ABD’de 6 Kasım 2018’de yapılacak Kongre ara seçimleri yılın en önemli siyasi süreci olarak büyük önem taşıyor. Cumhuriyetçiler her iki kanatta da üstünlüklerini devam ettirmeyi, Demokratlar ise en az birinde üstünlüğü ele geçirerek 2020 başkanlık seçimleri için avantaj sağlamayı amaçlıyor.
ABD’nin gelecek yıl karşılaşacağı zorlu maratonlar siyaset ve diplomasi gündemini baştan aşağı şekillendirecek.
6 Kasım 2018’de yapılacak Kongre ara seçimleri, hem ABD Kongresi hem de Donald Trump yönetimi açısından hayati önem taşıyor.
Ara seçimlerde 435 sandalyeli Temsilciler Meclisinin tamamı, 100 sandalyeli Senatonun ise üçte biri (33) yenilenecek. Şu anda her iki kanatta da üstünlüğü elinde bulunduran Cumhuriyetçilerin temel amacı bu üstünlüklerini sürdürmek. Demokratların hedefi ise en az birinde üstünlüğü ele geçirmek ve 2020’deki başkanlık seçimlerine olabildiğince avantajlı girmek.
Ülke genelinde Trump’ın kamuoyu desteği giderek düşerken, Demokratların ara seçimlerde yapacağı muhtemel bir atağın 2020 başkanlık seçimleri için istikameti belirleyebileceği değerlendirmesi yapılıyor.
Rusya soruşturması sürüyor
Geçen yılki başkanlık seçimlerinden bu yana gündemden düşmeyen Rusya soruşturması da 2018 yılında en çok konuşulacak konuların başında geliyor.
Kimi Demokratların “Trump’ın suçlanması” için tek yol olarak gördüğü, kimi Cumhuriyetçilerin de Trump’ın en yumuşak karnı olarak değerlendirdiği Rusya soruşturması, Özel yetkili Savcı Robert Mueller’ın elinde kaderini bekliyor. Özellikle Beyaz Saray eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn’in, Mueller ile iş birliği yapması, soruşturmada Trump’ın yakın ekibine bir adım daha yaklaşıldığı algısını oluşturdu.
Dış politikada gündem karışık
Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyan kararı, 2017 yılının son günlerine damgasını vururken 2018’de de konunun dünya gündemini etkileyeceği belirtiliyor. Özellikle Tel Aviv’deki ABD Büyükelçiliğinin Kudüs’e taşınmasıyla ilgili hazırlıkların başlaması Ortadoğu kadar ABD’de de gündem oluşturacak.
Suriye’de YPG ile iş birliğini yeniden düzenleyerek sürdüreceğini açıklayan ABD’nin bu konudaki politikası da hem Türk-Amerikan ilişkileri hem de ABD’nin Ortadoğu/Suriye politikası açısından 2018’in en çok merak edilen konularından biri olacak.
DEAŞ’ın büyük ölçüde bitirilmesiyle ABD-YPG ilişkisinde yeni bir döneme girilmesi beklenirken Suriye’deki muhtemel bir siyasi yapılanma sürecinde YPG’nin oynayacağı rol ve ABD’nin bu noktadaki tavrı ayrıca konuşulacak konular arasında yer alıyor.
ABD ile Kuzey Kore arasındaki gerilim de 2018’in ana gündem başlıklarından biri olarak takip edilecek. Kuzey Kore’nin devam eden füze denemeleri ve ABD’nin arttırdığı askeri tedbirlerin nereye varacağı gelecek yıl da konuşulmaya devam edecek.
Trump’ın İran konusundaki katı çizgisinin İran nükleer anlaşmasının iptaline kadar gidip gitmeyeceği de 2018’in ana konularından biri olacak.
Ekim ayında yeni İran stratejisini açıklayan Trump, nükleer anlaşmanın ABD çıkarlarına uygun olup olmadığı ve İran’ın anlaşmaya gerçekten uyup uymadığına bakılması için hem ABD Kongresine hem de ilgili müttefik ülkelere çağrıda bulunmuştu. Ekim ayında Kongreye 3 ay süre veren Trump yönetimi, kendi desteğini çektiğini açıkladığı nükleer anlaşmayla ilgili Kongrenin nihai kararı vermesini talep etmişti.
BM Genel Kurulu Eylül ayında toplanacak
Trump’ın “vize yasağı” olarak bilinen ve son versiyonuyla 6’sı Müslüman toplam 8 ülke vatandaşlarına belli ölçüde seyahat kısıtlamaları öngören süreç, ABD Yüksek Mahkemesinden de onay almasıyla yürürlüğe girdi. Ancak alt mahkemelerde daha önce üç kez yürütmesi durdurulan vize yasaklarının son durumuyla ilgili hukuki süreçlerin 2018 yılında da gündem oluşturması bekleniyor.
Meksika sınırına duvar örülmesi tartışması sürerken ABD ile bu ülke arasındaki gerilim ve duvarın finansmanıyla ilgili Kongre içindeki uzlaşmazlıklar da devam ediyor. 2018 yılında inşasına devam edilecek duvarla ilgili hem diplomatik hem de finansal tartışmaların süreceği öngörülüyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu her yıl olduğu gibi 2018’de de Eylül ayında New York’ta dünya ülkelerinin devlet başkanları ve heyetlerinin katılımıyla toplanacak.
Liderlerin konuşacağı Genel Kurul Toplantısına Kuzey Kore ile başta Suriye, Irak ve Filistin olmak üzere Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin damgasını vurması bekleniyor.
Ekonomide büyüme ve enflasyon mesaisi
ABD ekonomisi için 2018’in büyümenin ve enflasyonun kısmen hızlanacağı bir yıl olması bekleniyor.
Beyaz Saray ve Cumhuriyetçi Parti’nin zorlu bir süreçten sonra hayata geçirdiği vergi indirimlerinin ekonomiyi canlandırması ve büyümeyi yüzde 2,5’e yükselteceği tahmin ediliyor. Enflasyonu yüzde 2,1’e yükseltmesi beklenen genişlemeci mali politikaların, para politikasını da etkileyeceğine kesin gözüyle bakılıyor.
ABD Merkez Bankasının (Fed) yeni Başkanı Jerome Powell liderliğinde dört kez faiz artırması bekleniyor.
Kolombiya
Bu yılı Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri (FARC) ile sağladığı barış anlaşmasıyla kapatan Kolombiya’yı 2018 yılında, diğer isyancı grup Ulusal Kurtuluş Ordusu (ELN) ile devam eden barış görüşmeleri, Kolombiya Milli Takımı’nın Dünya Kupası maçları ve seçimler bekliyor.
Ülkesinin yarım yüzyıldan fazla süren iç çatışmalarından birini FARC’la imzaladığı anlaşma ile sonlandırıp Nobel Barış Ödülü kazanan Devlet Başkanı Juan Manuel Santos, ELN ile Ekvador’un başkenti Quito’da devam eden görüşmeleri de 2018’de barışla neticelendirmeyi hedefliyor.
Santos hükümetinin yönetimdeki son aylarını geçireceği 2018’de Kolombiyalılar, en az iki kez sandık başına gidecek. Bu ülke vatandaşları, 102 üyeli Senato ve 166 üyeli Temsilciler Meclisinden oluşan Kongre seçimleri için 11 Mart’ta oy kullanacak.
Kolombiya’da yeni devlet başkanını belirlemek için ilk seçim 27 Mayıs’ta gerçekleştirilecek. Kolombiya’da şayet ilk turda bir devlet başkanı çıkmazsa ülkeyi 17 Haziran’da seçimlerin ikinci turu bekliyor.
Sandıklarda farklı isimlere oy verecek Kolombiyalıları, seçimlerin ikinci turundan iki gün sonra, dünya kupası grup maçında milli takımları birleştirecek. Rusya’da yapılacak 2018 FIFA Dünya Kupası’nda, Japonya, Polonya ve Senegal’in bulunduğu H Grubuna düşen Kolombiya ilk maçını 19 Haziran’da Japonya’ya karşı yapacak.