Dünya ekonomisine önümüzdeki beş yılda katılacak 1 milyar girişimciyi düşünürsek, iş dünyası önemli bir değişime hazırlanıyor. Yenilikçilik ve girişimcilik patlaması çoktan yaşanmaya başladı. Y kuşağı şirketler bu değişimin önemli oyuncuları. En belirgin özellikleri, iddialı şirket misyonları. Dünya onların oyun alanı. Teknolojinin dönüştürücü gücünü iyi kullanıyorlar.
Peki, Y kuşağı şirketlerin iş dünyasında yükselme stratejileri neler olmalı? 2005-2010 tarihleri arasında Kordsa Global CEO’su olarak görev yaparken şirketin yeniden yapılandırılması ve değişim modelleri konusunda çalışan ve 2011-2016 yılları arasında Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı olan Mehmet N. Pekarun, Y kuşağı çalışanlarla ilgili önemli projeleri hayata geçiren profesyonel yöneticilerden biri. Pekarun’un, Ar-Ge ve inovasyon ile yeni iş alanlarında büyüme, Y kuşağına yönelik iş geliştirme yaklaşımları ve yeni iş modelleri konularında da uzmanlığı bulunuyor. TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Pekarun, çalışma hayatı ve global iş dünyasındaki deneyimlerinden yola çıkarak Y kuşağı şirketlere önemli tavsiyelerde bulunuyor.
Y kuşağı şirketler iş dünyasında başarılı olmak için neler yapmalı?
Y kuşağı şirketler için başarının ön şartı iki temel noktaya dayanıyor. İlki dış pazara yani global arenaya göre kendilerini ayarlamak zorundalar. Diğeri şirket içi iletişim. İlkini birkaç başlık altında sıralamak gerekirse, şöyle söyleyebilirim. Şirketlerin ihtiyaca göre değişen personel yapıları göz önünde bulundurulmalı. Yetkinliklerin hızla kullanım tarihini kaybettiği dünyada, çekirdek ekip dışında personelin esnek olması, adaptasyonu artırıyor. Özellikle şirket dışındaki bireylerle iş yapma, iş takip etme kolaylaştıkça, bu yapıyı sahiplenmek çok daha kolay oluyor. Ardından kitle ve topluluktan faydalanmaları şart. Günümüzde birçok şirket, yaratıcı fikirleri bulmak, bunları test etmek ve fonlamak için ihtiyaçlarını geniş kitlelere açıyor. Kitleleri angaje etmek ve bunu sürekli kılmak için farklı ve sürekli teşvikler kullanıyorlar. Buradan çok daha hızlı, farklı ve ekonomik geri dönüş alıyorlar. Örneğin, Ideascape, Kickstarter. Türkiye’den Fonlabeni.
Bir diğer alt başlık ise algoritmalarla veriyi bilgi haline getirmek. Y kuşağı şirketler, görülmemiş miktarda veriyi toplayabiliyor, yeni veri analizi metotlarıyla bunu anlamlandırıp kullanılabilir hale getiriyor. Daha sonra bu verileri kitlelere açıp, onların yorumlarıyla değerlendiriyorlar. İnternet algoritma kralı Google, IBM, Facebook, ve Ford’un girişimleri iyi birer örnek. Son olarak da aktiflerinin sahibi değil, kiracısı olmayı bilmeliler. Yani, dijitalleşen ve emtialaşan aktifleri satın almak yerine kiralayarak, esas yatırımlarını farklılaşabilecekleri alanlara yaparlarsa başarı beraberinde gelir.
Gen Y şirketler için sizce rekabetin yeni kuralı ne olacak?
Girişimciliğin yeni lisanı artık “yalın girişim”. Sık deneylemek ve bol fikir test ederek öğrenmek, rekabetin yeni kuralı. Hatta, iyi filtrelenmiş ve sık fikir deneyleme, tepeden aşağıya uygulanan stratejilere göre daha iyi sonuç veriyor. Mesela, Toyota’nın meşhur “yalın” metodolojisi, dijital dünyada “yalın girişim” olarak uygulanıyor. Ayrıca otonom ve geniş yetkinlik barındıran ekiplerle hızlı değişim gösteren sektörlerin adaptasyon hızını ve başarısını, sosyal teknolojilerle donatılmış esnek ve yetkili ekiplerle sağlamak gerek. Gen Y şirketlerin kurum kültürünün geçer akçesi ileride sadece saydamlık olacak.