Türkiye’de ‘BlaBlaCar’ ile yolculuk başladı

0
488

Yolculuk paylaşım ağı şirketi Fransız BlaBlaCar, Türkiye’ye geliyor. 2006 yılında Fransa’da kurulan ve 13 ülkede toplam 10 milyon üyesiyle dünyanın en büyük şehirlerarası yolculuk paylaşım sosyal ağı olan BlaBlaCar, geçtiğimiz temmuz ayında Index Ventures’tan 100 milyon dolarlık yatırım aldı. Bu yatırımdan sonra, büyüme stratejisi kapsamında ilk yatırımını Türkiye’ye yapan BlaBlaCar, 25 Eylül itibariyle Türk kullanıcılarıyla buluştu.
 
BlaBlaCar fikri bir tatil zamanı, o zamanlar Stanford’da öğrenci olan kurucu ortak Frédéric Mazzella’nın ailesinin yanına gitmek istemesiyle ortaya çıkıyor. Mazzella’nın arabası yok ve trenler ve yollar da evlerine gitmek isteyenlerle tamamen dolu. Bunun üzerine kendisiyle aynı yöne giden bir başka arabanın benzinine ortak olarak seyahat etmeyi düşünüyor. Bunun online bir şekilde işlemesinin mantıklı olacağına karar vererek kendisi bir internet platform oluşturuyor.
 
BlaBlaCar kurucu ortağı ve COO’su Nicolas Brusson ile Mazzella’nın yolları MBA yaparken kesişiyor. Bu fikri düşündüklerinde oldukça heyecanlanıyorlar. Üçüncü kurucu ortak Francis Nappez ile birkaç yıl boyunca uzun mesafe araç paylaşımının Fransa, İspanya ve İngiltere’de kullanılıp kullanılmayacağı üzerine çalışıyorlar. Ardından Accel Partners’tan sağladıkları 10 milyon dolarla İtalya, Polonya ve Almanya’da büyümeye başlıyorlar.
 
Index Ventures daha sonra firmaya 100 milyon dolarla ortak oluyor. BlaBlaCar’da 2 milyondan fazla üye her ay 340 km.’lik yolu araç paylaşarak aşıyorlar. İstanbul, BlaBlaCar’ın sekizinci global ofisinin bulunduğu nokta. Bir noktadan başka bir noktaya ulaşımı kolaylaştıran uygulamalar bu aralar oldukça moda. Pek çok insan bunun için sayısız uygulama kullanıyor fakat BlaBlaCar bunlardan ayrılıyor. Çünkü uzun yolda araç paylaşımı açısından oldukça farklı bir sisteme sahip. Seyahate çıkan yolcuların arabalarında boş koltukları varsa bunu aynı yöne gidecek başka bir yolcu ile paylaşıyorlar. Bu sayede daha keyifli bir yolculuk yapabiliyorlar. Yolculuktaki tüm giderler paylaşılıyor.
 
Brusson, global, güvenilir, insan gücüyle işleyen bir ulaşım ağı oluşturduklarını ve bu platformdaki insanların kiminle seyahat edebileceklerini kendilerinin seçtiğini söylüyor. BlaBlaCar üyeleri sisteme Facebook hesaplarıyla üye oluyorlar. Seyahat ettikten sonra üyeler birbirleri için puanlama yapıyor ve güvenilir bir ortam oluşmasını sağlıyorlar. BlaBlaCar’ın bir diğer özelliği de seyahat esnasında ne kadar konuşup konuşmadıklarının belirlenmesi. “Bla”, seyahat esnasında sessiz olanlar için kullanılıyor. “BlaBla” da sürekli konuşanlar için kullanılan bir kelime. Markanın ismi de buradan geliyor.
 
Üye olmak da oldukça basit; sadece birkaç saniyenizi alıyor. BlaBlaCar uygulamasını indiriyorsunuz ve Facebook profilinizden üye oluyorsunuz. Sürücüyseniz bunu üye olurken belirtiyorsunuz ve boş koltuklarınızı da söylüyorsunuz. Uygulama otomatik olarak mesafelerin ne kadara mal olacağını size hesaplıyor. Aynı yöne giden diğer tüm kullanıcıları görerek aralarından seçim yapabiliyorsunuz.
 
BlaBlaCar 13 ülkede aktif bir şekilde kullanılıyor. Brusson, yakın bir zamanda Hindistan’da aktif olma planları olduğunu söylüyor fakat şu an en büyük odakları Türkiye. “Türkiye’nin yüksek bir ulaşım ağı var ve genç bir nüfusa sahip. Aynı zamanda yüksek benzin fiyatları da cabası. Bu yüzden de başarılı olacağımıza inanıyoruz” diyor Brusson.
 
BlaBlaCar her yaştan herkese hitap ediyor; 18’den 75 yaşına kadar geniş bir kullanıcı yelpazesine sahipler. Bu oranın yüzde 46’sını da kadınlar oluşturuyor. İstanbul’dan Eskişehir’e seyahat eden öğrencilerden tutun da, Alaçatı’ya gitmek isteyen sörfçülere, büyük futbol takımlarının maçları için bir şehirden başka bir şehre giden fanatiklerden sadece tatil amaçlı seyahat edenlere kadar geniş bir kullanıcı profili bulunuyor.