Dijital CEO Canko, dijitalleştirmekte kararlı

By Fortune Türkiye

Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Genel Müdürü Dr. Soner Canko, realist bir değerlendirme üzerinde 2019 planlarını deneyim odaklı olarak şekillendiriyor. BKM’nin nakitsiz toplum hedefi doğrultusunda ortaya koyduğu bu yaklaşım Türkiye’nin dijitalleşmesine de katkı sağlayacağa benziyor.

BKM Genel Müdürü Soner Canko, gerçekçi değerlendirmeler yaparken hayal kurmayı da bilen bir yönetici. Bunun kendisine faydası, gerçekçi ve gerçekleştirilebilir hayallere sahip olması. Canko’nun 2019 değerlendirmesi de bunu yansıtıyor. 

“2019 yılı -mevcut ekonomik ortam göz önünde bulundurulduğunda- tüketicinin daha ihtiyatlı olacağı ve buna bağlı olarak talebin bir miktar yavaşlayacağı bir yıl olacak. Ancak kartlı ödemeler önemli ölçüde temel tüketim ihtiyaçlarının bulunduğu sektörlerde yapılan zorunlu harcamalardan oluştuğu için sektörde ciddi bir yavaşlama beklemiyoruz. 2018’de olduğu gibi 2019’da da yıllık ortalama enflasyona paralel bir artış olacak. Ancak ticari kartlar ve banka kartlarındaki hızlı artış ile yıllık ortalama enflasyonun bir miktar üzerinde seyredebiliriz” diyor.

Bu yerinde bir durum tespiti ama hayaller bundan çok daha fazlasını içeriyor. Canko’nun yerli ödeme sistemi TROY ile hedefledikleri ve hayalleri çok daha büyük. Deneyim kazandırma ve kullanıcıya temas bu planların ana ekseninde yer alıyor. Canko planlarını “Bankalararası Kart Merkezi çatısı altında hayata geçirilen Türkiye’nin Ödeme Yöntemi TROY logolu kart sayısı bugün 6 milyona ulaşmış durumda. TROY olarak amacımız Türkiye’de henüz kartlı ödemeleri kullanmayan 20 milyonu aşkın kişiye temas etmek. Bu kitlenin kart kullanımıyla beraber kayıt içi ekonomiye dâhil olması pek çok sektörün gelişimine ve ülke kalkınmasına hizmet edecektir. 2019’da TROY logolu kart sayısını 12 milyon karta çıkarmayı ve bu kişilerin edindikleri ilk kartın TROY logolu olmasını hedefliyoruz” sözleriyle ifade ediyor. 

BKM, 1,6 milyon kullanıcısı olan Dijital Cüzdanı BKM Express’in hem kullanıcı sayısını artırmayı hem de online ödemelerde ulaştığı başarıyı kasa ödemelerinde de yaygınlaştırmayı hedefliyor. Canko, stratejik olarak yapmayı sürdürecekleri işleri ise, “Nakitsiz toplumun en önemli savunucularından birisi olarak, 2019’un finansal okuryazarlık, banka kartlarının yaygınlaşması ve kullanımının artması, temassız ödemelerin yaygınlaşması gibi alanlarda desteğimizi daha da artıracağımız bir yıl olacağını ifade edebilirim” sözleriyle ortaya koyuyor.

Bu, dijitalleşme açısından da dikkatle incelenmesi gereken bir yaklaşım. Bizim de zamanında mobilin büyümesine kapılmayıp dijitalleşmeye odaklanmamıza benzer biçimde dijitalleşme hedefini vurgulayan Canko, “BKM olarak dijital ödemelere yenilikçi ürünlerimizle öncülük etmeye devam edeceğiz. TROY’un sunduğu dijital ödeme yelpazesini 2019’da daha da genişleteceğiz. TROY İnovasyon Merkezi’nin ilk çalışmaları olan Android ve IOS telefonlarda geçerli mobil temassız ödeme, QR ödeme ve giyilebilir nesneler ile ödeme şu an kullanımda. 2019 yılında hem bunların yaygınlaşması için hem de başka yenilikçi ödeme yöntemlerinin sunulması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Tüm bunları yapmaktaki esas amacımız ise bu teknolojileri yenilikçi teknolojilere henüz erişememiş kişilere ulaştırmak, işletmelerimizin de daha fazla kişiye ulaşarak daha fazla ürün ve hizmet satabilmeleri sağlamak. Bunun için de bulunduğumuz ekosistemdeki perakende şirketleri, düzenleyici kuruluşlar, cihaz ve kart üreticileri, yazılım şirketleri gibi pek çok farklı kurum ve kuruluş ile ortaklaşa çalışmalar yürütüyoruz” şeklinde konuşuyor. Dijitalleşme konusundan bu tür bir yaklaşımın BKM gibi bir merkezin başındaki yöneticiden gelmesi çok değerli çünkü Türkiye’de büyük işletmelerle birlikte daha küçük olanların da dijitalleşmeyi kucaklaması ancak finansal kurumlar ile ve devlet ile olmak üzere iki önemli ilişki üzerinden tetiklenebilir. Bu değerlendirmeyi yaptıktan sonra BKM’nin oynayabileceği rol konusunda ayrıca yorum yapmaya gerek yok. Canko’nun geleceğe yönelik bu mesajlarını ele aldıktan sonra Fortune Türkiye’nin yatırım sayısında bundan sonraki yolculuğun temellerini oluşturacak 2018 görünümüne de bir elden geçirmek yararlı olacak. (aralık ayındaki görüşme zamanlama nedeniyle gelecek zaman kullanılsa da geçmiş zamanı yansıtıyor.)

 

Kartlı ödemeler 2018’de nasıl bir seyir izledi?

Kartlı ödemeler enflasyonla paralel bir büyüme sergiliyor. 2018 nakitsiz ödemeler toplumuna ulaşma yolunda yürüyüşümüzü sürdürdüğümüz bir yıl oldu. Kredi kartıyla yapılan ödemelerin 2018 yılı sonunda yüzde 19 büyümeyle yıllık 720 milyar liraya, banka kartıyla yapılan ödemelerin ise yüzde 39 büyümeyle 100 milyar liraya ulaşacağı öngörülüyor. 2017 yılında bir önceki yıla göre yüzde 15 artan toplam kartlı ödemeler, bu yıl yüzde 21 artarak yıllık 820 milyar lira seviyesine çıkacak. Enflasyonla paralel büyüme gösteren kartlı ödemelerin 2019 yılında da geçmiş yıllardakine benzer büyüme performansı göstermesi bekleniyor. 

 

Kartlı ödemelerin artışında internetin rolü ne?

2018’de kartlı ödemelerin dinamosu internetten kartlı ödemeler oldu. İnternetten ödeme alışkanlıklarının her geçen gün artması kartlı ödeme istatistiklerine de yansırken, 2018 yılı ilk 11 ayında 135,5 milyar lira tutarında internetten kartlı ödeme yapıldığı görülüyor. 2018 sonunda yıllık internetten kartlı ödeme tutarının ise 140 milyar liraya ulaşması öngörülüyor. 2013 yılında 35 milyar lira olan bu tutarın beş yılda dört kat artması, dijital dönüşümün ne kadar hızlı gerçekleştiğini ve kartlı ödemelerin dinamosunun internetten kartlı ödemeler olduğunu gözler önüne seriyor. 2017 yılında yüzde 45 büyüyen internetten kartlı ödemeler bu yıl yüzde 41 büyüyerek hızlı artışına devam ederken, internetten kartlı ödemelerin toplam kartlı ödemeler içindeki payı ise yüzde 16 seviyesini geçmiş bulunuyor. Beş yıl önce bu payın yüzde 8 seviyesinde olduğu düşünüldüğünde, bugün gelinen noktada internetten alışverişlerin hayatımızda ne kadar önemli bir paya sahip olduğu görülüyor. BKM Express verilerine göre de internetten yapılan işlemlerin artık yüzde 68’i mobil cihazlar üzerinden gerçekleşiyor.

 

Kart kullanımında dinamikler nasıl değişiyor?

Artık her beş banka kartı işleminden üçü alışveriş olarak gerçekleşiyor. Daha önceleri maaş kartı olarak bilinen ve sadece para çekmede kullanılan banka kartları artık ödemelerde de hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olurken, toplam banka kartı işlemleri içindeki alışveriş adedi payı nakit çekimi geçerek yüzde 57’ye ulaşmış durumda. Toplam içinde de banka kartlarının ağırlığı artıyor. 2018 kartlı ödeme verilerine banka kartı özelinde bakıldığında, banka kartıyla yapılan ödemelerin toplam kartlı ödemeler içindeki tutar bazlı payının yüzde 12’ye ulaştığı görülüyor. Daha çok düşük tutarlı ödemelerde tercih edilen banka kartlarının ödeme adedi içindeki payı ise kullanımdaki artışla beraber yüzde 32 seviyesine yükseldi. 10 yıl önce her 25 kartlı ödemeden biri banka kartlarıyla gerçekleşirken, bugün her üç kartlı ödemeden biri artık banka kartlarıyla gerçekleşiyor.

 

Sektörel olarak bakıldığında kartlar nasıl bir tabloya işaret ediyor? 

2018’in en önemli gelişmelerinden birinin turizm sektöründe gerçekleştiği görülüyor. İlk 11 aylık verilere baktığımızda yabancı kartlarla ülkemizde yaklaşık 41 milyar lira alışveriş yapılırken, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 85 artış gerçekleşti. Yabancı kartlarla yapılan alışverişlerde son yıllarda gerçekleşen en yüksek artış ve alışveriş tutarı turizm açısından çok iyi bir sezon geçirdiğimize işaret ediyor. Yılın sonunda yabancı kartlarla ülkemizde yapılan ödemelerin 44 milyar lira seviyesine ulaşması öngörülüyor.

 

Söz uluslararası alandan açılmışken Türkiye’nin büyük resimdeki yerine de değinebilir miyiz?

Türkiye kart adedinde Avrupa’nın 1 numaralı kart pazarı olmaya devam ediyor. Kasım 2018 itibariyle kredi kartı adedi 66 milyon, banka kartı adedi ise 144 milyon seviyesinde olmak üzere toplam 210 milyon adede ulaştı. Kredi kartı adedinde Avrupa’da en fazla karta sahip İngiltere’nin önünde yer alırken, banka kartı adedinde ise Almanya’nın arkasında ikinci sırada bulunuyoruz. Toplam kart adedinde ise Avrupa’da en fazla karta sahip ülke konumumuzu bu yıl da sürdürüyoruz. Kart kabul noktasında ise 2,37 milyon adet terminalle Avrupa’da üçüncü sırada yer alıyoruz. ATM tarafında da yaklaşık 52 bin ATM ile Avrupa’da bulunan ATM’lerin yüzde 10’u Türkiye’de bulunuyor. Türkiye hem kart tarafında hem de kart kabul noktasında dünyanın birçok ülkesinden önde. Ancak nüfusumuz, ekonomik potansiyelimiz ve bu yaygın altyapı göz önünde bulundurulduğunda, hanehalkı harcamalarında kartlı ödemelerin daha yüksek bir pay alması mümkün.

 

Teknolojik inovasyonun sonucu olarak temassız kart kullanımı çok konuşulan bir konu… Temassız ödemeyi tercih edenleriyle de güvenmeyeniyle de bu teknoloji gündemde yerini aldı. Buradaki durum ne? 

2018 yılında da temassız işlemler, kazandırdığı zaman ve kolaylık gibi avantajlarla hayatımızın bir parçası olmaya devam etti. Nakitsiz ödemeler toplumu olma yolunda bir diğer önemli ödeme yöntemi ise temassız teknolojisi olurken; sadece temassız kartlarla değil, uyumlu akıllı telefonlarla da temassız ödeme yapılmasını sağlayan teknoloji sayesinde, 90 lira altındaki işlemlerde şifre girmeden hızlı ve basit biçimde ödeme yapılabiliyor. Toplu taşımada, marketlerde, kafelerde ve fast food restoranlarında hızla yaygınlaşan temassız teknolojisiyle uyumlu toplam kart sayısı 57 milyona ulaştı. Temassız ödeme yapılabilen terminal sayısı ise 2018 yılında hızla artarak 1,2 milyona ulaşırken, bugün her iki terminalden birinde temassız alışveriş yapılabiliyor. Kart ve kart kabul noktası tarafında yaşanan bu hızlı dönüşüm temassız kullanımına da yansıdı ve 2018 yılında yapılan temassız işlem adedi geçen yılın 2,5 katına çıktı. 2017 yılında 88 milyon adet temassız ödeme yapılırken, 2018 yılı ilk 11 ayında 200 milyon temassız ödeme gerçekleşti. Yılın sonunda 210 milyon seviyesini geçeceğini öngördüğümüz temasız ödemelerin toplam kartlı ödeme adedi içindeki payı ise yüzde 4 seviyesine ulaşacak. 2019 yılında temassız ödemelere olan bu ilginin yine katlanarak artmasını bekliyoruz. 

 

Kartlı yaşamın ekonomik ve toplumsal alanda ne tür faydalar yaratmasını sağlamayı hedefliyorsunuz?

Türkiye’de yaklaşık 59 milyon olan 18 yaş ve üzeri yetişkin nüfusun yüzde 43’ünün bir ya da birden fazla kredi kartı bulunuyor. 2017 yılında yüzde 41 seviyesinde olan bu oranın bu yıl yüzde 43 seviyesine yükselmesi, finansal kapsayıcılığı artırma yolunda 2018’de gerçekleşen önemli bir gelişme olarak görünüyor. Ancak nakitsiz toplum hedefine ulaşabilmek için kart kullanmayan nüfusu daha hızlı yakalamak gerekiyor. Bugün çoğunlukla nakit olarak yapılan ve mikro ödemeler olarak adlandırdığımız semt pazarlarında, seyyar satıcılarda ve bahşiş ödemelerinde kart kabulünün uygulamaya alınması da kart kullanımının yaygınlaşmasında büyük rol oynayacaktır. Özellikle toplu taşıma ödemelerinin dijitalleşmesi ile kullanıcı deneyimi kazanılması sayesinde kartlı ödemeler diğer nakit yoğun alanlara da nüfuz edebilir. Bununla beraber noterler, tapu müdürlükleri, vergi daireleri, emniyet ve trafik şube müdürlükleri, araç muayene istasyonları, kamu hastaneleri ve SGK merkezleri gibi kamu kurumlarında kart kabulünün daha da yaygınlaştırılması, kullanıcılara büyük kolaylık sağlayacaktır. Bu sayede kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması, vergi gelirlerinin artması, ekonomide canlılık yaratarak büyümeye katkı sağlaması, banka müşterisi olmayan kesimin finansal sisteme dâhil edilmesi gibi birçok ekonomik ve toplumsal fayda sağlayabiliriz.

BENZER MAKALELER

SON MAKALELER

Loading...