılığına çevrim yapılabiliyor.

Akbank yöneticileri, Apple Watch piyasaya çıkmadan önce San Francisco’daki laboratuvarlara gidip birlikte geliştirme yapmanın sefasını sürüyor. Bankacılık konusundaki deneyimlerini uygulamaya yansıtmaları ise işin kreması. Örneğin para çekme fonksiyonunda default olarak 80 lira belirlenmesi bankacılık verisini iyi süzebilmenin sonucu. 100 lira çekildiğinde bunun bütün 100 lira ya da iki 50 lira şeklinde verilmesi, bozuk para ihtiyacı olanların 80 lira çekerek 10 ve 20 liralıklar da almayı tercih etmesini sağlıyor. 100 lira çekecek olanların da önce 80 ve sonra 20 lira çekerek bozuk para ihtiyacını karşıladıkları da biliniyor.  

Akbank’ın sadece teknoloji tarafında Apple ile yakın çalışması değil aynı zamanda bu bankacılık verisinden çıkardığı sonuçları uygulamaya entegre etmesi de uygulamanın başarısını belirliyor. Müşterilerin en fazla kullandığı özellikleri belirlemek ve bunlara uygun bir çözüm geliştirmek müşteriyi dinlemek ile başlayan sürecin bir ileri aşaması.

Watch uygulaması müşterilerin kendilerinin de üzerine birşeyler eklemesine olanak tanıyor ve Türkiye’deki insanlar buna çok açık. Örneğin para çekme uygulamasında gelen kodu kısa mesajla gönderip para çekmeyi para transferine çevirenleri görmek beni şaşırtmayacak. Kodu telefonla söyleme de geçerli bir yöntem olabilir.

Digital Bank kitabının yazarı Chris Skinner, Apple’ın bankacılığı çevreleyen teknolojik araçları sunarken bankalara rakip olmayı düşünmemesinin sağlam bir birlikte çalışma zemini yarattığını kaydediyor. Akbank’ın Apple Watch uygulaması Akbank Direkt Mobil ile uyumu ile birlikte bu sinerjiyi daha da ileri taşıyor. Akbank yetkilileri gelecek dönemde yeni servisleri portföye eklemek için çalıştıklarını söylüyor. Bu, Akbank’ın servisler tarafındaki bu prestij ürününün daha da çarpıcı hale gelmesini sağlayacak.

BENZER MAKALELER

SON MAKALELER

Loading...