2021 yılında 200’ün üzerinde yeni mağaza sayısına ulaşmayı hedefleyen CarrefourSA, e-ticaret ve ihracat odaklı yatırımlara devam etmeyi planlıyor. Şirket, “private label” ürünlerini Polonya Carrefour’un ardından Fransa ve İtalya’ya ihraç edecek. Hedef, CarrefourSA’nın Türkiye’de ürettiği ürünleri globaldeki tüm Carrefour’lara gönderecek bir yapı kurmak.
BEGÜM NUR ALKIŞ
Perakende sektöründe 2021 yılında da pandemi etkilerinin devam edeceği düşünülüyor. KPMG’nin perakende raporuna göre, kuvvetli mağazacılık sistemi, güçlü dijital yapısı ve entegre süreçleri olan sektör oyuncularının bu süreçte liderliğini korumaya devam edeceği öngörülüyor. Dijital yatırımların sektörde katlanarak artması, müşteri memnuniyetinin hiç olmadığı kadar merkezde yer alması ve çoklu kanal stratejilerinin adaptasyonunun artması 2021 beklentileri arasında yer alıyor. Mağazasız perakende zircirlerinin önemini önümüzdeki dönemde daha da artıracağına dikkat çeken CarrefourSA Genel Müdürü Kutay Kartallıoğlu, şirket olarak doğru gıdayı müşteriye ulaştırmak misyonuyla e-ticaret ve dijitalleşme yatırımlarını sürdüreceklerini söylüyor.
2020 yılını yaklaşık 8 milyar TL’lik bir ciro ile kapatan CarrefourSA’yla ilgili satış alanlarının yüzde 40’ının AVM’lerde olduğunu belirten Kartallıoğlu, pandemi kaynaklı AVM kısıtlamaları sebebiyle önemli bir
trafik düşüşü yaşadıklarını ancak cadde mağazalarında ve e-ticaret performanslarında artışların olduğunu sözlerine ekliyor. Şirketteki robotik süreç sayısının 25’i aştığına değinen Kartallıoğlu, çalışanların artık mağazalardaki ekran başı işlerden daha çok, müşteriye doğru yönelmeye gayret ettiklerini ve müşteri memnuniyeti konusunda ise genel kampanyalar yerine müşteri özelinde kampanya seçenekleri üzerinde çalıştıklarını ifade ediyor. Şirket pandemi döneminde dijitalleşmenin bir getirisi olarak, İstanbul’daki Lezzet Arası restoranlarında da “online restoran” modeline geçti.
CarrefourSA, pandemi döneminde hayata geçirdiği küçük esnafa destek veren ve 2020’de 25’e ulaşan bayilik sistemini de 2021 yılı sonuna kadar 100’e çıkarmayı ve kendi içinde de 130 yeni mağaza açmayı hedefliyor. Bayilik sisteminin Avrupa’da son derece yaygın bir sistem olduğunu ve bireysel girişimcilere, esnafa rekabet edebilme gücü sağladığını söyleyen Kartallıoğlu, bayilerin kârlı şekilde işlerini modern ticaretin esaslarına göre yürütebildiklerinden emin olmak istediklerinin altını çiziyor.
İHRACATTA YENİ HEDEF ROTALAR: FRANSAVEİTALYA
CarrefourSA ihracata yönelik de yatırımlarına hız veriyor. Şirket, “private label” ürünlerini yurtdışındaki diğer Carrefour ülkelerine göndermeyi hedefliyor. Bu doğrultuda çalışmalara 2020 yılında Polonya ile başladıklarını söyleyen Kartallıoğlu, “Polonya Carrefour’a, Türkiye’de üretilen Carrefour Bio ürünlerini gönderiyoruz. Carrefour Fransa ve Carrefour İtalya ile de görüşüyoruz, kısa süre içerisinde ürün göndermeye başlayacağız. İhracat alanımızı genişletmeyi ve bütün Carrefour Grubun çeşitli ürünlerinin, Türkiye’de üretilip gönderilmesini hedefliyoruz. CarrefourSA’yı 2-3 yıl içerisinde anlamlı bir ihracat hacmine getireceğiz” diyor.
“Private label” ürünleri enflasyona karşı bir kalkan olarak da kullandıklarını ifade eden Kartallıoğlu, “Tedarikçiden gelen zam taleplerini göğüslemek açısından fırsat veriyor. Tedarikçi ürünün fiyatını artırmak istediğinde, kendi ürünlerimizle yanıt verebiliyoruz. Bu ürünü biz de üretiyoruz ve maliyetine göre ürünün fiyatı en az iki ay daha bu şekilde kalmalı geri dönüşünü yapabiliyoruz” diyor.
“GIDA FIYATLARINDAKI DÖVIZ ETKISININ KIRILMASI GEREKIYOR”
2021 yılı Birleşmiş Milletler Gıda İsrafı Endeksi raporuna göre, Türkiye’de her yıl 7.7 milyon ton yiyecek çöpe atılıyor. Dünya üzerinde kişi başına düşen yıllık ortalama israf (93 kilogram) açısından Türkiye, Demokratik
Kongo Cumhuriyeti ve Meksika’dan sonra üçüncü sırada yer alıyor. Gıda israfının yanı sıra Türkiye’de verimsiz bir gıda üretim ve tüketim yapısı olduğunu söyleyen Kartallıoğlu, tarım alanlarının değerlendirilmesi ve bu alanlarda hangi ürünün, hangi miktarda ekileceği konularının planlanmasının elze bir durum olduğunu belirtiyor. İklim kriziyle ilgili politikaların ayrıca traktöründen yemine kadar dövizin gıda fiyatları üzerinde doğrudan geçme etkisini kıracak politikaların geliştirilmesi gerektiğinin de altını çiziyor. CarrefourSA gıda atığını azaltmak yönünde biyodizel yakıta atık gıda verme, hayvan barınaklarına gıda desteği gibi projelerini de sürdürüyor.
Şirket, sürdürülebilir tarıma destek verme ve doğru ürünü müşterileriyle buluşturma amacıyla yakın zamanda HEKTAŞ ile bir işbirliği de gerçekleştirdi. HEKTAŞ “İzlenebilir Güvenli Gıda Uygulaması” ile CarrefourSA, ürünlerinde yer alan QR kod aracılığıyla müşterilerine ürünün nerede, ne zaman, hangi şartlarla üretildiğini
ve analiz raporlarını sunuyor. Tarımın yanı sıra sürdürülebilir enerji konusunda da çalışmalarda bulunan CarrefourSA, bu amaçla elektrikli şarj istasyonu ağı olan Eşarj ile bir çalışmaya imza attı. Çalışma kapsamında İstanbul’da yer alan üç CarrefourSA marketinin otopark alanına elektrik şarj istasyonu yerleştirildi. Kartallıoğlu, “Bugün birçok müşterimizin elektrikli araçları tercih ettiğini gözlemliyoruz. Müşterilerimiz gibi biz de doğa için doğrusunu yapmak istiyoruz. Bu doğrultuda yeni nesil araçların kullanılmasını destekliyor, otoparklarımıza şarj istasyonları kuruyoruz” diyor. Eşarj istasyonlarının sayısının, ilerleyen dönemde artması planlanıyor.
Kadın istihdamını desteklemek açısından, Birleşmiş Milletler’in Kadının Güçlendirilmesi Platformu’na imza veren ilk Türk gıda perakendecisi olduklarını da belirten Kartallıoğlu, çalışanlarının yüzde 35’nin kadın olduğunu ve bu oranı üç yıl içerisinde yüzde 50’ye çıkarmayı hedeflediklerini sözlerine ekliyor.