Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, muhalefetin ekonomi vaatlerini eleştirerek, “Bekara karı boşamak kolay, onların bir iktidar ümidi yok. Onlar şu anda muhalefette bol keseden atarlar. Bunlar 90’lı yılların siyasetçileri, yani eski Türkiye” dedi.
Şimşek, katıldığı TV programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Şimşek, milletvekili adayı olduğu Gaziantep’in, sanayi, ticaret ve hatta turizm açısından Ortadoğu’nun en büyük üssü haline geldiğini söyledi. Şimşek, Gaziantep’i Türkiye’nin ilk 3 sanayi üssünden biri yapmayı hedeflediklerini kaydetti.
Bakan Şimşek, makam araçlarının maliyetine yönelik “çerez” ifadesi üzerinden başlatılan tartışmaların sorulması üzerine, Türkiye’de 19 milyon taşıt bulunduğunu, bunun 115 bininin devlete ait olduğunu belirterek, “Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Başbakanlık, Bakanlar Kurulu, Genelkurmay Başkanlığı, Anayasa Mahkemesi gibi 1 Nolu liste var. Bu listede şu anda kiralık 99 araç var ama toplamı 471. Bütün kamu taşıtlarının bütçe içindeki payı binde 7 yani 3,3 milyar lira ama makam araçlarının toplam araçlar içindeki payı en fazla yüzbinde 5’tir” diye konuştu.
Şimşek, 2 yıl önce taşıtlarda israfı minimize edecek bir tasarı hazırladıklarını, Bakanlar Kurulu kararıyla kiralamadaki bedeli, aracın bedelinin yüzde 2’si ile sınırladıklarını kaydetti.
“KİRALANAN BİNALARIN BEDELİ BÜTÇENİN BİNDE 1’İ DEĞİL”
Şimşek, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu’nun kamudaki israfa ilişkin eleştirilerinin hatırlatılması üzerine, “Bülent Arınç ve Burhan Kuzu’ya saygı ve sevgim büyük, severim kendilerini ama bunlar çok abartılı söylemler” dedi.
İsraf konusunda akla ilk olarak kamu taşıtları ve kiralık binaların geldiğini kaydeden Şimşek, “Yeni kurumlar kuruluyor, bu kurumlar ilk başta binalarını kiralıyorlar. Türkiye’nin tamamında kamunun kiraladığı binaların toplam bedeli 453 milyon lira, bütçenin binde 1’i bile değil. Bunun 100 milyon liradan fazlası öğrenci yurtlarıdır. Paralel Yapı ile başlatılan bir mücadele var. Öğrenciler artık onların yurtlarında kalmıyor, yeni yurtlar kiralamıştık” ifadelerini kullandı.
Şimşek, Abdullah Gül’ün kardeşinin şirketlerine yönelik vergi incelemesi başlatıldığı yönündeki gazete haberinin hatırlatılması üzerine, bunun siyasi duruşla ilişkilendirilmesinin son derece yanlış olduğunu vurguladı.
Abdullah Gül’ü çok sevip, saydığını, kendisi ile diyaloğunun çok güçlü olduğunu anlatan Şimşek, “Yapılan çok çirkin bir yakıştırma” ifadesini kullandı. Şimşek, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu konuda bilgi sahibi değilim. Vergi incelemeleri böyle 1-2 günde başlayıp da yansımaz. Gezi olaylarında çok ünlü sanatçılar çıktı, ‘Maliye bizi denetledi’ dediler, bir baktık ki denetim 2012’de başlamış, olaylar 2013’ün ortasında. Bu konuda herhangi bir bilgim yok, olsaydı da vergi mahremiyeti nedeniyle yorum yapamazdım. Bunun siyasi duruşla ilişkilendirilmesi, seçim öncesi fitne operasyonu dışında bir şey değil.”
Sadece 2013’te 98 bin vergi incelemesi raporu yazıldığını hatırlatan Şimşek, “Hiçbir vergi incelemesinin onayı bana gelmez, hiçbir şekilde bana bilgi vermezler. Vergi denetiminin büyük bir kısmı risk analizine göre yapılır, zaman zaman sektörel incelemeler de yapılır. Bunların hiçbiri bana gelmez” değerlendirmesinde bulundu.
Şimşek, zaman zaman bazı kişilerin vergi borcunun silindiğine ilişkin haberler yapıldığını anımsatarak, “Türkiye’de rutin olarak imkanlarımız olsa bütün mükellefleri incelemek isteriz, o nedenle müfettiş sayısını 2,5 kat artırdık” dedi.
“BEKARA KARI BOŞAMAK KOLAY”
Bakan Şimşek, muhalefet partilerinin ekonomi vaatlerinin hatırlatılması üzerine, “Bekara karı boşamak kolay, onların bir iktidar ümidi yok. Onlar şu anda muhalefette bol keseden atarlar. Bunlar 90’lı yılların siyasetçileri yani eski Türkiye” diye konuştu.
Bu sene bütçeden emekliye 159 milyar lira ödeme yapılacağını anlatan Şimşek, ülkede yapılan bütün yatırımların tutarının ise 50 milyar lira olduğunu söyledi.
Şimşek, sosyal güvenlik sisteminin kötü yönetilmesinden ötürü, bütçeden 80 milyar lirayı Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) aktaracaklarını dile getirdi.
Emeklinin geçim sıkıntısı çektiğini bildiğini vurgulayan Şimşek, “Benim 4 ağabeyim, 4 ablam var. Ablalarım okuyamadı, ev hanımı. Ağabeylerimin 4’ü de emekli. Ben emeklilerin sıkıntılarını bilen bir insanım” dedi.
Şimşek, kendi dönemlerinde emeklilerin ücretlerini iyileştirdiklerini kaydederek, Bağ-Kur Tarım emeklilerinin maaşlarının temmuz ayında en az 100 lira artacağını, bunun en az 1,5 maaş ikramiyeye karşılık geldiğini söyledi.
Söz konusu artışları yüksek maaş alanlara yapmadıklarına dikkati çeken Şimşek, gelir adaletini sağlama noktasında çalıştıklarını, muhalefetin vaatlerinin bir kısmının kendilerinin verdiklerini anlattı.
Şimşek, AK Parti hükümetleri döneminde 475 bin öğretmen istihdam edildiğini, Ağustos’ta yapılacak alımla birlikte bu sayının yarım milyonu aşacağını bildirdi.
“Başbakan Ahmet Davutoğlu size, ‘Mehmet, ben emekliye 2 maaş ikramiye vermek istiyorum, bana bir formül bul’ dese, bulamaz mısınız?” sorusu üzerine Şimşek, bunun üç türlü formülü olduğunu söyledi.
İlkinin, Merkez Bankası Kanunu’nu değiştirip, bara basmak olduğunu belirten Şimşek, bunun da enflasyona, liranın değer kaybetmesine ve sonuçta kaşıkla verilenin kepçeyle geri alınması anlamına geleceğini ifade etti. İkinci formülün de bütçe açığını patlatmak olduğunu anlatan Şimşek, “O zaman da Türkiye’nin borcu artar, vergi gelirleri faize gider. Üçüncü seçenek ise evet, verirsiniz ama 70 milyar liralık yeni vergi artışına gidersiniz, faturayı tüm millete çıkarırsınız. Bunun dışında yoktan var etmek sadece yüce Allah’a aittir” diye konuştu.
Araç saltanatı iddialarına ilişkin de Şimşek, kızının hasta olması nedeniyle sürekli Ankara-Gaziantep arası seyehat ettiğini, bu seyahatlerinde her zaman Anadolu Jet’in tarifeli uçağını kullandığını kaydetti. Şimşek, “Bu bir… İkincisi, CHP araç saltanatı edebiyatı yapıyor ama işçinin promosyon parasıyla Muğla Belediye Başkanı gitti, 330 bin avroya araba aldı” dedi.
“GELİR ADALETSİZLİĞİ TÜM DÜNYANIN DA TÜRKİYE’NİN DE PROBLEMİ”
Türkiye’de gelir adaletsizliği olup olmadığına yönelik soruyu yanıtlarken Şimşek, şöyle konuştu:
“Bu tüm dünyanın da Türkiye’nin de problemi. Bu doğru bak, Türkiye’de de tüm dünyada da son yıllarda gelirde adaletsizliğin olduğu bir gerçek. Türkiye’de gelir adaletsizliği var ama bozulmadı daha da AK Parti döneminde. OECD raporuna baksınlar. OECD diyor ki ’34 ülkenin sadece ikisinde gelir dağılımında iyileşme yaşanmıştır. Bunlardan biri Türkiye’dir, niye? Biz emekliye maaş artışı verdik değil mi? Üst düzey bürokrata vermedik. Kime verdik? En düşük maaşa 100 lira artış verdik. Bu nedir? Gelir dağılımında adaleti düzeltiyor. Geçen yıl memura sabit maaş artışı yaptık. Sabit artış şu demek; en düşük memura yüzde 20 olarak ama diyelim ki bir müsteşara yüzde 1,5 olarak yansıyor.”
“DEVLETİN ASLİ GÖREVİNİ YAPANLAR TAŞERON OLARAK ÇALIŞTIRILAMAYACAK”
Taşeron işçilerin durumuna ilişkin de açıklamalarda bulunan Şimşek, geçen yıl temmuz ayında buna ilişkin bir kanun çıkardıklarını bildirdi. Şimşek, bu kanuna göre taşeron işçilerin sözleşmelerinin bir yıldan üç yıla çıkarıldığını, devletin şirkete ödeme yapmadan önce maaşların verilip verilmediğinin kontrol edileceğini ve tüm taşeron işçilere yıllık bir maaş kıdem tazminatı ile yıllık izin getirildiğini bildirdi.
Öte yandan, devletin asli görevini yapanların taşeron olarak çalıştırılamayacağını da belirten Şimşek, buna karşın yemek gibi asli olmayan işlerde ise dışarıdan hizmet alımının devam edeceğini kaydetti.
ATANAMAYAN ÖĞRETMENLER
“Atanamayan öğretmenlerin sorunu nasıl çözülecek?” sorusu üzerine de Şimşek, AK Parti hükümetleri döneminde 475 bin öğretmen istihdam edildiğini söyledi. Bakan Şimşek, Ağustos’ta yapılacak alımla birlikte bu sayının yarım milyonu aşacağını bildirdi. Şimşek, önümüzdeki iki yıl içinde öğretmen açığının tamamını kapatacaklarını söyledi. Alımın neden bir anda değil de peyderpey yapıldığını da açıklayan Şimşek, “Siz bugün bir çırpıda açığı kapatayım derseniz, KPSS’den belki 20 almış, 30 almış insanları işe almak zorunda kalırsınız ama çocuklarımızın iyi eğitime ihtiyacı var” diye konuştu.
“ÇÖZÜM SÜRECİ’NİN DEVAM ETMESİ LAZIM”
Seçimlere ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Şimşek, Türkiye’nin tarihine bakıldığında, güçlü ve tek parti iktidarları döneminde ülkenin önemli çıkışlar yaşadığını hatırlattı. Bu dönemlerde önemli reformlar yapıldığını anımsatan Şimşek, sözlerini şöyle tamamladı:
“İkincisi, Türkiye’nin çok temel sorunlarının bir kısmı duruyor. Mesela Kürt meselesi gibi… Çözüm Süreci’nin devam etmesi lazım. Ben MHP ile HDP’nin AK Parti karşıtlığında birleşmesini normal görüyorum, bir seçim arefesinde. Yani Kandil ile MHP’nin ortak bir söyleme sahip olması şu anda normal. AK Parti karşıtlığında birleşmek kolay ama Çözüm Süreci’ni MHP ile HDP nasıl birlikte devam ettirecek, ikisi de bu sorundan nemalanırken. Bir şeye karşı çıkmak kolay, çözüm üretmek zordur. Son olarak, şu anda Ortadoğu’da bir kaos var, küresel bir kriz yaşandı, Avrupa’da, Rusya’da bir kriz var. Böyle bir dönemde ekonomi açısından siyasi istikrar olmazsa, milletimiz bu günleri mumla arayacaktır.”
Şimşek: Muhalefetin iktidar ümidi yok
By Fortune Türkiye