Maserati, 105 yıllık başarılı tarihini geride bırakırken, 2020’de üretilecek süper spor otomobilinin geliştirmelerine de devam ediyor. Maserati’den yapılan açıklamaya göre, gerçekleştirdiği yatırımlarla geleceğin otomobil dünyasına yön vermeye hazırlanan firma, 2020 yılında 105 yıllık köklü geçmişini görkemli bir etkinlikle kutlamaya hazırlanıyor.
1914 yılında Alfieri Maserati ve kardeşlerinin girişimiyle Bologna’da faaliyetlerine başlayan marka lüks, zarif, kaliteli ve yüksek performanslı Quattroporte, Biturbo, 3200 GT, Ghibli gibi araçlara imza attı. Marka, motor sporları dünyasına da Tipo 26 ve MC12 gibi otomobilleri kazandırdı.
Maserati, Modena’daki tarihi Viale Ciro Menotti tesisinde bu yıl gerçekleştirdiği modernizasyonlarla üretim felsefesi ve teknolojisini daha da ileriye taşımayı planlıyor.
Gelecek yıl üretilecek süper spor otomobilin geliştirmeleri devam ederken, bu doğrultuda Modena sokaklarında kamuflajlı olarak sürüşe çıkan yeni spor otomobil test ediliyor.
Bologna’dan Modena’ya uzanan yolculuk
Maserati, 1914 yılında Alfieri Maserati ve kardeşlerinin kurduğu “Società Anonima Officine Alfieri Maserati” şirketi ile Bologna’da doğdu.
Neptün Çeşmesi’nden esinlenen ünlü Tridente (üç dişli mızrak) logolu ilk otomobili 1929 yılında üreten Maserati kardeşler, 10 yıl sonra şirketlerine Orsi ailesini dahil etti ve markanın yeni merkezi Modena oldu.
Dünyaca ünlü bir otomobil markası olma amacıyla araştırma ve inovasyon yatırımlarına devam eden Maserati için 1940 yılında Viale Ciro Menotti fabrikası devreye alındı. 1947’de ise ilk yol otomobili A6 1500 üretildi.
Maserati, 1963 yılına gelindiğinde Quattroporte ile yüksek performanslı lüks sedan sınıfına giriş yaptı. 1967-1975 yıllarında Citroen ve 1976-1993 yılları arasında De Tomaso bünyesinde otomobil üretmeye devam eden marka, en çok satan araçlarından olan Biturbo’yu bu dönemde dünya sahnesine sundu.
1993 yılında Fiat bünyesine geçen Maserati, Eylül 1997’de Ferrari’ye bağlandı ve 1998 yılında 3200 GT modelini yollara çıkardı. 2001 yılında ABD pazarına Spyder ile giriş yapan marka büyük başarılara imza attı.
2005’te tekrar Fiat’a bağlanan Maserati, 2007 yılında Detroit Otomobil Fuarı’nda 5. nesil Quattroporte’yi tanıttı. Otomatik şanzımanlı bu model, özellikle Amerika Birleşik Devletleri, Japonya ve Orta Doğu gibi pazarlarda büyümeye yönelik önemli bir adım oldu. Aynı yıl, marka tarihinde bir dönüm noktası olan GranTurismo modeli Cenevre Uluslararası Otomobil Fuarı’nda tanıtıldı.
GranCabrio, 2009’da tekrar sahneye çıkarken, bunu bir dizi model yeniliği takip etti. 2013’te Detroit Otomobil Fuarı’nda 6. nesil Quattroporte tanıtılırken yine aynı yıl Şangay Otomobil Fuarı’nda Ghibli, 2016 yılında ise Cenevre Otomobil Fuarı’nda markanın ilk SUV modeli olan Levante dikkatleri çekti.
FCA grubunun Maserati için üretim yapan Avv. Giovanni Agnelli Fabrikası ise 2019’da, Ghibli modelinin 100 bininci adedini banttan indirdi.
Motor sporları tarihine de damgasını vurdu
İlk kez 1926’da Targa Florio’da yarışan Tipo 26, Alfieri Maserati pilotajında 1,5 litreye kadar olan sınıfta birinci oldu. Bu başlangıcı 1939 ve 1940 olmak üzere iki yıl üst üste Indianapolis 500 ile eden firmanın zaferlerini, 1937, 1938, 1939 ve 1940’ta Targa Florio, dokuz F1 galibiyeti ve Juan Manuel Fangio ile 1957 F1 Dünya Şampiyonluğu takip etti.
Zaman zaman parkurlardan uzak kalsa da, 2005 ile 2010 yılları arasında MC12 ile kazanılan zafer de ses getirdi. Maserati, MC12 ile GT otomobiller için en yüksek yarış kategorisi seviyesi olan FIA GT’de ise altı adet şampiyonluk kazandı.