Yurtdışının yanı sıra Türkiye’de de hem İstanbul hem İzmir’de açtığı kişisel sergilerle buradaki sanatseverlerle biraraya gelen ressam Claire Arkas, 10. sergisini İstanbul’da gerçekleştiriyor.
Modern bireyin yaşam çıkmazına işaret eden 30 adet, tuval üzeri yağlıboya-akrilik, kağıt üzeri karışık teknik, kağıt üzeri suluboyalardan oluşan eserlerin yer aldığı “Can/Cam Kırıkları” adlı sergi, 3 Kasım tarihinde Imoga Art Space’de kapılarını açıyor.
Yaşam, bireyin kendisi olabilme yolunda sergilediği çaba, inançları doğrultusunda vücut bulan yaşam felsefesini yaygın kılma uğraşıdır. Sanatçılar da doğal olarak üretimleriyle toplumu yaşamına ortak eder, yapıtları aracılığıyla iletisini geniş kitlelere ulaştırır.
Modernizm ve teknolojinin yanı sıra liberal sistem, başta doğa olmak üzere insanoğluna ait değerleri parçalayarak bireyi savuruyor. Sevgi de dahil olmak üzere bolluk tüketiminin/bunalımının yok ettiği değerler silsilesi, ne acıdır ki bireyin kalabalık içerisinde kendini yalnız hissetmesine neden oluyor, kah içe kah dışa yönelik farlarını söndürmesine yol açıyor. José Ortega’nın deyişi ile her zamankinden fazla donanımı olan güncel dünya ya da modern birey, şamandırasına bağlı olan ipini koparmış, açıklarda sürükleniyor.
Claire Arkas’ın birey olabilme yolunda kat ettiği mesafe ve yaşama bakışı eserlerine yansıyor. Arkas, yapıtlarında biçem olarak kimi zaman ‘simgeci’ kimi zamansa ‘dışavurumcu’ bir tavır sergilese de, gerçek bir romantik. Bu duyumsamayı, kimi zaman çarpık kentleşmeyi yansıtan tuvallerde kimi zaman modele dayalı yalnızlık ve bağlamında arayışı temsil eden figüratif yüzeylerde kimi zamansa bir pervaz ya da kapı ardından kurguladığı dışa yönelik betimlemelerde veya havuz temalı parçalı işlerinde somutlaştırıyor.
Sanatçı Claire Arkas’ın Cam/Can Kırıkları başlıklı sergisi 25 Kasım’a kadar kapılarını açık tutacak.