Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşarı Yusuf Tekin, mülakatlar sonrası ilk defa öğretmenlerden uzman atanacağını belirterek, “Bu öğretmenlerimize verdiğimiz değeri gösteriyor. Bunu eleştirenlerin bu noktaya dikkat etmesi gerekiyor” dedi.
Tekin, yaptığı açıklamada, 6528 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun uyarınca 75 uzman alımı için başvuruların alındığını ve değerlendirmelerin 2-11 Martta yapılacağını hatırlattı.
6528 sayılı kanunla yapılan düzenlemenin, MEB’in bakanlık merkez teşkilatında, büyük oranda okullarda öğretmen olarak çalışanlar arasından uzman istihdam edilmesine imkan sağlanması için yapıldığını anımsatan Tekin, “Bu düzenlemeyle bir ilki de gerçekleştirerek, öğretmenlere uzman olabilmenin yolunu açtık. Ayrıca, saha tecrübelerinden, bakanlık merkez teşkilatında, karar alma mekanizmalarında yararlanma imkanı sağlanmış olduk. Mülakatlar sonrası, ilk defa öğretmenlerimizden uzman atayacağız. Bu öğretmenlerimize verdiğimiz değeri gösteriyor. Bunu eleştirenlerin bu noktaya dikkat etmesi gerekiyor” diye konuştu.
Yusuf Tekin, 6528 sayılı kanun kapsamında diğer kamu kurumlarında, uzman yardımcılığı sürecini tamamlamış olanlardan da uzman alınacağını ifade ederek, bu kapsamda Bakanlık merkez teşkilatındaki idari birimlerden taleplerin alındığını, ihtiyaç duyulan personelin nitelikleri doğrultusunda ilana çıkıldığını ve yasa doğrultusunda koşulların belirlendiğini anlattı.
Her alan için ayrılan kadronun 3 katı kadar adayın mülakat sınavına tabi tutulacağını anlatan Tekin, mülakata çağrılacak adayların yabancı dil puanlamasına göre sıralanacağını ve başarılı olanların da uzman olarak atanacağını söyledi.
Düşük dil puanlı uzmanlar 3 yılda C düzeyinde belge getirecek
Tekin, sınava ilişkin duyurudaki 30 puan şartının asgari düzeyi ifade ettiğine dikkati çeken Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üç alan hariç diğer tüm alanlarda, mülakata çağrılan adayların tamamı en az C düzeyinde yabancı dil puanına sahip. Örneğin, bilişim teknolojilerinde mülakata çağrılacak en son kişinin yabancı dil puanı, 80. Ancak başta hukuk olmak üzere üç branşta ise yabancı dil düzeyi yüksek aday bulmak çok zor. Ama bu alanlarda da ihtiyacımızı, karşılamamız gerekiyor. Bu nedenle, bu alanda seçeceğimiz arkadaşların, üç yıl içerisinde en az C düzeyinde yabancı dil belgesi getirmelerini arzu ediyoruz. Aynı uygulama uzman yardımcısı olarak istihdam ettiğimiz arkadaşlarımız için de geçerli. Herhangi bir yabancı dil skoru istemediğimiz uzman yardımcısı adayları, uzman yardımcılığı sürecinde yani üç yıl içinde kendilerinde beklenen yabancı dil skorunu elde ediyorlar.”
Tekin, bu uygulamanın bir defaya mahsus olduğunu, öğretmenlikten kariyer meslek olarak tanımlanan uzmanlığa geçişe bir imkan tanımayı hedeflediklerini vurguladı.
Sınavı yaparken diğer müdürlük veya müdür yardımcılığı mülakatlarında olduğu gibi şeffaflığı ve bilimsel temelleri esas alacak kendisinin başkanlığımda bir komisyon kurulduğunu anlatan Tekin, komisyonun Bakanlığın ihtiyaçlarına göre, liyakati esas alarak en nitelikli kişileri seçeceğini kaydetti.
“Yazılıya almayacağız çünkü, zaten KPSS ile atanmış”
Uzmanlık için başvuran kişileri yazılı sınava almayacaklarını hatırlatan Tekin, şöyle devam etti: “Çünkü, alınacak uzmanlar zaten daha önce KPSS’ye girerek atanmış kişiler ya da başka bakanlıklarda uzman olarak çalışanlar. Mesela Maliye Bakanlığında uzman yardımcısı olarak çalışmış veya bizde öğretmen olarak çalışıyor. Uzman adaylarımızın tamamı bulundukları pozisyonlara zaten merkezi sınavlarla yani KPSS ile gelmiş durumda. Bu insanları bir daha yazılıya sokmamıza gerek yok. Öğretmenlerimiz zaten birinci aşamayı, yazılı aşamasını geçmişler. Bunların içerisinde kendi ihtiyacımız olanları mülakatla alacağız. Şeffaf bir mülakat sınavı yapacağımız konusunda kimsenin şüphesi olmasın.”