Essa Grup, Globalleşme Yolunda Yatırımlarına Hız Veriyor

By Fortune Türkiye

Saat sektöründe bir dünya markası olma yolunda emin adımlarla ilerleyen ve yarım asrı geride bırakan EssaGrup, 81 ülkeye ihracat yapıyor. 

Serap Sürmeli

Essa Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Çevik, grubun gelecek planlarını, kozmetik alanına yaptıkları yatırımları ve ar-ge’ye yönelik çalışmalarını Fortune Türkiye’ye anlattı. 

TÜRKİYE’NİN E-TİCARET HACMİ GEÇEN YILIN AYNI DÖNEMİNE GÖRE YÜZDE 64 ARTTI”

COVID-19, lüks perakende sektörünü ve bu alandaki tüketici tercihlerini nasıl etkiledi değerlendirir misiniz? Bu süreç, bünyesinde lüks markaları bulunduran Essa Grup’un iş süreçlerine nasıl yansıdı, ne gibi değişiklikler yaşandı?

Ercan Çevik: Bu süreçte insanlar pandemi nedeniyle evlerine kapandılar. Bu durum tüketicideki satın alma davranışlarını ve alım gücünü ciddi oranda değiştirdi. 2020 yılında, uluslararası ticaret ve sevkiyat sorunlarının yaşandığı durağan dönemlerde,uluslararası satışlarımızı stabil tutarak, ülke içindeki şartları değerlendirdik ve iç piyasaya odaklandık. 

Bünyemizde bulunan 6 markamızdan üçü; Daniel Klein, Freelook ve Bigotti orta segmente hitap ediyor. Dolayısıyla Türkiye’deki pasta payı en fazla olan tüketici kitlesine hitap ediyoruz aslında. 

Pandemi dönemi bizim için satın alma gücünden ziyade satın alma davranışlarında değişiklik yarattı. İnsanlar artık onlineortamda ihtiyaçlarını gidermeye başladı. Türkiye’de yılın ilk 6 ayında e-ticaret hacminin geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 64 oranında arttığını gördük.

Bu durumda bizi haliyle e-ticaret sitemizin gelişimine kanalize etti. Ürün gamımız hali hazırda tüm markalarımızda tatmin edici düzeydeydi, bu çalışmalarımızı stabil şekilde devam ettirdik. E-ticaret ortamında son tüketiciye daha iyi bir hizmet verebilmek için satış ve hizmet sürecini iyileştirdik. 

“2021 YILININ YARISINDAN SONRA SEKTÖR ADINA BİR TOPARLANMA OLACAKTIR”

Lüks aksesuar, giyim pazarının Türkiye’deki ve dünyadaki durumu hakkında neler söylersiniz? Sektörün yılı 2020’ye kıyasla nasıl kapatmasını öngörüyorsunuz? 2021 yılı için sektör adına bir toparlanma yılı olacak diyebilir miyiz? Bizimle öngörülerinizi paylaşabilir misiniz? 

Ercan Çevik: Ülkelerin gelir seviyesi ne kadar büyürse lüks aksesuar, giyim pazarı o ölçüde büyür. Dünyadaki aksesuar tüketimi, gelir seviyelerine bağlı olarak değişiyor. Markalı saat ve aksesuarlar, insanların bir statü ve prestij göstergesi oldu. Gelir seviyesi iyi olan insanlar bunlara çok dikkat ediyor. 

Meşhur bir söylem vardır; ‘’Çok lüks arabanızı toplantıya sokamazsınız ama saatinizi ya da giydiğiniz bir aksesuarınızı toplantıdaki insanlara gösterebilirsiniz.’’ 

Lüks aksesuar ve giyim pazarında Türkiye aktif bir rol almaya başladı. Şuan için yeterli seviyede olmasa da ben inanıyorum ki ileride daha fazla tercih edilen ülke konumuna geleceğiz. Biz kendi adımıza her sene büyüyerek devam ediyoruz ama işin bundan daha güzel tarafı distribütörlerimizin, ürünlerimizden ve firmamızdan çok memnun olmalarıdır.

2020 yılı malum sıkıntılı bir yıl oldu, temel ihtiyaçlar konusunda büyüme olurken, saat ve aksesuar oldukça yavaşladı. 2021 yılı başlangıcı da bu yolda devam etmekle birlikte yılın ikinci yarısı çok daha hareketli geçecek gibi duruyor. Biz de bütün planlarımızı buna göre yaptık. Tedariklerimizi, yeni yapacağımız atılımların planlamasını bitirdik. E-ticaret artık toplumun her kesimine her yaş grubuna girdi ve bunula ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Alt yapısı sağlam ve köklü firmalar sektöre yön vermeye devam edecektir. 

Ben 2021 yılının yarısından sonra sektör adına bir toparlanmanın olacağına inanıyorum.

Saat sektörünün yarım asrı deviren bir oyuncusu olarak, Essa Grubun farklılaşma, trendleri yakalama ve büyüme stratejisi hangi değerler üzerine kurulu? Rekabetin yoğun olduğu bir alanda güçlü kalmak adına neler yapıyorsunuz?

Ercan Çevik: Biz AR-GE ve üretime önem veriyoruz, ciddi yatırımlar yapıyoruz. Gerek Hong Kong’daki fabrikamızın üretim gücü gerek yenilikçi ve araştırmacı tasarım ekibimizle her sezon yeni modeller üretiyoruz. Özellikle Daniel Klein markamız başta olmak üzere 6 markamız için her yıl birçokrenk ve çeşitli model çıkarmak gerçekten zor bir iş ve biz bunu başarıyoruz. Üstelik bu modelleri bayi kanalımıza ve son tüketicimize ulaşılabilir fiyat politikasıyla sunuyoruz. 

Bayilerimizle yaptığımız ticari ortaklıklarımızda kar marjımızıolabildiğince minimumda tutuyoruz. Buradaki amaç, tüketiciye uygun fiyat politikasıyla ürün sunarken, bayilerimize ve distribütörlerimizle de kazan-kazan kavramını daim kılmak.

“DANİEL KLEİN MARKASI ADIYLA KOZMETİK SEKTÖRÜNE YATIRIMLAR YAPTIK”

-Türkiye haricinde Hong Kong’da da merkez ofisiniz bulunuyor. Bize Essa Grubun yeni dönem yurtiçi – yurtdışı faaliyetlerinden, yatırımlarından, gündeme alınan konu başlıklarından ve hedeflerden bahseder misiniz? Açılmayı düşündüğünüz yeni pazarlar gündeminizde mi? Kaç markanın distribütörlüğünü yapıyorsunuz? Yenilerini ekleyecek misiniz?

Ercan Çevik: Essa Grup olarak sahibi olduğumuz; Daniel Klein, Bigotti ve Freelook markalarının yanı sıra, Dünyaca ünlü Amerikan markası Santa Barbara Polo&Racquet Club ve Sergio Tachinni markalarının dünya lisansörlüğünü, 2018 itibariyle de Japon markası Q&Q saatlerinin Türkiye distribütörlüğünü üstlendik. Yani bir yıl boyunca 6 farklı marka için yeni koleksiyon üretiyoruz.

Aksesuar alanında saat üretim ve dağıtım alanındaki marka gücümüzü farklı alanlarda da kullanmak istedik. Bu nedenle sahibi olduğumuz Daniel Klein markası adıyla kozmetik sektörüne yatırımlar yaptık. Markamızın Kadın/erkek parfüm üretimini tamamladık. Yılın başı itibariyle hazır hale getirmek için ekstra çaba harcadık.

Yeniliğe gittiğimiz husus ise aksesuarlar oldu. Daha önce Daniel Klein ve Freelook’taki ürün yelpazemizde bulunan bileklik serimize, kolye ve küpe serisi de ekledik. Ayrıca Daniel Klein için kadın çanta/cüzdan ve erkek cüzdan koleksiyonu hazırladık.

Tüm bu yeni ürünlerimizi, Nisan ayında 80 ülkede bulunan distribütörlerimizi İstanbul’a davet ederek tanıttık, iş ortaklarımızın beğenisine sunduk. Üretim için start vermeye hazırlanıyoruz.

Yatırım yaptığımız tüm ürünlerimizi ileride global bir e-ticaret sitesinde direk yurtdışındaki tüketicilerle buluşturmak hedeflerimiz arasında.

“RİSK ANALİZİ KURGULAYIP ONA GÖRE YOL ALIYORUZ”

2021 yılı sektörünüz açısından nasıl riskler ve fırsatlar barındırıyor? Sektör oyuncularının pek çoğu teknoloji alanında yatırımlarını sürdürürken, siz bu alanda neler yapıyorsunuz? Ar-Ge ve inovasyona yönelik çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Tasarımda inovasyona yönelik neler yapıyorsunuz?

Ercan Çevik: 2021 yılı pandeminin devamı ile birlikte belirsizliklerin olduğu bir yıl olarak devam ediyor. Her sektörde olduğu gibi saat sektöründeki bayilerimiz de ciddi bir şekilde etkilendi. Bu dönemde şirket olarak bayilerimize elimizden geldiğince destek olduk ve olmaya devam ediyoruz. Bu süreç, yatırımlarımızı yaparken çok dikkatli olmayı öğretti bize. Risk analizi kurgulayıp ona göre yol alıyoruz.

Ürünlerin insanlarla buluştuğu bayi dediği noktalar, kapanmalar ve yasaklarla mağazalarını açamadılar. Hal böyle olunca, satış noktalarımız bu durumdan çok etkilendi ve ödeme dengeleri sıkıntıya girdi. Tedarikçi olarak çok büyük risk taşıdığımız için, kontrollü gitmek durumundayız. Masrafları azaltmak ve yeni stratejileri geliştirmek konusunda sürekli çalışıyoruz.

Bir yandan, teknolojiyle birlikte, e-ticaret büyüme hızını arttırdı. Kapanmalar ve yasaklarla birlikte dijital alışveriş çok büyüdü. İnsanlar artık her ne alacak olsa, mutlaka internet kanalı ile araştırma yapıyor, buna bakarak kararını veriyor. Biz de şirket olarak, yurt içinde, ilk önce kendi sitemiz olan ‘tiktak.com.tr.’yi yeniden yapılandırdık ve büyük ilerlemeler kaydettik. Kendi sitelerini kuran ve pazar yerlerinde satış yapan bayilerimizi destekledik ve desteklemeye devam ediyoruz. Bayilerimizin ürünlere ulaşması ve sipariş vermelerini kolaylaştırmak için B2B sistemini kurduk. İsteyen bayi satış temsilcisini beklemeden sisteme girip, sipariş verebilir ve ödeme yapabilir hale getirdik. 

Yurt dışı piyasasında üretim gücümüz çok kuvvetli, 81 ülkeye ihracat yapıyoruz. Bu dönemde bile distribütörümüz olmak isteyen ülkeler sürekli bizimle iletişime geçiyor, bunun nedeni, dünyadaki daralmadan dolayı yurt dışında üretim yapan birçok fabrikanın üretimlerini yavaşlatması veya kapatması. Buna keza, moda markası olarak adlandırdığımız markaların yeterince model ve renk çıkaramaması. Bu noktada bir adım öne çıkarak daha çok tercih edilen bir firma olduk. 

Bizde ar-ge ve inovasyon hiçbir zaman durmaz, üretim ekibimizle beraber hem yurt içindeki hem yurt dışındaki tasarım ekibimiz sürekli yenilikler üzerine çalışmalar yapar. Bu çalışmalar hem model anlamında hem de teknoloji anlamındadır.

BENZER MAKALELER

SON MAKALELER

Loading...