Piyasalardaki soğuk hava, kaçınılmaz olarak Türkiye’deki sıcak parayı da etkiliyor. Yabancıların hisse senedi ve devlet iç borçlanma senedi yoluyla Türkiye’ye getirmiş olduğu para güncel gelişmelerin etkisiyle azalıyor. Halihazırda tutar son sekiz yılın en düşük seviyesine geriledi. Aynı süre içerisinde en yüksek seviyesine 113 milyar dolar ile 2014 yılında ulaşan yabancı girişi, sonrasında sürekli geriledi. Trump’ın söylemleri ve ABD’nin ekonomik büyümesindeki artışla birlikte gelişmekte olan ülkelerdeki sermaye çıkışı Türkiye’de de hissediliyor. Geçtiğimiz yıl yabancıların hisse senedi stoku 35,6 milyar dolara inerken devlet iç borçlanma senedi (DİBS) stoku da 26,7 milyar dolara gerilemişti. Sermaye çıkışı son iki yılda ivmesini yükseltmiş görünüyor. ABD Merkez Bankası’nın (FED) parasal sıkılaştırmaya gideceğini açıkladığı 2013 yılından bu yana ilk defa yabancı stoku 62 milyar dolarla geçtiğimiz yıl sonunda en düşük seviyeye inmiş oldu.
Kur yükselirken yabancı çekiliyor
Dolar kurunun 3,94 TL’leri test ettiği 2017’nin ocak ayında da Türkiye’den çıkış sürüyor. Yabancılar ise alternatif piyasalardaki gelişmeleri değerlendiriyor. Kapital FX Araştırma Müdürü Enver Erkan, reel faiz negatifte olduğu sürece TL’nin değer kaybedeceğini ve doların değerlenmeye devam ederek yabancının çıkışını sürdüreceğini söylüyor. Öte yandan yurtdışındaki kurumsal yatırımcılar ile işlem yapan analistler de kurda yaşanan artışın hisse senedi ve tahvil almak isteyen yatırımcının önündeki en büyük engel olduğunu dile getiriyor. Kur değerlendiği sürece borsanın yükselemeyeceğine ya da dolardaki artışın bunu telafi edemeyeceğini dikkat çekiyorlar. Erkan, “Benzer ligde olduğumuz ekonomiler medyan olarak yüzde 2,5 üzerinde reel faiz verirken, Türkiye’nin reel faizi yüzde -0,50 civarında. Türkiye’nin en azından emsal piyasaların ortalamasında reel faiz sunabilmesi için, enflasyonun daha da yukarı gitmesi beklenen bu ekonomik koşullarda 350 – 400 bps gibi bir faiz artırımı yapmasının gerekli olduğunu görüyoruz” diyor.
Azalma 2014’e göre yüzde 45
Yabancıların 2014 yılına göre getirdikleri sermayeyi yüzde 45 azalttıkları bir gerçek. Ancak hâlâ 62 milyar dolarlık menkul kıymet stokları var ki bu da hiç azımsanmayacak bir rakam. Gedik Yatırım Araştırma Uzmanı Erol Gürcan, “Dış dinamiklerdeki belirsizliklere ek olarak Türkiye özelinde de risk fiyatlamasına yol açan gelişmelerin bulunduğunu göz ardı etmemek gerekir” diyor. Gürcan, kredi risk swapı (CDS) tarafındaki son yükseliş hareketinin de bunu teyit etmekte olduğunu söylüyor. CDS oranları 11 Ocak’ta 286 seviyesine kadar yükseldi. Gelişmekte olan ülkeler için zorlu bir dönemeçten geçiyoruz. Kredi kuruluşlarının Türkiye üzerindeki baskıları devam ediyor. Öte yandan terör saldırıları zirvede. Hisse senedi ve DİBS stokunu azaltan etkenlere baktığımızda; menkul kıymet fiyatlarındaki gerileme, menkul kıymet stoku dolar bazında ifade edildiği için dövizdeki değer kazanma ve yabancıların satış yapması olarak öne çıkıyor. Son iki yıldaki veriler izlendiğinde her üçünün de gerçekleştiğini görüyoruz. Tüm bunların yanında yabancı yatırımcıların yeterince çıktığını, bu seviyelerden sonraki satışların dolar bazında ciddi zararlara yol açacağını düşünenler de var. Sonuçta kazanç olasılığının ağırlık bulması halinde çıkan sermayenin dönmesi de mümkün olabilecektir.
Yabancıların Türkiye’deki menkul kıymet stoku (Milyon dolar) | |||
Tarih | Toplam* | Hisse senedi stoku | DIBS stoku (Repo işlemleri dahil) |
30.12.2005 | 53.526 | 33.387 | 20.139 |
29.12.2006 | 60.537 | 33.816 | 26.721 |
28.12.2007 | 95.921 | 63.886 | 32.035 |
26.12.2008 | 43.129 | 22.890 | 20.239 |
25.12.2009 | 66.559 | 45.716 | 20.843 |
31.12.2010 | 94.021 | 61.311 | 32.710 |
30.12.2011 | 76.588 | 39.055 | 37.533 |
28.12.2012 | 132.693 | 70.773 | 61.920 |
27.12.2013 | 101.987 | 49.298 | 52.689 |
26.12.2014 | 113.462 | 61.807 | 51.655 |
25.12.2015 | 72.746 | 41.002 | 31.744 |
30.12.2016 | 62.342 | 35.603 | 26.739 |
*Yurtdışında yerleşik kişilerin portföyündeki hisse senedi, iç borçlanma senetleri (İBS) piyasa değeri |