Token Dünyası’na devam: Diğer KriptoParalar

0
47

Bir önceki yazımızda Blockchain bazlı Şifreli Harikalar Dünyası (CrytoNetwork’ler) içinde en büyük yer tutan KriptoPara kısmına bakmış ve bu alanın en büyüğü olan Bitcoin üzerinden geçmiştik.

Şimdi de Bitcoin’in eksik kaldığı düşünülen alanlarda bu eksikleri kapatmak için kurulmuş olan alternatif paralara kısaca Altcoin‘lere bakalım. Bitcoin temel olarak değer saklama işlevi görmeyi amaçladığı için onu geliştiren yazılımcılar yeniklikten ziyade güvenirliğe önem veriyorlar ve bu nedenle Bitcoin’in yeterince pratik olmadığı ve bu yönde çalışmalarda ağır kaldığı yönünde eleştiriler var. Bir de Bitcoin size tam olarak gizlilik sağlamıyor, bu yönünü eksik bulanlar da bir hayli fazla. İşte Altcoin’ler temel olarak bu eksiklikleri gidermek amacıyla ortaya çıkmış KriptoParalar. Genel olarak Blockhain bazlı sistemi kullanıyorlar, ancak detaylarda Bitcoin’den ayrılıyorlar.
 
Litecoin

Litecoin, Bitcoin benzeri paralar içinde Bitcoin’e en benzeyeni. Kurucusu, Charlie Lee adında MIT mezunu bir genç. Hatırlarsanız, Bitcoin benzeri sistemler için Açık Kaynak metodunu benimsemişler demiştik. Bu şu demek: İsteyen herhangi biri mevcut sistemi yürüten yazılımı alıp aynısını kurabilir ve çalıştırabilir. İşte Charlie’nin yaptığı da aynen bu.
Litecoin, iki konuda Bitcoin’den ayrışıyor. Birincisi, hani hep diyoruz Bitcoin on dakikada bir bir ödül veriyor. Bu ödül aslında o on dakika içinde yapılmış işlemlerin teyidi anlamına geliyor. Yani Bitcoin ile bir işlem yaptığınızda örneğin mal satıp Bitcoin aldığınızda, işlemin gerçekten doğrulandığını görmek için on dakika beklemeniz gerekiyor (genelde bu süre ama kimileri daha sağlam olsun diye bu sürenin birkaç katını bekliyorlar). Litecoin ise bu on dakikalık onay süresini 2,5 dakikaya indiriyor. Böylece satıcı olarak aldığınız paranın hakikaten size ait olduğunu yaklaşık 1/4 sürede kesinleştiriyorsunuz.
Litecoin’in ikinci farklılığı ise madenciler alanında. Hani şu işlemleri on dakikada bir teyit eden makineler. Burada bir önceki yazımızda bahsettiğimiz gibi makineler bir bulmaca çözmeye çalışıyorlar. Başlangıçta, evinizdeki laptop aracılığıyla bu bulmacayı çözme ihtimaliniz vardı. Ancak sisteme çok kuvvetli makineler girmeye başladığından beri evde bu işi yapıp bulmacayı çözme ve para kazanma ihtimaliniz çok azaldı. İşte Litecoin, bulmacanın yapısını bu tip büyük makinelerin avantajını azaltarak evde işi yapan küçük oyuncuların avantajına olacak bir hale getirdi. Bu bir nevi, çok kuvvetli makinelerin sistemi tekelleştirmesinin önüne geçmeyi amaçlayan bir yöntem.
İşte bu kadar. Bu iki özellik dışında Litecoin, Bitcoin’in aynısı. Litecoin, Bitcoin ile oldukça yakından çalışıyor, rakipten ziyade küçük kardeş gibi. Litecoin, teknolojik olarak yapılan değişikliklerin laboratuvarı gibi kullanılıyor, bir nevi yeni deneyler burada yapılıyor.
Kısacası, Litecoin yukarıda bahsettiğimiz iki yenilik ile daha pratik olmaya çalışarak paranın iki özelliğinden (değer depolama ve alışveriş aracı olma) yola çıkarak alışveriş için daha pratik ve uygun bir çözüm olmaya çalışıyor.
 
Monero

Monero’nun Bitcoin’den farkı gizlilik konusuna verdiği önem.
Konu şu: Normalde Bitcoin ile bir işlem yaptığınızda, satıcı olarak siz Bitcoin’i diğer tarafa gönderiyorsunuz ve kendi Özel Anahtarınız ile bu işlemi onaylıyorsunuz. Dolayısıyla, paranın geldiği adres belli ve açık. Sizin kim olduğunuz bilinmiyor ama size gelen paralar ve sizden giden paralar görülebiliyor.
Pratikte bunun ne önemi var derseniz, kimi durumlarda özellikle kanun dışı aktiviteler içine girmiş kimi hesaplar, eğer kimi borsalar tarafından fark edilirse bloke edilebiliyorlar. Parayı para yapan özelliklerden bahsettiğimiz yazımızda bahsettiğimiz özelliklerden biri paranın her bir parçasının birbirine eşit olması idi ve orada Bitcoin’in örneğin Altın’a göre dezavantajlı olduğundan bahsetmiştik. İşte ana nedeni bu: Normalde her Bitcoin’in eşit değere sahip olması gerekirken, burada bazı hesaplarda bulunan Bitcoin diğerleri ile aynı değere sahip değil.
Monero ise buna şöyle bir önlem bulmuş. Bir hesaptan diğer hesaba para gönderildiğinde, gönderilen parayı sadece gönderen parti değil onunla birlikte on farklı (rastgele) taraf da imzalıyor. Gerçekten paranın sahibi imzaladığı için işlem gerçekleşiyor ama on kişiden hangisi olduğu bilinmediği için paranın gerçek sahibinin adresini anlamak mümkün değil!
Bunun dışında Monero, Litecoin’e benzer şekilde pratiklik olarak her on dakika yerine iki dakikada bir teyit işlemi yapıyor ve madencilik işinin birkaç büyük aktör elinde toplanmasını önlemek için de Litecoin benzeri bir ödül sistemi kullanıyor.
Kısacası Monero, hem Litecoin gibi pratik, hem de ondan daha da gizli bir para sunuyor.
 
Dash

Dash de aynı Monero gibi, hem gönderici/alıcı adreslerini gizliyor, hem de hızlı işlem yapabilmek için teyit sürelerini indirmiş durumda.
Monero’ya göre iki yıl sonra 2014 yılında başlatılan Dash, Evan Duffield adında birinin ürünü. Oldukça iyi bir pazarlama ekibi var, ve bu nedenle son yıllarda paranın değerinde ciddi bir artış yakaladılar. Ancak gizlilik anlamındaki şöhretleri iyi mi kötü mü tartışılır. Örneğin, Doğu Avrupalı yasadışı iş yapan yapıların, son zamanlarda Dash kullanmaya başladıkları söyleniyor (bu yapılar Bitcoin’i yeterince gizli olmadığı için çoktan bıraktılar).
Ancak Dash ile ilgili teknik olarak en büyük soru işareti başlangıcı. Konu şu: Bitcoin (Litecoin ve Monero da aynı şekilde), ilk kurulduğunda yapılan ilk işlem ile on dakika sonra Bitcoin dağıtmaya başladı. Sonrasında da eşit aralıklar ile her on dakikada bir Bitcoin dağıtarak sistemi sürdürdü.
Dash ise ilk 3 yılda yarattığı paranın %30’unu bir “hata” sonucu çalışmaya başladıktan sonraki 24 saat içinde yarattı. Normalde, henüz başlangıçta bu tip sorunlar yaşanabildiği için (zira hepsi deneysel bu paraların) geliştirici sistemi restart edip baştan başlayabilir. Ama Dash öyle yapmadı ve çalışmaya devam etti. Dolayısıyla parayı yaratan kişi ve etrafındaki çok ufak bir ekip, tüm paranın %30’unu en baştan ellerine aldılar. Oldukça şüpheli bir durum ve düpedüz haksız rekabet var.
Kısacası, Dash, Monero gibi gizlilik ve pratiklik alanında ön plana çıkıyor ancak kuşkulu geçmişi nedeniyle onun kadar saygın bir KriptoPara değil.
 
Zcash

Zcash, gerek Monero gerekse Dash’den daha sonra, 2016 yılında ortaya çıkan ve büyük bir ilgi gören KriptoPara. Kurulduğu andan itibaren büyük bir ilgi gördü. Bunun iki nedeni var. Birincisi kurucusu Zooko Wilcox’un Dijital Para alanında çok eskiden beri bilinen ve saygın biri olması. İkincisi ise diğer alternatif KriptoParalar ilk çıktıklarında çok ufak bir geliştirici topluluk dışında bilinmez iken, son yıllarda artan ilgi nedeniyle Zcash’in daha aktif hale gelmeden hemen hemen bu alandaki herkes tarafından biliniyor olması.
Zcash gizlilik konusunda Monero’dan da ileri gitmiş durumda. Bitcoin’de parayı gönderenin ve alıcının adresleri açıkken, Monero’da bu adresler gizli kalıyor demiştik. Zcash ise kullandığı sistemle gönderilen miktarı bile gizli tutuyor. Bir nevi açık olan hiçbir nokta yok. Sadece bir taraftan (ki kim olduğu belli değil), diğer tarafa (yine kim olduğu belli değil) bir dijital “şey” (ne olduğu belli değil) gönderiyorsunuz.
Zcash, kurucusu ve etrafındaki ekip nedeniyle bu alanda belli bir saygınlığa sahip. Ancak, henüz Monero gibi büyük ve sağlam bir topluluk oluşturmuş ve altyapılarını tamamlamış değiller. Gelecekte neye dönüşeceklerini hep birlikte göreceğiz.
 
Sonuç
Gördüğünüz gibi KriptoPara dünyası Bitcoin’den ibaret değil ve pekçok Bitcoin benzeri KriptoPara var. Muhtemelen daha da çıkmaya devam edecek. Teknoloji geliştikçe, bilinç arttıkça, yeni ihtiyaçlar doğdukça ya da mevcut KriptoParalar bu ihtiyaçlara cevap vermekte zorlandıkça yenileri çıkabilir. Peki bu alternatif KriptoParalar ya da yeni çıkacaklar Bitcoin’in tahtını sarsabilir mi? Altın gibi kendisine yavaş yavaş saygın bir yer edinen, 2009’dan beri tıkır tıkır çalışan ve basit anlamı ile değer saklama konusunu başarı ile karşılayan Bitcoin’i şu aşamada alt etmeleri zor görünüyor. Ama nasıl dünyada tek bir para birimi yok ise, Kripto Dünyası’nda da sadece Bitcoin olmayacak, bu diğer paralar da pastadan pay almaya devam edecekler.
Bir sonraki yazımızda, Şifreli Harikalar Dünyası’nda para dışında başka alanlarda da ihtiyaç duyulan Token’lara bakacağız, başta Ethereum olmak üzere.
Not: Bu arada “Neden Bitcoin Cash’den bahsetmedin?” diye soracak olursanız, lideri Roger Ver’in karanlık geçmişi nedeniyle yapılmış kişisel bir tercih diyelim..

Geçmişte nelerden bahsettik bakmak isterseniz:

göz atabilirsiniz