Maliye Bakanı Naci Ağbal, 2015’te bütçe gelirlerinin bir önceki yıla göre yüzde 13,6 artarak 483 milyar lira olduğunu belirterek, “2015 yılı bütçesinin önemli karakterlerinden biri gelir performansında son derece iyi bir neticenin alınmış olması. Bütçe giderleri de yüzde 12,8 artarak 506 milyar lira olarak gerçekleşti” dedi.
Ağbal, Orta Vadeli Programın (2016-2018) açıklandığı Kalkınma Bakanlığı Konferans Salonu’ndaki toplantıda 2015 yılı bütçe gerçekleşmelerine ilişkin bilgi verdi.
Ağbal, 2014 Ocak-Aralık döneminde 23,4 milyar lira açık veren bütçenin, geçen yılın aynı döneminde 22,6 milyar lira açık verdiğini belirterek, “2014 yılı içerisinde 26,5 milyar lira faiz dışı fazla verilmişken, 2015 yılında 30,4 milyar liraya çıktı. 2015’te bütçe gelirleri bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13,6 artarak 483 milyar lira oldu. 2015 yılı bütçesinin önemli karakterlerinden biri gelir performansında son derece iyi bir neticenin alınmış olması. Bütçe giderleri de yüzde 12,8 artarak 506 milyar lira olarak gerçekleşti. 2015 yılındaki vergi gelirleri bir önceki yıla göre yüzde 15,6 artarak 407,5 milyar lira oldu. Bizim bu yıla ilişkin öngörümüz 389 milyar 501 milyon lira idi. Nominal büyüme oranını da aşan vergi geliri artışı elde etmiş olduk” ifadelerini kullandı.
2015 yılında faiz hariç bütçe giderlerinin yüzde 13,6 artarak 453 milyar lira olarak gerçekleştiğini bildiren Ağbal, bunun bütçe performansının önemli göstergelerinden biri olduğunu söyledi.
Ağbal, 2015 yılının yatırım harcamaları bakımından da başarılı geçtiğini bildirdi. 2015 yılı başlangıç bütçesinde yatırım harcamalarının yaklaşık 48 milyar lira öngörüldüğünü, ancak yılı 67 milyar lirayla bitirdiklerini dile getiren Ağbal, “Yani yaklaşık 20 milyar liralık bir yatırım harcaması artışı sağladık” dedi.
Bütçede bir gelir imkanı olması durumunda mutlaka bunu yatırım harcamaları için kullanacaklarına vurgu yapan Ağbal, “2015, oluşan ilave gelirin yatırım harcamaları için kullanıldığı bir yıl oldu. Bu dönemde özellikle ulaştırma, altyapı, eğitim ve sağlık alanlarındaki yatırım harcamaları bütçede öngörülenden çok daha fazla gerçekleşmiştir” ifadelerini kullandı.
Geçen yıla ilişkin bütçedeki faiz giderleri hakkında da bilgi veren Ağbal, “2015 yılı faiz giderlerine baktığımızda bütçede 54 milyar lira öngördüğümüz faiz harcamaları, yıl sonu itibarıyla 53 milyar lira olarak gerçekleşmiş oldu. 2015 yılının geneli itibarıyla bakıldığında gelir performansında olumlu gelişmelerin olduğu, özellikle sağlıklı ve sürdürülebilir bir gelir yapısı bakımında vergi gelirlerinin önemli ölçüde artırıldığı bir yıl olmuştur. Faiz hariç harcamalardaki artışın önemli bir kısmı yatırım harcamalarına ayrılmak suretiyle ülkemizin büyümesine, verimliliğin ve etkinliğin artırılmasına ciddi bir katkı sağlanmıştır” diye konuştu.
Ağbal, 2016-2018 OVP’sinin merkezi yönetim bütçesi bakımdan genel değerlendirmesini yaparak, 2016 bütçesinin AK Parti hükümetlerinin 14’üncü bütçesi olacağını ve bunların hepsinde öne çıkan belirleyici unsurun mali disiplin olduğunu ifade etti.
Geçen yıl yüzde 0,4 faiz dışı fazla, yüzde 1,2 bütçe açığı elde edildiğini açıklayan Ağbal, “Faiz dışı fazla elde etme politikamıza 2016 ve sonraki yıllarda da devam edeceğiz. 2018’in sonunda faiz dışı fazlayı tekrar yüzde 1 patikasına oturtan bir perspektifi 2016 yılı bütçesi ortaya koymaktadır. 2016 yılında yüzde 1,3 olarak öngördüğümüz bütçe açığının, 2018’de yüzde 1’in altında oluşacağını söyleyebilirim” değerlendirmesinde bulundu.
Küresel krizin ardından 2010-2011 yıllarında bütçe performansında hızlı bir iyileşme sağlandığına işaret eden Ağbal, “2013’ten itibaren bizim bütçe açığı patikamız yüzde 1,2-1,3 aralığına geldi. Önümüzdeki yıllarda yüzde 1’in altında bir seviyeye gelecek. Bununla birlikte 2015 bütçesi, borç yükünün de yüzde 30’ların altına geleceği bir bütçe patikasını ortaya koyuyor. 2016 yılı bütçesinde mali disiplinin kararlılıkla sürdürüldüğünü, yatırım harcamalarının da yukarı yönlü ivme kazandığını görmekteyiz. Hükümet programımızda büyümenin yatırım, üretim ve ihracata dayalı olacağı vurgulandı. Dolayısıyla 2016-2018 OVP’si ve 2016 Bütçesi, kamu yatırımları yolu ile oluşacak dışsallıklar üzerinden özel sektör yatırımlarının ivme kazanacağı, verimliliğin artacağı bir perspektif ortaya koyuyor” ifadelerini kullandı.
Ağbal, seçim döneminde vatandaşlara yönelik birçok vaatlerinin olduğunu da hatırlatarak, “2016 yılı bütçesi hazırlanırken, seçim döneminde ifade edilen bütün unsurlar bütçede yerini buldu. On dört yıldır AK Parti hükümetleri olarak bütçe hazırlığında en fazla önem verdiğimiz husus bütçenin gerçekçiliği, inandırıcılığı ve samimiliği olmuştur. Bu bütçenin hazırlık aşamasında her bir kalem tek tek hesaplanarak bütçede yerine kondu. Bu harcamaları bütçede yerine koymakla ve yatırım harcamalarında yukarı yönlü bir ivme kazandırmakla birlikte bütçe disiplininin gevşetilmeden devam edilmesi esas bir hedef olarak belirlendi” dedi.
Ağbal, 2016 bütçesinin gelir tarafında ihtiyatlı bir duruş gösterdiklerini vurgulayarak, “İnanıyorum ki 2016 yılında bütçe gelir performansımız yıl içeriden göstereceğimiz gayretle bundan daha iyi şekilde gerçekleşecektir. Buna bağlı olarak yatırım harcamaları ile ilgili bir şey yapacaksak, bunu gelir performansı ile ilişkilendiriyoruz” değerlendirmesini yaptı.
“2016’da özelleştirmeden 10,8 milyar lira gelecek”
Maliye Bakanı Ağbal, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Hükümetin özelleştirme gelir hedefinin sorulması üzerine Ağbal, “2016 yılında merkezi yönetim bütçesine özelleştirme fonunda aktarılmasını öngördüğümüz rakam 10,8 milyar lira. 2015 yılında gerçekleşen özelleştirme geliri ise 6,1 milyar lira seviyesindedir” dedi.
Ağbal, Vergi Usul Kanunu’ndaki ispat yükümlülüğü iddialarına ilişkin soru üzerine de “Şu anda Vergi Usul Kanunu’nun tasarı taslağının taslağını STK’larla paylaştık. Tasarının üzerinden geçmeden mutfakta hazırlanan taslağın STK’larla paylaşılmasını sağladık ve geri dönüşlere bağlı olarak da tasarıyı değerlendireceğiz. Bu anlamda STK’larla bu aşamada paylaşılması belki yeni bir şey ama bence tasarıda daha katılımcı bir anlayışla içerik oluşturulması son derece önemli. Vergi Usul Kanunu sanıldığı gibi teknik bir kanun değil, vergilemeyi ve ekonomiyi etkileyen önemli bir kanun. Çünkü ekonomik aktörler, bu kanundaki düzenlemeye göre yatırım kararları alıyorlar” diye konuştu.
Kanunla ilgili hedefleri hakkında bilgi veren Ağbal, “Bu tasarı hiçbir şekilde mükelleflerimizin şu anda mevcut olan haklarını geriye götüren bir perspektif, AK Parti hükümetlerinin ortaya koyacağı bir perspektif değildir. Bu çerçevede ispat yükümlülüğünü mükellefe döndüren bir perspektifi bizim kabul etmemiz mümkün değil. Tasarıda bu yönde bir düzenleme de olmaması gerekir. Bugün bazı gazetelerde bu tür beyanat gördüm, tahmin ediyorum yanlış anlamaya dayalı bir değerlendirme var. Ona da bakıp gerekli açıklamayı daha sonra yaparım. Siyasi perspektifimizi ortaya koymak bakımından söylüyorum, ispat yükümlülüğünü mükellefe döndüren bir yaklaşımımızın olması asla söz konusu değildir” ifadelerini kullandı.
Ağbal, Bireysel Emeklilik Sistemindeki (BES) devlet katkısının sorulması üzerine ise “BES’e 2016 bütçesinde 3,1 milyar lira ödenek öngörüyoruz. Ar-Ge tasarısı konusunda Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından kapsamlı bir çalışma yapıldı, Ekonomi Koordinasyon Kurulunda ilgili bakanlarla birlikte bir değerlendirme yaptık. Önümüzdeki dönemde üretimi ve yatırımı yukarı çekecek önemli bir kanun hazırlığı var. Teknik çalışmalar tamamlandı, görüşüldükten sonra TBMM’ye sevk edeceğiz” yanıtını verdi.
