Gelecek dönem için yatırımlarını kahve odaklılık ve dijitalleşme üzerine planlayan Tchibo Türkiye, mağaza ve yeni konsepti Tchibo Barista sayılarını artırmaya yönelik de çalışmalarına devam ediyor. Tchibo ayrıca sürdürülebilirlik ve çevre konularını önceliğine alarak bu alanda iş birlikleri geliştirip, projelere dahil oluyor. BEGÜM NUR ALKIŞ
Sürdürülebilir ve kârlı büyüme hedefleri için teknolojik dönüşüme hızlı adapte olabilmek önemli. En büyük 250 perakende şirketinin ortalama şirket büyüklüğünün 19,4 milyar dolara yükseldiğini açıklayan Deloitte Perakendenin Küresel Güçleri 2021 raporuna göre, pandemiyle perakendecilikte mağaza içi alışverişteki düşüş, online alışverişteki keskin artışla kısmen de olsa dengelendi. Perakende sektörünün oldukça rekabetçi bir sektör olduğunu söyleyen Tchibo Türkiye Genel Müdürü Hasan Ulutürk, önümüzdeki süreçte online perakendeciliğin giderek daha da yaygınlaşacağını öngörüyor. Özellikle akıllı otonom sistemler, nesnelerin interneti, yapay zeka gibi teknolojik ve inovatif gelişmelerin sektörü domine edeceğini belirterek, gelişen teknolojiler ve trendlerin yanında müşteri memnuniyetinin her zaman ön planda tutulması gerektiğinin de altını çiziyor.
Dijitalleşmenin ve bu alana yapılan yatırımların ne denli önemli olduğunun pandemiyle bir kez daha anlaşıldığını belirten Ulutürk, bu süreçte satış kanallarının ve ürün kategorilerinin çeşitliliğinin Tchibo Türkiye’ye avantaj sağladığına dikkat çekiyor. Pandeminin ilk döneminde online kahve satışlarını bir önceki yıla oranla üç kat artıran Tchibo Türkiye, müşteri trafiğinde ise yaklaşık yüzde 30’luk bir artış yakalıyor. Tchibo online mağaza verilerine göre, pandemi sürecinde özellikle kahve, kahve makineleri, mutfak ve spor ekipmanlarına yönelik taleplerde artışlar görülüyor.
Tchibo Türkiye satış kanallarındaki büyüme hedefleri doğrultusunda, mağaza ve online kanallara yatırımın yanı sıra kahve ile ilgili iş ortaklıkları geliştirmeye de devam ediyor. Daha fazla çeşitte kahve ürünleriyle yer aldığı CarrefourSA ile olan iş birliklerinin geçen yılın öne çıkan gelişmelerinden biri olduğunu belirten Ulutürk, Petrol Ofisi ile yapılan benzin istasyonlarındaki sıcak kahve satışı iş birliğinin ise 2020’nin en önemli projeleri arasında yer aldığını sözlerine ekliyor. Markanın özgün bir kahve deneyimi sunma hedefiyle, yeni kahve barı konsepti Tchibo Barista mağaza yatırımları ise sürüyor. Akaretler ve Bahariye olmak üzere İstanbul’da şu an iki Tchibo Barista konsepti bulunuyor.
Mayıs ayı içinde Bağdat Caddesi’ndeki üçüncü Tchibo mağazasını açan marka, kahve severlerle daha fazla noktada buluşmak ve satış kanallarını büyütmek için projeler geliştiriyor. Çeşitli iş birlikleri ve konseptlerle Tchibo kahvelerini farklı kanallardan tüketicilere ulaştıracaklarını açıklayan Ulutürk, “Bu projelerimize en güzel örneklerden biri de yeni atıştırmalık barımız Tchibo Coffee Break. Kahvenin merkezde olduğu, lezzetli ve yüksek besin değerine sahip bir ürün geliştirdik. Yeni lezzetimiz çok sevildi, müşterilerimizden güzel dönüşler alıyoruz” diyor.
Markanın gelecek dönem büyüme stratejileri, kahve odaklı yatırımlar üzerine kurulu. 2021
yılı için kahve odaklı dağıtım ve satış kanalı yatırımlarının, hız kesmeden devam etmesi planlanıyor. Ulutürk, “Yatırımlarımızda Migros, Macrocenter, Metro CarrefourSA, Çağdaş, Onur, Mopaş gibi market zincirleri ile İstegelsin, Trendyol, gittigidiyor, hepsiburada online satış kanallarında geniş kahve ürün portföyümüzle bulunuyoruz. Petrol Ofisi, Media Markt, Arçelik ile iş birliklerimiz var” diyor.
Kahveyi sürdürülebilir tarım yöntemleriyle yetiştiriyor
Kahvelerin geldiği ülkelerdeki farklı projelerle, doğayı korumayı ve kahve çiftçileri ile aileleri için daha iyi yaşam koşullarını sağlamayı amaç edinen Tchibo’da, sürdürülebilirlik adına yapılan faaliyetler markanın temel öncelikleri arasında. Bugüne kadar 50 binden fazla kahve çiftçisini Tchibo Joint Forces programına dahil ettiklerini ve Rainforest Alliance, Fairtrade, UTZ tarafından da sertifikalandırdıklarını söyleyen Ulutürk, “Sürdürülebilir tarım yöntemlerine geçiş ve pestisit veya kimyasal gübrelerin kullanılmaması ile toprak verimliliği veya iklim değişikliği gibi konularda oldukça hassasız” diyor ve ekliyor: “Tekstil ürünlerimizde de organik pamuk tercih ediyoruz. Tchibo olarak dünyanın en büyük organik tekstil tedarikçisiyiz.” Marka ayrıca ekolojik bir üretimin temelini geri dönüşümün oluşturduğu fikrinden yola çıkarak, yüzde 100 naylon atığı ve geri dönüştürülmüş PET şişelerden oluşan yeniden üretilen “ECONYL” naylon gibi kaynakları da kullanıyor.
Tchibo’nun Türkiye’de ise Büyük Menderes Nehri projesi için yürüttüğü çalışmaları bulunuyor. Büyük Menderes Nehri’nin Türkiye’deki en fazla kirletilmiş nehirlerden biri olduğunu söyleyen Ulutürk, Türkiye’nin deri üretiminin yüzde 40’ına, ihracat için yapılan tekstil üretiminin yüzde 60’ına ve pamuk üretiminin ise yüzde 14’üne ev sahipliği yaptığına değiniyor. Irmak havzasında biyolojik çeşitlilik ve su seviyesi düşerken, su kalitesi de bozuluyor. Bu sebeple, WWF tarafından başlatılan su idare projesine 2019 yılında dahil olan Tchibo, bu alanda çevre ve sürdürülebilirlik faaliyetlerine devam ediyor.