İlk güneş paneli üretim tesisi Niğde’de

0
111

Yenilenebilir enerji sektörünün önde gelen şirketlerinden EkoRE, Türkiye’de güneş enerjisi kullanımını artırmak için kendi güneş paneli üretim tesisini hücre ve wafer üretimini kapsayacak şekilde kuruyor. Niğde Bor Karma Organize Sanayi Bölgesi’nde 32 bin metrekare alana kurulacak üretim tesisinin temeli birkaç ay önce atıldı. İnşasına başlanan üretim tesisi, ilk safhada 100 MWp hücre üretim kapasitesi ile çalışacak. Yapımı yaklaşık 12 ay sürecek tesisin kapasitesinin ek yatırımlarla zamanla katlanarak uzun vadede minimum 600 MWp’ye çıkarılması planlanıyor.

Tüm güneş enerjisi sistemlerindeki en maliyetli kalem olan güneş panelleri, Türkiye’de ya ithal edilerek temin ediliyor ya da üretim sürecinin büyük çoğunluğunu oluşturan hücreler yurt dışından ithal edilerek son aşama olan modül üretimi Türkiye’de yapılıyor. 20’den fazla modül üretimi yatırımından sonra ilk defa wafer ve hücre üretimi Türkiye’de EkoRE tarafından yapılacak.“Wafer ve hücre üretimi panel üretiminin kalbidir. Kristal teknolojisinde sırasıyla silisyum, ingot, wafer, hücre ve modül üretimleri mevcut. Biz de wafer, hücre ve modül üretimiyle sistemin en önemli yerinden üretime başlıyor olacağız” diyen EkoRE CEO’su Serhan Süzer şöyle devam ediyor: “Sektörde yerli üretim problemi var. Üreticilerin tamamı hücreleri yurtdışından ithal ediyorlar ve burada laminasyon gibi süreçleri içeren modül üretimiyle paneli üretiyorlar. Bu da zincirin son halkası ve bence katma değeri yüksek bir üretim değil. Güneş enerjisinde emekleme aşamasında olduğumuz şu süreçte yerli üretim yapmak çok önemli bir eksikliği giderecek.”

Üretim zincirinin tüm halkaları Türkiye’de üretilmeye başlandığında enerji bağımsızlığı adına önemli bir adım atılmış olunacak. “Çünkü hammaddemiz güneş ışınları, bunun da potansiyeli Türkiye’de oldukça yüksek. Avrupa’da İspanya’dan sonra en yüksek potansiyele sahip ülkeyiz. Üretim hacmini de artırdıkça maliyet avantajı sunabilme şansımız olacak. Bu da verimlilik sağlayacak” diyor Süzer.

EkoRE, PV, rüzgar enerjisi ve biyokütle konusunda uzmanlaşmış bir EPC (mühendislik, tedarik, inşaat) ve proje geliştirme şirketi. Küçük ölçekli ev sistemlerinden büyük ölçekli santrallere kadar geniş bir yelpazede anahtar teslim sistemiyle hizmet veriyor. Ayrıca güneş, rüzgar ve biyogaz alanında yatırım da yaparak, yerli ve yabancı yatırımcıların yatırımlarını da yönetiyor. Büyük ölçekli enerji santralleri kurmanın yanı sıra yenilenebilir enerji alanında niş projelere de imza atan şirketin toplam 50 MW’ın üzerinde GES projesi bulunuyor. Süzer, “Bu projelerin ilk ayağı olan 5MW’lık Konya Kulu projesini devreye almak üzereyiz. Sonra fazlar halinde Antalya, Adana, Osmaniye, Aydın ve Tokat illerinde GES projelerimize devam edeceğiz” diyor.
 
Türkiye’de kurulu güneş panellerinin enerji kapasitesi 400 MWp’in üzerinde. Bu projelerin tamamı lisanssız projeler. Süzer, “2 bin MWp’in üzerinde onaylanmış lisanssız proje bulunuyor. Bir de lisanslı projeler devreye girdiğinde Türkiye’de senede 2-3 GW’lık güneş enerji santrali (GES) kurulması oldukça mümkün” diyor.
Süzer GES’lerde henüz yolun çok başında olunduğuna dikkat çekiyor. Jeotermal ve biyokütlenin de baz yükü sağladıkları için önemli olduğunu söylüyor ve şöyle açıklıyor: “Yani günün istenilen saatinde (istenirse 24 saat/gün) elektrik üretmek mümkün. Bu da şebekede dengeyi sağlıyor. Rüzgar enerjisinde ise tahmin edilen potansiyel 45-50 GW mertebesinde. Yani halihazırda kurulanın daha yaklaşık 10 katı kadar potansiyel var.”