Kale Grubu şirketlerinden Kalekim, yedinci fabrikasını Balıkesir’de açtı. Yurtdışında ise Kenya, Arnavutluk ve Cezayir’de yatırımlara başlayan Kalekim’in yeni strateji ve planları oldukça iddialı. Kalekim Genel Müdürü Timur Karaoğlu, “Başka ülkelerde de yatırım ortaklığı modeliyle büyüyoruz. Global marka olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz” diyor.
BALIKESİR İstanbul-İzmir aksında, geleceği en parlak kentler arasında gösteriyor. Bölgenin yatırım açısından oldukça cazip koşullara sahip olduğu belirtiliyor. İnşaat sektörü için yapı kimyasallarını üreten Kalekim’de buraya yatırım yaparak, yedinci fabrikasını Balıkesir’de açtı. Bu fabrika 51 bini açık, 25 bini kapalı olmak üzere oldukça büyük ölçekli bir alan üzerine kuruldu. Fabrikanın yatırım tutarı ise 45 milyon TL. Kalekim Genel Müdürü Timur Karaoğlu ile yeni üretim tesisi, Ar-Ge yatırımları ve yeni projeleri hakkında konuştuk…
Kalekim’in faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz?
Kalekim, bu yıl 62. yılını kutlayan, Türkiye’nin köklü sanayi kuruluşu Kale Grubu’nun Kurucusu ve Onursal Başkanı İbrahim Bodur tarafından, 1973’te kuruldu.
Kalekim, faaliyetlerine seramik yapıştırıcıları ve derz dolguları üreterek başladı. Şimdi yarım asra yaklaşan tecrübesiyle, inşaat sektörünün her türlü yapı kimyasallarını üretiyoruz. Yüzde 50’nin üzerinde pazar payı ile sektör lideriyiz. Kalekim, yurtiçinde yedi ilde yedi fabrikasıyla, yıllık 900 bin ton toz ve 100 bin ton boya üretim kapasitesine ulaştı. Türkiye’de neredeyse her iki yapıdan birinde bizim ürünlerimiz kullanılıyor.
Yurtdışı pazarlardaki faaliyetleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
Dünyanın pek çok yerinde güçlü bir dağıtım ağı kurduk. Ürünlerimizi 80 ülkede tüketici ve profesyonellerle buluşturuyoruz. İhracat anlamında Türkiye’nin yakın coğrafyası bizim için oldukça önemli. İhracatımızın yüzde 6’sını Avrupa Birliği ülkelerine, yüzde 35’ini Ortadoğu’ya, geri kalanını ise tüm dünyaya gerçekleştiriyoruz.
Yurtdışı pazarlarda yerinde üretime yönelerek küresel bir marka olma yolunda ilerlemeyi hedefliyoruz. Özellikle Orta Avrupa ve Afrika’da farklı açılımlara ağırlık veriyoruz. Bu doğrultuda 2016’da Kenya’da bir yatırım projemiz başladı. Burada yerel iş birlikleri kurarak, lisanslı üretim ve ‘know-how’ transferiyle faaliyet gösteriyoruz.
2019’da Arnavutluk’ta gerçekleştirdiğimiz yatırımla Orta Avrupa ve Balkanlar’daki etkinliğimizi artırdık. Global marka olma yolundaki hedefimize emin adımlarla ilerliyoruz. Yatırım planlarımızda bir sonraki rotamız ise Cezayir olacak. Bu ülkeler ve yakın
oğrafyalarına hizmet sunarak hedef ülkelerde, bölgelerde de yatırım ortaklığı modeliyle ilerleyeceğiz.
Balıkesir’de açılan yeni fabrikanızdan bahseder misiniz? Yeni bir marka yaratma sürecinde neler yaşandınız?
Balıkesir, İstanbul-İzmir aksında, geleceği en parlak kentlerin başında geliyor. Burada, 45 milyon TL yatırımla fabrikamızı hizmete açtık. Fabrika, 51 bin metrekare saha, 25 bin metrekare kapalı alana sahip. Emek, otomasyon ve teknoloji yoğun üretim yaptığımız bu fabrikamızla toplam ciro hedefimiz 100 milyon TL.
Kalekim güvencesiyle bu fabrikada konsolide ettiğimiz boya üretimimizi yeni boya markamızı Bi’Boya adı altında yeni bir soluk ve iş modeli ile büyütüyoruz.
Balıkesir fabrikamız ile güçlü olduğumuz alanlardan biri olan boya üretimini bir merkeze toplayıp, yeni bir faza geçtik.
Yeni teknoloji ya da dijital alanlarda yatırımlarınız var mı?
Bi’Boya ile aynı zamanda yeni dijital uygulamalarımızı da hayata geçirdik. ‘Boya internette’ sloganıyla sunduğumuz Bi’Boya, sadece bir boya markası olmanın ötesinde, ülkemizde online satış yapan bir boya platformu oldu. ‘Neden Bi’Boya diye aklınızdan geçebilir? Öncelikle Bi’Boya, günlük hayatta oldukça fazla kullandığımız bir kelime. Biz de tüketicinin aslında gözünde büyüttüğü boya işlerinin kolayca, stressiz bir şekilde, günlük yaşamın bir parçası gibi tamamlamasını arzu ediyoruz. Çünkü araştırmalar gösteriyor ki, tüketiciler evlerini boyatma işine büyük bir şevk ve heyecanla başlarken sürecin içine girdiklerinde bu duygular yerini gerginlik ve mutsuzluğa bırakabiliyor.
Bi’Boya, pazardaki diğer markalardan önemli ölçüde ayrışıyor. Bi’Boya, enerjik ve yenilikçi bakış açımızı simgeliyor.
Dijital kanallardan, perakendede yeni bir dönem başlatacak olan Bi’Boya; e-ticaret sistemiyle hayatı kolaylaştıran, enerjik ve güvenilir bir marka olarak pazarda fark yaratacak.
Elektronik ticaret ve perakende alanlarında neler yapıyorsunuz?
Boya alanında, ‘perakendede yeni dönem’ diyoruz. Çünkü hepimizin basit bir araştırmayla bile ulaşabileceği e-ticaret verileri de bunu söylüyor. Örneğin, Türkiye’de e-ticaret hacminin 2013-2017 yılları arasında yüzde 30’un üzerinde büyüdüğü söyleniyor. Dünyadaki e-ticaret işlemlerinin yüzde 50’ye yakını akıllı telefon ve tablet üzerinden yapılıyor. Ayrıca bizdeki Kalekim Usta Kulübü üyelerinin yüzde 80’i de akıllı telefon kullanıcısı. Hediye sistemi siparişlerinin yüzde 73’ü akıllı telefon üzerinden veriliyor. Dolayısıyla Bi’Boya ile e-ticarette fark yaratmaya hedefliyoruz.
Yeni markanız Bi’Boya ile hangi alanlarda fark yaratmayı hedefliyorsunuz?
Biz yeni markamızla, boya sektöründe öncelikle hizmette farklılaşıyoruz. Bi’Boya’nın odağında tüketici memnuniyeti var. Ustaların mesleki bilgi ve becerilerini de geliştiren bu sistem, aynı zamanda tüketicinin hayatını da kolaylaştırıyor. Nihai tüketici, Bi’Boya ile hem kaliteli hem daha iyi boya uygulamalarına kavuşuyor.Bi’Boya, alanında öncü olan bu sistemi, daha fazla usta ile Türkiye genelinde yaymayı hedefliyor.
Ayrıca, boya ve seramik ustalarının dahil olduğu cep telefonu uygulaması Bi’Usta ile tüketicileri, ustalarla bir araya getiriyoruz. Burada son derece yaratıcı çözümler sunuluyor. Tüketici, evinin veya işyerinin iç ve dış mekanlarını boyatmak için Bi’Usta sistemine giriyor. Sertifikalı ustalardan ücretsiz keşif hizmeti alıyor. Tüketiciler Bi’Usta’yı indirip hizmet almak istedikleri işi ve alanı seçiyor. Alan bilgilerini girip (Kaç metrekare, kaç oda gibi) teklif bekliyor.
Kalekim Usta Kulübü üyesi ustalarımız, ürünlerden çıkan puanları biriktirerek oluşturduğumuz hediye sistemi üzerinden bu puanları kullanabiliyorlar. Bi’Boya için ise, boya ustalarımız hem ürünlerden çıkan puanları kazanıyorlar hem de Bi’Boya e –ticaret sitesi üzerinden sipariş verdiklerinde sepet tutarının yüzde 5’i kadar da ilave puan kazanıyorlar.
Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerinizden bahseder misiniz?
Kalekim’i rakiplerinden ayıran en önemli özelliklerinden biri Ar-Ge’ye yaptığı yatırımlar diyebiliriz. İnovasyon bizim en önemli şirket stratejilerimizden biri.
Ürettiğimiz ürünlerden, sunduğumuz hizmetlere tüm süreçlerimizde inovasyonun önemine inanıyoruz. Bu anlamda kuruluşu çok uzun yıllar öncesine dayanan ve her geçen gün güçlenen ve büyüyen bir Ar-Ge bölümümüz var.
Ar-Ge alanında, 2017’de önemli bir adım attık. Kalekim’in Avcılar’daki tesisi, Ar-Ge merkezi olarak tescillendi.
Türkiye’de ilk kez Kalekim tarafından hayata geçirilen Artcrete, Camsıva ve Betonart, yenilikçi ürünlerimizin en güzel örnekleri arasında yer alıyor. Artık Bi’Boya markası altında farklı zevk ve beğenilere göre geliştirdiğimiz boyaların yanı sıra trendleri değiştiren dekoratif sıvalarımız ile ürün gamımızı genişletmeye devam ediyoruz.
Kalekim’in çevre politikası ve sürdürülebilirlik yaklaşımı hakkında bilgi verir misiniz?
Sektöre liderlik eden bir şirket olarak, toplumsal sorumluluk anlayışımız konusunda özenli olmaya gayret gösteriyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaç ve beklentilerine en doğru cevabı verebilmek için tüm faaliyet alanlarımızda “Daima en iyi” olmayı ilke ediniyoruz. Şirket olarak, ülkemizde sürdürülebilir bir büyümeyi başarmanın yolunun sürekli iyileştirme ve geliştirmeden geçtiğinin bilincindeyiz