2018 yılı Ocak ayında Reel Kesim Güven Endeksi, bir önceki aya göre 5 puan artarak 108,3 oldu. Merkez Bankası’ndan yapılan açıklamaya göre endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, gelecek üç aydaki üretim hacmi, sabit sermaye yatırım harcaması, genel gidişat ve gelecek üç aydaki toplam istihdam miktarına ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, mevcut toplam sipariş miktarı ve son üç aydaki toplam sipariş miktarına ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi. Mevcut mamul mal stoku miktarına ilişkin değerlendirmeler ise bir önceki ay seviyesinde gerçekleşti.
Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi ise (RKGE-MA) bir önceki aya göre 1,7 puan artarak 110,9 puan seviyesinde gerçekleşti.
Açıklamada şöyle denildi:
“Son üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve ihracat sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre zayıfladığı, iç piyasa sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin ise güçlendiği görülmektedir.
Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmelerin bir önceki aya göre güçlenerek devam ettiği, mevcut mamul mal stoklarının seviyesinin mevsim normallerinin üzerinde olduğu yönündeki değerlendirmelerin ise bir önceki aya seviyesinde olduğu gözlenmektedir.
Gelecek üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi, iç piyasa sipariş miktarı ve ihracat sipariş miktarına ilişkin olarak bir önceki ayda azalış bildirenler lehine olan seyrin artış bildirenler lehine döndüğü görülmektedir. Gelecek on iki aydaki sabit sermaye yatırım harcaması ve gelecek üç aydaki istihdama ilişkin artış yönlü beklentilerin güçlendiği gözlenmektedir.
Birim maliyetlerinde artış
Ortalama birim maliyetlerde, son üç ayda artış olduğunu bildirenler ile gelecek üç ayda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyrin zayıflayarak devam ettiği görülmektedir. Gelecek üç aydaki satış fiyatı artış beklentilerinin ise güçlendiği gözlenmektedir. Gelecek on iki aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi bir önceki aya göre 0,4 puan azalarak yüzde 11,5 seviyesinde gerçekleşmiştir.
Ankete katılan işyerlerinin yüzde 52,5’i üretimlerini kısıtlayan faktör bulunmadığını belirtirken, yüzde 16,9’u talep yetersizliğinin üretimlerini kısıtlayan en önemli faktör olduğunu belirtmiş, onu sırasıyla hammadde-ekipman yetersizliği, işgücü yetersizliği, diğer faktörler ve mali imkansızlıklar izlemiştir.
Son üç aydaki rekabet gücüne ilişkin gelişmeler değerlendirildiğinde, yurt içi piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin olarak, bir önceki dönemde artış bildirenler lehine olan seyrin güçlenerek devam ettiği görülmektedir. Avrupa Birliği içindeki yurt dışı piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin azalış yönlü değerlendirmelerin artış bildirenler lehine döndüğü, Avrupa Birliği dışındaki yurt dışı piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin artış yönlü değerlendirmelerin ise güçlendiği gözlenmektedir.
İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda bir ay öncesine kıyasla daha iyimser olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 10,9’a, daha kötümser olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 9,1’e gerilerken, aynı kaldığını belirtenlerin oranı yüzde 80,0’e yükselmiştir.”