Türkiye’nin bu haftasonu seçimlere hazırlanması ile birlikte, bazı analistler, piyasaları olumsuz etkileyen beş aylık siyasi kilitlenmenin sonlanmaya yaklaşma ihtimalini yüksek görüyorlar.
Türk varlıkları, AK Parti’nin Haziran ayındaki seçimlerde, 2002’de iktidara gelmesinden bu yana ilk kez parlamentoda çoğunluğu sağlayamaması ve iyasi partilerin bir koalisyon hükümeti kuramamasının ardından Anayasa gereği yeniden seçimlere gidilme kararının alınması ile birlikte satışlarla karşılaştı. 1 Kasım’daki seçimlerde de tek parti iktidarı çıkmazsa, politikacıların bu kez koalisyon kurma konusunda daha istekli olduğuna ilişkin işaretler var.
AKP-CHP KOALİSYONU PİYASALAR AÇISINDAN POZİTİF
Parti liderlerinin seçimlerin ardından birlikte çalışma konusunda anlaşmaya varamamaları, terör olaylarının arttığı ve ABD’de faiz artırımı beklentilerinin güçlenmesinn piyasaları etkilediği bir ortamda daha derin bir siyasi krizine neden olabilir.
Bloomberg News, seçimler sonrası olası sonuçları ve bunların 800 milyar dolar büyüklüğündeki Türkiye ekonomisi üzerindeki etkilerini değerlendirdi:
SENARYO Bir: AK Parti çoğunluğu
AK Parti parlamentoda en az 276 sandalye kazanarak, diğer bir seçim riskini ortadan kaldırır ve koalisyon görüşmeleri söz konusu olmaz.
İstanbul’da Finansbank’in baş ekonomisti İnan Demir, Bloomberg News’a yaptığı değerlendirmede, bunun yatırımcılar için kısa vadede en iyi sonuç olduğunu, zira piyasaların acil bir şekilde kaçınmak istedikleri soru işaretlerinin bazılarını hemen ortadan kaldıracağını söyledi.
Ancak Demir, “Bu pozitif reaksiyon kısa sürebilir. Çünkü AK Parti’nin seçim zaferi, kontrol ve dengeler, fiili başkanlık sistemi ve temkinli ekonomi politikaları konusunda soruların ortaya çıkmasına neden olacak” dedi.
Tek parti zaferi, hükümetin cumhurbaşkanı tarafından yönetilmesine yol açacak, AK Parti’nin istediği anayasal değişikliklere ilişkin tartışmaları güçlendirebilir. Eğer AK Parti en az 330 sandalye kazanırsa, konu hakkında referanduma gidebilir.
SENARYO İKİ: Çoğunluğun olmadığı parlamento ve koalisyon
Eğer hiçbir parti çoğunluğu sağlayamazsa, yeni parlamento beş gün içinde toplanacak ve Meclis Başkanı’nı seçecek. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ardından parlamentodan bir vekili koalisyon hükümeti kurması için görevlendirecek ve bu süreç en fazla 45 gün sürebilir.
Siyasi partilerden gelen işaretler, çoğunluğun çıkmaması durumunda, bu kez koalisyon kurulması konusunda daha istekli olunduğunu işaret ediyor ve bu durum yatırımcıların güvenini artırdı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu Salı günü yaptığı açıklamada, partisinin beklediği çoğunluğu kazanamaması durumunda, AK Parti’nin koalisyona açık olduğunu söyledi. Aynı gün,
Londra’da Nomura International Plc. kredi stratejisti Timothy Ash, piyasanın bu sonuç çıkması durumunda, “güçlü bir ralli” yapabileceğini, zira piyasa için “en iyi durum senaryosu” olan CHP ile bir koalisyonun güçlü bir ekonomi ekibi beklentisi getireceğini söyledi.
Londra’da Commerzbank AG gelişen piyasa ekonomisti Tatha Ghose, koalisyon hükümeti tarafından ortaya çıkacak kontrol ve dengelerin, yatırımcıların “bir hükümet kurulacak, ancak bu radikal politika değişiklikleri yapacak kadar güçlü olmayacak” şeklindeki düşüncesini güçlendireceğini söyledi.
SENARYO ÜÇ: Çoğunluğun olmadığı parlamento ve diğer bir seçim
İstanbul’da BGC Partners baş ekonomisti Özgür Altuğ, Bloomberg News’a yaptığı değerlendirmede, AK Parti oyların çoğunluğunu alır, ancak dar bir marj ile hükümeti kuramazsa, yeniden seçimlere gitmeyi isteyebileceğini ya da azınlık hükümeti arayabileceğini kaydetti.
Altuğ, “Çoğunluk hükümetinin ya da koalisyonun olmadığı bir durumda, tüketici gübveninden daha da bozulma ya da yatırım kararlarının ertelenmesi ve bunun sonucu nihayetinde resesyona girilmesi ihtimali olabilir,” dedi ve “Bu senaryoda altında,volatilite muhtemelen yüksek kalacaktır ve bu durum Türk Lirası’nda sert bir düşüşe ve yüksek faizlere yol açabilir” şeklinde konuştu.
Ghoose, öte yandan, koalisyon görüşmelerinin çökmesinin bir felaket olabileceğini, çünkü partilerin seçmenlerden işbirliği yapma görevi aldıklarını kaydetti ve “Hala işbirliği yapamazlarsa ve yeniden seçime giderek daha fazla zaman ve kaynak harcarlarsa, bu kez sistem çökmüş olarak algılanacak” yorumunda bulundu.
SENARYO DÖRT: HDP seçim barajının altında kalır
Yatırımcılar, Güneydoğu bölgesinde güçlü desteğe sahip HDP’nin yüzde 10 olan seçim barajının altında kalması ve parlamentoda temsil edilememesi durumunda, şiddet olaylarının artmasından endişe duyuyor.
Hükümet ile PKK arasında yürütülen barış süreci, HDP’ye ilk kez parlamentoda temsil edilme olanağı sağlayan Haziran seçimlerinin ardından sona erdi. Bunun ardından, özellikle Güneydoğu bölgesinde şiddet olayları arttı.
Londra’da Brown Brothers Harriman gelişen piyasa para birimleri stratejisti Ilan Solot, “İhtimal düşük, ancak bu ‘en kötü senaryo’,” dedi ve “Şiddet olarlarının artacağı beklentilerinden dolayı bu senaryonun Türk piyasalrı üzerindeki etkisi büyük olacak” şeklinde konuştu.