Aras Kargo CEO’su Evrim Aras: Nirvana’ya ulaştık

By Fortune Türkiye

Kargo sektörünün tek kadın CEO’su Aras Kargo Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Evrim Aras, “Zor günlerden geçtik, hep birlikte Nirvana’ya ulaştık” diyor. Aras’ın 2016 için hedefi yüzde 19 büyüme yakalamak ve 1 milyon TL ciroya ulaşmak.

2015 yılını yüzde 15 büyüme ve 830 milyon TL ciro ile kapatan Aras Kargo’nun hedefi 1 milyarlık şirket olmak. Aras Kargo Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Evrim Aras, istihdamı artırmak, dağıtım kanallarını optimize etmek, müşteriye en doğru noktalardan ulaşmayı diğer hedefleri olarak sıralıyor. Transfer merkezlerinde teknoloji odaklı yatırımlarla kuryelerin yükünü hafifletmek ise 2016’da öne çekilen projelerden biri olacak. Mart 2014’te BM’nin Kadınların Güçlenmesi Prensipleri’ne (WEPs) imza atan ilk Türk kargo firması olarak Aras Kargo, 2014’te çalışan kadın kotasını yüzde 16, 2015’te ise yüzde 20 artırdı. Kargo sektöründe tek kadın CEO olan Evrim Aras, son iki sene içinde 12 bin çalışanıyla beraber önemli büyüme hedeflerini yakaladıklarını söylüyor ve ekliyor: “Zor günlerden geçtik, hep birlikte Nirvana’ya ulaştık!”
 
2015 yılı Aras Kargo için nasıl bir yıl oldu?
2014 yılını yüzde 17 büyüme ve 750 milyon lira ciroyla kapattık. 2015’te büyük projelere ve hedeflere odaklandık. Şu anda 13 bölge müdürlüğü, 28 transfer merkezi, 825 şube, 3 bin 320 araç, 12 bin çalışan ile hizmet veriyoruz. Her ay 12 milyon kişi, kurum ve kuruluşla yakın iletişim kuruyor ve onların kargolarını taşıyoruz. Günlük 450 bini aşan gönderi, aylık 5,4 milyon koli, 3,1 milyon dosyayı Türkiye’nin bir noktasından diğerine taşıyoruz. Bu rakamlar Avrupa’da bir ülkenin kapasitesi. Oysa biz bu rakamları Türkiye’de tek başımıza yapıyoruz. 2015’te aldığımız kararlardan biri, teknolojiyi kullanarak iş yapış biçimimizi en verimli hale getirmek üzerineydi. Giyilebilir teknolojilere yatırım yaparak Google Glass’la barkod okumayı gündeme getirdik. Bu yeni uygulamalar ile verileri daha hızlı kayıt altına alarak zaman konusunda verimliliğimizi artırdık. Bu açıdan da 2015 yılını istediğimiz büyüme oranları ve güzel gelişmelerle kapatıyoruz.
 
Türkiye’deki ekonomik dengesizlikler ve kur artışından lojistik ve kargo sektörü ne kadar etkilendi? Ticaretin daralmasıyla beraber kargo sektörü ne gibi önlemler aldı?
Kargo sektöründe çeşitli segmentlerde müşterilerimiz var ve onlarla büyüme oranlarımızı tutturduk. Yumurtaları farklı sepetlerde taşıyoruz. B2B çok büyüdü. Bu durum kargo ve lojistiği yakından etkiliyor. Elektronik ve kozmetik alışverişleri arttı. Anadolu’daki KOBİ’ler ve müşteri kitlemiz bu gelişmelere kayıtsız kalmıyor. Müşterilerimiz arasında ayrıca yurtiçi hizmet verenler de var. Onlar dış koşullardan çok etkilenmiyor. Rakiplerimize göre farkımız bu. Fazlasıyla segmente edilmiş, çok fazla müşterimiz var. Daha büyük şirketlerin daha büyük ama az müşterisi olabiliyor. Ticari operasyonlar daralınca onların da alanı daralıyor. Ama bizim orta segmentte de müşterimiz var. Krizi rakiplere göre avantajlı geçirmemizin sebebi de bu. Maliyetleri anlık yönetiyoruz. Buradan Diyarbakır’a bir kamyon gidiyorsa o kamyonu en verimli şekilde doldurmaya çalışıyoruz. Hem kilometre hem ağırlık hem hacim çok önemli.
 
Doğu’daki olaylardan nasıl etkileniyorsunuz? Kargo faaliyetlerinde durma noktasına geldiğiniz bölgeler var mı?
Bu konuda ilginç olan, büyüme hedeflerini tutturan şubelerimizden biri Diyarbakır. Buraya araçlarımız kargo taşımaya devam ediyor. Henüz kapattığımız bir şubemiz olmadı. Orada çalışan arkadaşlarımız görevlerini yerine getirirken büyük özveriyle çalışıyor.
 
2014 için planlarınızda İkitelli ve Ankara’da otomasyon merkezleri açmak vardı. Bu projeler ne durumda?
2007’de bütün sistemlerimizi yenilemeye başladık. Zaman kazanıyoruz her işimizde. Bir kargo müşteriye kaç saniyede ulaşıyor bunları takip ediyoruz. El terminallerine ciddi yatırım yaptık. Alt yazılımı yeniledik. Bu yıl yatırımımızın büyük bir kısmı araç yenileme, el terminalleri, yazılım, konveyör sistemleri gibi teknolojileri kapsadı. Daha sade, teknolojiyi kullanan, dinamik ekip için çalışıyoruz. Mart 2016’da İkitelli’ye otomasyon merkezi kurulmuş olacak. Ardından da Ankara faaliyete geçecek.
 
Austrian Post ile ortaklığınızın yansımalarını 2016’da hangi projelerde göreceğiz?
Ortaklığınızın paylarında 2016 yılında değişim olacak mı?
Austrian Post’la da mutabık olduğumuz, mevcut faaliyet alanımıza yönelik iş planımız bulunuyor. Öncelikle bunu hayata geçireceğiz. Bu çerçevede verimliliği, tüm iş süreçlerimizin merkezine aldık. Aralarında müşterilerimiz, çalışanlarımız, ortaklarımız ve tedarikçilerimizin bulunduğu tüm paydaşlarımızla olan ilişkilerimizin yanı sıra doğaya ve ekonomiye olan yaklaşımımız hep verimlilik esasına dayanıyor. Birinci önceliğimiz iç piyasada, kargo sektöründeki öncü rolümüzü devam ettirerek pazardaki konumumuzu daha da güçlendirmek. Nisan 2015’te yüzde 25 azınlık ortağımız olan Austrian Post’un daha fazla hisseyi alma hakkı var. Tabii bunu yapıp yapmayacağını biz de göreceğiz. Türkiye’nin ekonomik durumu, siyasi olaylar derken buradaki atmosferden onlar da etkileniyor. Ciddi bir değerlendirmeden sonra azınlık haklarını artırıp artırmama konusunda karar verecekler.
 
Bazı lojistik şirketleri kargo sektörüne el attı. Taşımaları kendi şirketleriyle yapıyorlar. Bu durum sektörde yeni bir hareketlenmeyi mi çağrıştırıyor? Sizi nasıl etkiliyor?
Geçmişte de sektörde böyle şeyler oldu. Birçok lojistik şirketi kargoya döndü ama şu anda üç ana oyuncu var. Üçten fazlasını sektör kaldırmıyor. Lojistik şirketleri de bizim müşterimiz. Onların da ürünlerini taşıyoruz. Ama onlar da nihai teslimat olarak kargo şirketini kullanıyor. Kargo sistemini her yerde aynı şekilde işletmek zor. Tahmini olarak 2 milyar dolar gibi bir yatırım yapmaları gerekiyor. Sektörde kimlerin ne kadar iş yaptığı ve gerçek rakamlar artık daha çok belli olacak çünkü kargo şirketlerinin hepsi olmasa da bazıları Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na (BTK) bağlandı. Kurul kararları ile posta sektöründe 15 yıl süreyle hizmet vermek üzere 12 ayrı şirkete yetki belgesi verildi. Yetki belgesi verilen şirket sayısı 24’e çıktı. Bu regülasyonla beraber kurallar daha net ortaya konulacak. Lojistik şirketleri bu konuya çok ilgili değiller. Bir başka senaryo ise şöyle olabilir. Bazı merdiven altı şirketler üç- dört büyük kargo şirketiyle evlilik yapabilir. Ya da küçük kargo şirketleri büyük lojistikçilerle birleşebilir. Bugün baktığımızda otobüs altında bile kargo taşınıyor Sektörün denetlenebilmesi için gideceği daha çok yol var.
 
Kargo sektörü yeni düzenlemelerle nasıl bir tablo çiziyor?
BTK, Yeni Posta Hizmetleri Kanunu’nu baz alarak ilerliyor. Kargo şirketi olarak Türkiye’nin tamamına hizmet veren firma sayısı beş-altı. KARİD verilerine göre, kargo sektörü 100 bin kişinin istihdam edildiği bir sektör. Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika, Asya ve Avrupa üzerinde bulunan kilit lojistik merkezlerine yakınlığı ile ticaret merkezi konumunda. İki saatlik uçuş alanındaki bölgede 6,6 trilyon dolar ticari hacim ve dört saatlik uçuş alanındaki bölgede ise 19,2 trilyon ticari hacme sahip. Frost & Sullivan 2015 Araştırması’na göre ise son üç yılda kargo sektörü çift haneli büyümede yüzde 10-13 oranlarını gördü. 2014’te 448 milyon gönderi ve 1,2 milyar dolarlık sektörel hacme ulaşıldı. Koli adedi, 287 milyon ve gelir 967 milyon dolar oldu. Türk kargo sektörü ticaretin gelişmesinde göz ardı edilemez bir role sahip. Koli gönderilerinin yüzde 59’u işletmeden işletmeye (B2B), yüzde 38’i işletmeden müşteriye (B2C) gerçekleşiyor. Sektör olarak baktığımızda, yüzde 27 elektronik ürünler, yüzde 25 tekstil, yüzde 14 eğlence ve kültürel gelişim ürünleri, yüzde 34 diğer ve yüzde 3 müşteriden müşteriye (C2C) gerçekleşiyor.
 
Hemen her yıl sektörün üzerinde büyüyorsunuz. Sürdürülebilirlik konusunda hangi çalışmaları gerçekleştiriyorsunuz?
Aras Kargo’da iki-üç yıldır yepyeni bir sorumluluk stratejisi benimsedik. Önce evimizin içini toplamalıyız dedik. Bu nedenle dışarıdaki kurumsal sosyal sorumluluk projelerine kısıtlı bütçe ayırmak yerine, kurum içine dönük sorumluluk projelerinde etkin olmaya karar verdik. Arama toplantıları ve araştırmaların sonucunda üç noktaya odaklandık. Eğitim seviyesi düşük olan sektörümüzde fark yaratacak kişisel ve sektörel eğitim sağlamak. Bu nedenle kurduğumuz Aras Akademi ile binlerce mezun verdik. Çözüm ortaklarımız üniversiteler oldu. Toplamda 27 üniversite ile çalışıyoruz. İlk adım okulları ile sektörde işe yeni başlayanlar için beş adet uygulamalı kargo okulu açtık. Aile okulu seminerlerinde toplam 96 bin farklı eğitim programı uygulandı. Akademiyi çalışanlarımız dışında, sektöre hatta sektör dışına hizmet eder hale getirdik. Bunların dışında bir de kadın dostu bir şirket olmak istedik ve kadın istihdamını artırmak ve kadın girişimciliğini desteklemek üzere harekete geçtik.
 
İstihdamda son dönemde farklı uygulamalar ve projeler gerçekleştirdiniz. Bu konudaki çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
2014’te BM’nin Kadınların Güçlenmesi Prensipleri’ne (WEPs) imza atan ilk kargo şirketi olduk. Erkek işgücünün ağırlıklı olduğu sektörde bile gördük ki; uygun çalışma koşulları sağlandığı takdirde kadınların üstesinden gelemeyeceği hiçbir iş ve çalışamayacağı hiçbir sektör yok ve hızla çalışmaya başladık. Kadın çalışan sayımızı artırmak için kota koymaktan tutun da çalışma hayatında anneleri en çok zorlayan izin süreçlerinin kolaylaştırılmasına kadar pek çok adım attık. Kargo sektörü zorlu iş koşulları ve bedensel güç gerektirmesi nedeniyle, erkek işgücünün ağırlıklı olduğu bir sektör. Acentelerimizin yüzde 22’si kadın. BM kapsamında attığımız adımlara baktığımızda, kadın kotasını 2014’te yüzde 16, 2015’te ise yüzde 20 oranında artırdık. Annelere esnek çalışma saati uygulaması getirdik. Bebekler bir yaşına gelinceye kadar her gün iki saat süt izni, bir-üç yaş arası her gün bir saat bebek bakım izni ve üç yaşına kadar Cumartesi izin verdik. Anneler için okulun ilk ve son günü, aşı günü izinlerini prosedüre ekledik. “Kazandır-kazan” öneri sistemi ile kadın çalışan öneren çalışana prim sağladık. Hijyenik emzirme odaları, çalışanlara yönelik anne-çocuk sağlığı eğitimleri ve daha fazla kadın çalışan için tüm şirkete öneri anketi uygulamasını hayata geçirdik. Bizimle beraber uzun süreden beri çalışan kadın teknisyenler var. Mesela Maslak Oto Sanayi’nde 20 yıllık yedek parça müdürümüz kadın. Bu örneklerin çoğalmasını istiyoruz.
 
Aynı zamanda TOBB’un Kadın Girişimciler Kurulu’nun başındasınız. Buradaki hedefleriniz de kadın istihdamı ve girişimciliği üzerine. Hedefleriniz neler?
Ülkemizdeki kadın girişimci potansiyelinin nicelik ve nitelik bakımından geliştirilmesi ve daha donanımlı hale getirilmesi amacıyla politika belirlemek ve girişimcilik kültürünün kadınlar arasında gelişmesine öncülük etmeye gayret ediyoruz. Girişimciliğin bir kariyer seçeneği olarak farkındalığının artırılması için çalışıyoruz. Lobi çalışmaları, rol model buluşmaları, girişimci ruhlu kişilere, bu özelliklerini daha etkili ve verimli kullanabilmelerini sağlayacak ve iş kurmayı düşünenlere kuruluş ve devamındaki işi sürdürme süreçlerinde ihtiyaçları olacak temel bilgileri vermek ve yol göstermek amacıyla girişimcilik eğitimleri düzenliyoruz. Türk ekonomisinin gelişmesine katkıda bulunacak sektörlerde girişimde bulunulmasına yardımcı olacak tedbirleri almaya çalışıyoruz. Hedefimiz kadın girişimci sayısını yüzde 25 oranında artırmak. Kadınların finansmana erişmesini kolaylaştırmak, bankaların kadın girişimcilere kredi vermelerini teşvik edecek ve kolaylaştıracak mekanizmaların da geliştirilebilmesine destek olmak istiyoruz. Ayrıca kamu alımlarında yerli ürünlere yüzde 15 fiyat avantajı sağlayan düzenlemenin, benzerinin kadın girişimcilerin desteklenmesi imkanı veren düzenlemenin hayata geçirilmesini sağlamak istiyoruz.
 
Kargo şirketleri arasında en fazla elektrikli araca sahip olan firmasınız. Son rakam nedir? Çevreyle ilgili başka hangi projeleri hayata geçirdiniz?
2011’de filosuna yüzde 100 elektrikli ticari araçları dahil eden ilk Türk firmasıyız. 2014’te Türkiye’nin en büyük yüzde 100 elektrikli ticari filosuna 39,5 milyon TL yatırım yaptık. Enerji verimliliği konusunda ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi entegrasyonu ile minimum emisyon hedefiyle Hat Optimizasyon Projesi’ni hayata geçirdik. Tüm Aras Kargo şubelerine atık kağıtların değerlendirilmesi için geri dönüşüm kutuları koyduk. Led’li aydınlatma ve fotosel sistemlerine geçişte, yüzde 25 enerji tasarrufu sağladık. Şebeke suyu kullanımında tasarruf, debilimitörlü armatürler ile yüzde 25 su tasarrufu sağladık. Şube tabelalarına zaman ayarlı aydınlatma sistemi, Boğaziçi Transfer Merkezi’nde atık toplama ve su arıtma tesisleri kurduk. 2014’te 415 kilogram atık pili TAP’a (Taşınabilir Pil Üreticileri ve İthalatçı Derneği) teslim ettik. Transfer merkezlerinde kullanılan forklift ve transpaletlerde akülü sistem transfer merkezlerindeki ısıtma sistemleri elektrikli sistemlerden doğalgaza geçiş
ÇEKÜL Vakfı’yla birlikte “Yeşile Hayat, Hayata Yeşil” kampanyası ile 138 bin ağaç diktik.
 
2016 yılında öncelikli hedefleriniz neler?
2016’da büyüme hedeflerimizi yüksek tutuyoruz ve yüzde 19 oranında büyümek istiyoruz.
Kendimize 1 milyar TL’lik şirket olma hedefini koyduk. Büyümemize paralel olarak istihdamı artırmak, dağıtım kanallarımızı optimize etmek, müşteriye en doğru noktalardan ulaşmak istiyoruz. Kurumsal müşterilerin ihtiyaçlarına yönelik farklı dağıtım modelleri üzerinde çalışıyoruz. Transfer merkezlerimizde teknoloji odaklı yatırımlarla kuryelerimizin yüklerini hafifletmeye yönelik projelerimiz var. İç piyasada, kargo sektöründeki öncü rolümüzü devam ettirerek pazardaki konumumuzu daha da güçlendirmek ve yatırımımızın büyük bir kısmını araç yenileme, el terminalleri, yazılım, konveyör sistemleri gibi teknolojik alanlarda gerçekleştirmek istiyoruz. 

BENZER MAKALELER

SON MAKALELER

Loading...