DÜNYADAKI EN YÜKSEK LIKIDITEYE SAHIP KRIPTO PARA ALIM-SATIM PLATFORMLARINDAN BIRI OLAN HUOBI’NIN KASIM AYINDA GÜNLÜK HACMI 14 MILYAR DOLARI AŞTI.
Dijital varlık yönetim platformu Huobi, güçlü Ar-Ge ekibi sayesinde kullanıcı ihtiyaçlarına ve alım satım deneyimlerine karşılık veren ürün ve hizmetler sunuyor. Huobi Türkiye Genel Müdürü Alphan Göğüş ile kripto paraların geleceğinin yanı sıra kullanıcılara sundukları hizmetleri konuştuk. İşte ayrıntılar.
Nakitsiz ekonomide yeni iş fırsatlarının gelişimini nasıl görüyorsunuz?
Nakitsiz ekonomiyi giderek dijitalleşen dünyanın doğal bir sonucu olarak yorumlayabiliriz. Parasal işlemleri içeren herhangi bir eylemin de dijital dönüşüme dahil olmasını beklemek makul olacaktır. Nakitsiz bir ekonominin sürekli değişen gereksinimleri de siber güvenlik ve yazılım çözümlerine yönelik talep artışını tetikleyerek yeni iş alanlarının ortaya çıkmasını sağlayabilir.
Mevcut yapıların daha dijital ve
çevik organizasyonlara dönüşümü proje ekiplerinin de yeniden yapılandırılmasını gerektiriyor. Zira proje ne olursa olsun operasyonel departmanlarla yazılım departmanları arasındaki işbirliğinin her zamankinden daha hayati öneme sahip olduğu bir dönemdeyiz. Proje yöneticileri ve danışmanların da iş yapış biçimlerinin verimliliği artıracak şekilde değerlendirildiği, farklı bir düşünce yapısına sahip olmaları gerekiyor.
Nakitsiz ekonominin avantajları nelerdir?
Nakitsiz ekonominin avantajlarını bireyler, ve ülke ekonomileri açısından değerlendirebiliriz. Nakitsiz ekonomi bireylerin finansal sisteme katılımını kolaylaştırır. Nakit paranın hijyensizlik, bozuk para taşıma, kaybolma, yırtılma ve sahtecilik gibi dezavantajları karşısında hızlı, kolay, hijyenik ve güvenli ödeme yöntemlerinin tercih edilmesi insan yaşamını kolaylaştırdığı gibi ekonomik faaliyetlerin verimini de artırır.
Nakitsiz ekonomi, kayıtdışı ekonomi karşısında da ülke ekonomilerine önemli avantajlar sunar. Zira kayıtdışı ekonomi, vergi gelirlerinin artması, vergi yükünün adil bir şekilde dağılması, bireylerin finansal sisteme dâhil olmasının sağlaması ve daha etkin bir finansal sistemin oluşturulmasının önünde önemli bir engel teşkil ediyor. Ülkemizde geçtiğimiz yıl yayınlanan “Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Stratejisi Eylem Planı 2019-2021”de ödemelerin nakit yerine banka kartı vb. ödeme araçlarıyla yapılmasının teşvik edilmesi amacıyla
kart kullanıcısı ve üye iş yerleri nezdinde avantaj sunan düzenlemelerin hayata geçirilmesi hedefi benimseniyor. Nakitsiz ekonomi, bu yönüyle kayıtdışı ekonomi ile mücadeleyi kolaylaştırıp daha etkin makroekonomik politikaların uygulanabilmesini sağlıyor.
Kripto paraların geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Kripto paralar nakitsiz ekonomi dönüşümünün önemli bileşenleridir ve nakitsiz bir ekonominin sahip olduğu dezavantajların giderilmesine de destek olabilecek niteliklere sahiptirler. Bu dezavantajlara yakından baktığımızda ilk gördüğümüz gerçek, nakitsiz ekonomiye geçiş sürecinin her ülkede aynı hız ve kolaylıkta gerçekleşmeyeceğidir. Nakitsiz ekonomi ayrıca hükümetlerin denetim gücünü artırabilir bu da temel hak ve özgürlükler açısından sorun teşkil edebilir. Bireylerin tüm işlemlerinin takip edilebiliyor olması özellikle de kişisel veriler konusunda toplumların daha etkili politikalar talep ettiği bu dönemde mahremiyet hassasiyetini artırabilir.
Kripto paralar tüm bu dezavantajları giderebilir. Zira ki kripto para kavramı eşitlik, kişilerin üçüncü tarafların kontrolünden sıyrılması ve finansal özgürlüklerini elde etmesi ile ilgilidir. Bu yönleriyle bireylere varlıkları üzerinde kontrol sahibi olma imkânını tanırlar. Bununla birlikte Bitcoin, mevcut parasal genişleme politikalarının potansiyel sonuçlarına, yani yerel para birimlerinin enflasyonu riskini de barındırmaz.
Huobi’nin ayırt edici özelliklerini nasıl tanımlarsınız?
Huobi’nin en önemli farkını güvenlik, likidite ve ürün çeşitliliği başlıkları altında özetleyebiliriz. Bu üç başlık kripto para alım satımı yapanlar için en önemli kriterler olduğu gibi en güçlü yanlarımızı da tanımlıyor.
En yüksek teknoloji ile güvenliğe sürekli yatırım yapmayı öncelik haline getiren Huobi, kurulduğundan bugüne kadar hack’lenmedi ve sistem önemli düzeyde bir kesinti ile karşılaşmadı.
Bu alanda kusursuz bir sicile sahip olmamıza rağmen platformda meydana gelebilecek teknik zorluklardan kaynaklanabilecek kullanıcı kayıplarını karşılamak için bir Kullanıcı Koruma Fonumuz da bulunuyor.
Huobi dünyadaki en yüksek likiditeye sahip kripto para alım-satım platformları arasında yer alıyor. Kasım ayında
günlük hacmimiz 14 milyar doları aştı. Türkiye’deki yerel borsaların günlük hacimlerinin toplamının ortalama
250 milyon dolar civarında olduğu düşünüldüğünde platformumuzun likidite yüksekliği öne çıkan gücümüz olarak daha net ortaya çıkıyor.
Huobi Aralık 2020 itibarıyla 330’dan fazla token sunuyor. Bu da altcoin’lerle alım satım yapmayı tercih eden kullanıcılara ciddi anlamda esneklik sağlıyor.
Kullanıcılarınıza sunduğunuz hizmetler nelerdir?
Her şeyden önce, kullanıcılarımıza yüksek işlem hacmi, likit alım satım tahtaları ve çok çeşitli tokenlerle
güvenli, güvenilir ve profesyonel bir dijital varlık alım satım platformu sunuyoruz. Sunduğumuz “Huobi Cüzdan” ile kullanıcılarımız dijital varlıklarını güvenle saklayabiliyor. Huobi Group’un blokzinciri alanındaki teknoloji ve güvenlik uzmanlığı sayesinde yüksek güvenlik önlemleri ile donatılan ve
hem kolay hem de hızlı varlık yönetimi deneyimi yaşatan Huobi Cüzdan en gelişmiş dijital cüzdanlar arasında
yer alıyor. “Huobi Token (HT)” adını verdiğimiz kendi para birimimiz, Huobi platformu genelinde kullanıcılara işlem kolaylıkları sağlıyor. Geçen yıl devreye aldığımız “Huobi Savings” ürünümüz sayesinde kullanıcılarımız, dijital varlıklarını Savings cüzdanlarına atarak yüksek getiri sağlayabiliyor. Ayrıca, piyasa bilgilerini kullanıcılarımızla anında paylaşan ve hem temel hem
de derinlemesine analiz sağlayan araçların yanı sıra kullanıcıların tüm piyasa verilerine, alım satım ve hesap yönetimi uç noktalarına erişebilecekleri bir platform sunuyoruz. Huobi Coin Margined Swap API’nin “Piyasa Yapıcı” programı iyi bir piyasa yapıcı stratejisi olan kullanıcılara özelleştirilmiş işlem ücreti yapısına sahip olma fırsatını da sunuyor.
Türkiye pazarıyla ilgili hedeflerinizden söz eder misiniz?
Türkiye’de iki önemli hedefimiz var. İlk hedefimiz; Huobi Group’un sermayesini ve teknolojisini ülkemize getirmek. 2013 yılında kurulan Huobi Group, sektörün en büyük oyuncuları arasında. Bu deneyimi ve kaynakları ülkemize taşımak istiyoruz. Ülkemizdeki kripto para toplulukları
ve ekosistemiyle yakın temasta olmayı arzu ediyor ve bu alanda ilerlemek için sektörel ortaklarımızla işbirlikleri tesis etmeyi hedefliyoruz.
İkinci hedefimiz; Türkiye’nin bir numarali kriptopara borsası olmak. Huobi’nin birçok üstün özelliği (hiç hacklenmemiş güvenlik, yüksek likidite ve token çeşitliliği gibi gibi) ve yenilikçi kripto tabanlı ürün ve hizmetlerle Türk kullanıcıların bizi tercih edeceğinden eminiz.
Uzun vadede ülkemizin bu alanda bir inovasyon merkezi olma hedefine, blokzinciri tabanlı ve yenilikçi ürünleri finans ekosistemine kazandırarak katkı sağlamak istiyoruz. Bu hedef kapsamında ülkemizdeki kuluçka merkezleriyle şbirliği yaparak girişimcilere destek vermeyi hedefliyoruz.
Blokzincir teknolojisi ile önümüzdeki dönemde ne tür ürün ve hizmetlerin ön plana çıkacağını düşünüyorsunuz? 2020’de kripto piyasasındaki en önemli trendlerden biri, son yılların en heyecan verici gelişmelerinden biri olan, DeFi (merkeziyetsiz finans) idi. Her şeyden önce bugün hayatımızdaki bankacılık sektörünün verimliliğini önemli miktarda artırabileceğini öngörüyoruz. Mevcut bankalar ve ortaya çıkabilecek yeni fintech’lerle finans sektörü yeniden şekillenecek. Bunun yanında; Dünya Bankası’nın tahminlerine göre, bankacılık hizmetlerinden yoksun olan 1.7 milyar insanın finansal erişim şansını ve hızını benzersiz şekilde artırma potansiyeline sahip. Ayrıca yeni finansal ürün ve hizmetlerin geliştirilmesine de zemin hazırlıyor. Tabii ki bunlar bugünden yarına olabilecek değişiklikler değil ancak heyecan verici bir aşamada olduğumuzu söyleyebiliriz.
Kripto paranın kullanımı hakkında neler söylemek istersiniz?
Araştırmalar, Türkiye’nin kripto para ekosistemi için ciddi bir potansiyele
sahip olduğunu ortaya koyuyor. Global Crypto Adoption Index’e göre Türkiye kripto paraların benimsenmesinde 154 ülke arasında 29’uncu sırada yer alıyor. Yapılan araştırmalar Türkiye’nin özellikle Ortadoğu’da en fazla işlem hacmine sahip ülke olduğunu ortaya koyuyor.
Ülkemizde başta Bitcoin olmak üzere kripto para ekosistemine artan bir ilgi var. Bitcoin’in fiyatı geçen ay rekor seviyeye ulaştığında, bu ilgi Google’daki arama trendlerine yansıdı. Aralık 2020’de “Bitcoin” anahtar kelimesi için yapılan arama sayısı, fiyatlardaki artışa paralel olarak Eylül 2020’ye göre 5 kat arttı. 18 yaş üstü, finansal teknolojileri kullanan, dijitalleşmede mesafe kat etmiş 50 milyonluk nüfusumuz bu alandaki potansiyeli artıran unsurlar. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun bu yıl yayınladığı “Kripto Para Araştırma Raporu”nun bulguları da bu trendi doğruluyor. Rapora göre kripto para birimleri ülkemizde Bitcoin değerinin önemli miktarda arttığı 2017 yılından itibaren giderek artan oranda bilinirliğe sahip oldu. Öngörümüz bu ilginin artarak devam edeceği yönünde.