Şeker üretimi artarken pazarda liderlik el değiştiriyor. Araştırma şirketlerinin tahminlerine göre, dünya şeker üretimi 2019’da 177 milyon ton olacak. Pazarda lider olan Brezilya ise konumunu Hindistan’a kaptırıyor. Hindistan’ın 35,9 milyon ton şeker üretimi ile 15 yıl aradan sonra ilk kez dünyanın en büyük şeker üreticisi konumunda olan Brezilya’nın önüne geçeceği öngörülüyor. Şekerin sağlık üzerine etkileri, sorunlar ve tartışmalar bir yana küresel talep artmaya devam ediyor.
Begüm Nur Alkış
ŞEKER TALEBI VE ÜRETIMI ARTARKEN pazarın oyuncuları arasında liderlik değişiyor. Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı (USDA) 2019 yılı tahminlerine göre, Hindistan’ın 35,9 milyon ton şeker üretimi ile 15 yıl aradan sonra ilk kez dünyanın en büyük şeker üreticisi konumunda olan Brezilya’nın önüne geçeceği öngörülüyor. Brezilya’nın ise 8,3 milyon ton düşüş ile 30,1 milyon ton şeker üretimi gerçekleştirmesi bekleniyor. Bu düşüşte şeker kamışı üretimindeki verimliliğin azalması ve etanol üretimine yönelimin etkili olacağı belirtiliyor. Statista verilerine göre, 2018 yılında dünyadaki toplam şeker üretimi 174 milyon ton olarak gerçekleşti. 2019 yılında ise şeker üretimin 177 milyon ton olması bekleniyor.
Küresel ekonomideki öneminden sağlığa olan etkilerine kadar şekerle ilgili bilinmesi gerekenleri dinlemek ve geleceğini tartışmak için Londra’da bir araya geldiğimiz LMC International Genel Müdürü Martin Todd, şeker üretiminde küresel talebin artmaya devam ettiğini belirterek, bu talebin artış hızının gelişmiş ülkelerde hız kestiğini vurguluyor. Küresel tatlandırıcı ihtiyacının büyük bölümünün sakaroz, nişasta bazlı tatlandırıcılar ve yüksek yoğunluklu tatlandırıcılar tarafından karşılandığını belirten Todd, küresel tatlandırıcı talebinin Asya ve Afrika olmak üzere yılda yüzde 1,5 seviyesinde bir büyüme kaydettiğine değiniyor.
2018 yılında Türkiye’nin toplam şeker tüketimi 2,5 milyon ton olarak gerçekleşti. Türkiye, dünyanın en büyük sakaroz üreticisi konumunda olan Hindistan ve Brezilya’ya kıyasla daha küçük ölçekli bir sakaroz üreticisi konumunda. Türkiye’nin küresel sakaroz üretimindeki payının yaklaşık yüzde 1 seviyesinde olduğunu belirten Todd, öte yandan Türkiye’nin şeker pancarından sakaroz üretimindeki küresel payının ise yüzde 7 seviyesinde olduğunu söylüyor. Türkiye’nin şeker üretim politikasının ağırlıklı olarak yerel üreticiyi desteklemeyi amaçladığının ve kota sisteminin yıllardır süregelen bir sosyal politika olduğunun altını çizen Todd, Türkiye’nin kota politikasını değiştirmesi halinde üretim kompozisyonun da değişmesini beklendiğinin altını çiziyor.
Şekerin sağlık üzerindeki etkilerine yönelik bilgi aldığımız Dünya Şeker Araştırma Örgütü (WSRO) Genel Direktörü Roberta Re ise şekerin, kişinin aldığı enerji, metabolizması, yiyecek ve içeceklerdeki miktarı olmak üzere üç ana temelde incelenmesi gerektiğini belirtiyor. Önemli olanın şekerin tüketilme miktarı olduğunu söyleyen Re, “Suyu bile çok fazla tüketirseniz sorunla karşılaşırsınız” diyor ve ekliyor “Son yıllarda şeker obezitenin doğrudan sorumlusu olarak gösteriliyor, ancak bunun bilimsel bir kanıtı henüz yok. Obezite gözüktüğünden çok daha komplike bir problem ve bir gıda bileşeninin kontrolü ile kolayca çözülebilseydi şu anda dünyada bu sorun kalmazdı” diyor. Şeker tüketiminde önemli olan asıl nokta kalorilerin kontrol edilmesi, dengeli beslenme ve aktif bir yaşam sürülmesi.