Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından ATO Congresium’da düzenlenen “İktidarının 16. Yılında AK Parti Sempozyumu”nda konuşuyor.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
”AK Parti ve AK Parti dönemini anlamanın bugünlerde çok daha önemli olduğunu düşünüyorum. Biz en başından beri AK Parti’yi milletimizin partisi olarak gördük ve öyle tanımladık. AK Parti’nin tarihi milletimizin tarihi kadar eskidir. Cumartesi günü yapacağımız büyük kongremizde bu konuyu enine boyuna kamuoyumuzla paylaşacağız. AK Parti’yi anlamak için önce Türkiye’yi Türk milletini anlamak gerekir.
”OPERASYONU GERÇEKLEŞTİRENLERE DE BİR MALİYETİ OLDUĞU ŞÜPHESİZ”
Bugün ülkemiz her bakımdan dünyadaki en sağlam bankacılık sistemlerinden birine sahiptir. Türkiye ismini kapatıp ekonomik verilerimizi, yerli yabancı, dost düşman kime gösterirseniz gösterin bir gariplik olduğunu fark edecektir. Dünyanın toplamda 17’nci, satın alma paritesine göre 13’üncü büyük ekonomisi olmamızın bu derece büyük bir husumete yol açması akla ve mantığa uygun değildir. Bunlar sahada bize istediklerini yaptıramayınca tıpkı diploması gibi, tıpkı askeri güç gibi, tıpkı sosyal ve siyasi istikrarsızlık gibi ekonomiyi de bir silah olarak kullanmaktan çekinmiyorlar. Yaşadığımız sürecin bize bir maliyeti vardır ama operasyonu gerçekleştirenlere de bir maliyeti olduğu şüphesiz. Ülkemize yatırım yapmayı düşünenleri daha çok teşvik edeceğiz.
”BODOSLAMA BİR ŞEKİLDE ÜZERİMİZE GELİYORLAR”
Türkiye’ye yönelik açık bir ekonomik saldırı var. Eskiden bu işler daha sofistike daha dolaylı yollardan yapılırdı şimdi bodoslama bir şekilde üzerimize geliyorlar. Buna karşı yapabileceğimiz iki şey var; bunlardan biri ekonomik diğeri siyasi tavırdır. Siyasi duruşumuzu sağlam tutmaktır. Maruz kaldığımız saldırının ekonomimizin gerçek durumuyla bir ilgisi yoktur öyleyse bizim de kendimizi buna göre konumlandırmamız gerekiyor. Son döviz kuru olayına bir bakalım dolar ülkemizin parası karşısında bir anda 4,8 seviyesinden nasıl oldu da 7’lere fırladı? Savaşa mı girdik? İşgale mi uğradık? Hayır. Tam tersine kendi topraklarımızda da bölgemizde de huzurun teminatı bir ülke durumdayız. Biz sizinle stratejik ortak değil miyiz? Kosova’da beraber olmadık mı? Bu yaptığınız nedir? Ne yapmak istiyorsunuz? Bu milletin karakteri sağa sola savrulan bir karakter değildir.
”DEPOLARI KİLİTLEMENİN ANLAMI YOK”
Bugün de milletimizle birlikte doların kurun faizin karşısında aynı kararlılıkla duracağız. Ben milletime inanıyorum. Onlar yoğun bir şekilde şu anda Türk Lirası’nı hemen alıp doları bankalarda bozdurduğunu görüyorum. İş dünyamıza sesleniyorum ekonomik tetikçilere vereceğimiz en güzel cevap işimize dört elle sarılmak olacaktır. Daha çok üreteceğiz, daha çok ihraç edeceğiz. Depoları kilitlemenin anlamı yok. İhraç ihraç ihraç. Üretimi askıya alalım çok ciddi yanlış yaparsınız. Yola devam. (Bekle gör) anlayışıyla üretimi durdurursak, ‘İhtiyat’ diyerek ticareti aksatırsak, asıl o zaman düşmana teslim duruma düşeriz.
ABD’YE ELEKTRONİK ÜRÜN BOYKOTU
Dışarıdan dövizle aldığımız her ürünün daha iyisini üretip dışarı satacağız. Amerika’nın elektronik ürünlerine biz boykot uygulayacağız. Onların iPhone’u varsa öbür tarafta Samsung var. Kendi ülkemizde Venüs var Vestel var. (Dövize gidersek kurtuluruz) yok. O zaman batarsın. Sen Türk’sün, sen Türk Lirası’yla beraber yoluna yürüyeceksin. 26 Ağustos’ta yeniden Malazgirt’ten yola çıkacağız, unutmayın. Yeniden bir diriliş olacak inşallah.”