Hakan Ateş: Çiftçiyi tefecinin elinden kurtardık

0
166

Tarıma desteği milli mesele olarak gören ve yüzde 41’in üzerindeki pazar payı ile özel bankalar arasında lider konumda bulunan DenizBank, Çiftçiler Günü’nü Deniz Kule’de gerçekleştirdiği bir dizi etkinlikle kutladı.
 
DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş; “DenizBank tarımda milli misyon üstlenmiş bir banka. 2002 yılından bu yana tarıma özel, uzmanlaşmış ekiplerimiz ve yüzlerce ziraat mühendisimiz ile hizmetlerimizi Türkiye’nin dört köşesine taşıyor; yılda ortalama yüzde 46 büyümeyle tarımda Türkiye’nin lider özel bankası olmaya devam ediyoruz. Diğer yandan, tarıma özel dijital ürünlerimizle de bir bankadan beklenmeyecek atılımlar gerçekleştiriyoruz. Ancak bizim için en büyük gurur, söz konusu yapılanmayla Türkiye’de tarım bankacılığına daha fazla oyuncunun katılması için bir teşvik ortamı yaratmış, toplamda tarıma verilen desteğin büyümesine destek sunmuş olmak. Mayası tarımla yoğrulmuş toprakların evlatları olarak, çiftçimizin yüzünü güldürmeyi sürdüreceğiz”.
 
Dünyanın dokuzuncu büyük tarım ekonomisi konumunda bulunan Türkiye’de, 2002 yılından itibaren bu alana desteği ülke geleceğine destek olarak gören DenizBank, Türkiye çapında, üreticiler ile yan yana gelmek suretiyle düzenlediği Çiftçiler Günü özel etkinliklerini, İstanbul’daki Genel Müdürlük binasında gerçekleştirdiği organizasyon ile tamamladı.
 
Söz konusu davette, DenizBank’ın tarım yolculuğu tüm detaylarıyla paylaşılırken, bankanın 10 yıldır Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı işbirliğinde hayata geçirdiği “Tarım ve İnsan” Fotoğraf Yarışması’ndan en seçkin eserler, Genel Müdürlük binasında sergi alanı olarak hizmet veren GaleriDeniz’de misafirlerin beğenisine sunuldu. 
 
“DenizBank; çiftçiyi tefecinin elinden kurtaran banka”
Toplantıda konuşan DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, 16 yıl önce çiftçiyi tefecinin elinden kurtarmak üzere yola çıktıklarını ve bugün geldikleri noktada Türkiye’de tarımın ve çiftçinin bankası olarak anılmaktan gurur duyduklarını ifade etti. Ateş şöyle devam etti; “2002 yılında tarımı ülkemizin geleceği için kritik sektör olarak sahiplendiğimizde, çiftçinin sorunlarına odaklanan tek özel bankaydık. Bugün 14 ayrı banka tarım bankacılığı hizmeti sunarken; oluşturduğumuz model sayesinde sektöre sağlanan toplam finansman 92 milyara ulaşmış bulunuyor. Yola çıktığımız günden bu yana 20 katın üzerinde artırdığımız, Türkiye’nin her köşesine hizmet götüren tarım şubelerimiz, yeri geldiğinde üreticinin tarlasına, bahçesine kadar ulaşmak üzere dijital araçlar ve teknolojiyi de dahil etmek suretiyle geliştirdiğimiz hizmet anlayışımız, 1 milyonu aşan çiftçi müşterimiz ve aralarında asırlık bankalar da bulunan kamu bankaları dahil edildiğinde yüzde 13 oranındaki pazar payımız ile Türkiye’de tarıma en çok kredi kullandıran, lider özel banka konumundayız”.
 
Tarımın sadece kırsal alanda yaşayan vatandaşların geçimlerini sağladıkları bir kaynak değil, gelecek için stratejik bir sektör olarak ele alınması gerektiğine dikkat çeken Hakan Ateş; “16 yıllık süre zarfında Türkiye’de tarımın finansmanını baştan aşağı değiştiren en önemli finansal inovasyon olarak öne çıkan Üretici Kart başta olmak üzere, üreticilerin gerçek sorunlarına çözüm getirmek hedefiyle hemen hemen tüm zirai ürüne özel bir bankacılık ürünü geliştirdik. Bugün tarımda adeta jenerik marka haline gelen Üretici Kart, 570 bin üreticimizin cebinde yer alıyor. Bu ürünün çevresine paydaşlarımızı, iş ortaklarımızı ve kampanyalarımızı eklediğimiz zaman, çiftçimiz, “Sen beni tefecinin elinden kurtardın” diyor. Bu aslında iş yapış şekillerinde bir inovasyondur. Üretici Kart, tüketimi değil üretimi destekleyen bir kart olarak üreticimize can suyu veriyor” dedi.
 
 
Tarımın parlayan yıldızı: Türkiye

Toprak ve iklim yapısı, su kaynakları, bilgi düzeyi yüksek çiftçisi, genç nüfusu ve büyüyen ekonomisi ile Türkiye’nin tarım alanında taşıdığı yüksek potansiyele dikkat çeken Ateş; “Bugün ülkemiz dünyanın 9. büyük tarım ekonomisi. İncir, fındık, kayısı, ayva, kiraz, nar olmak üzere 6 ürünün üretiminde dünya lideriyiz. 3 ürünün üretiminde dünya ikincisiyiz. İlk 10 üreticisi içerisinde olduğumuz toplam 27 zirai ürün var. Dünyada tarımın başladığı topraklar üzerindeyiz. Bu bereketi bilgiyle, teknolojiyle ve genlerimizde olan imece kültürü ile beslersek dünyanın en önemli tarım ülkesi olmak için aşılamayacak sorun bulunmuyor. Bu sene ülkemizin pek çok noktasında gerçekleştirdiğimiz ve üreticilerimizin yoğun ilgi gösterdiği Tarım Zirveleri’nde de altını çizdiğim bir konu vardı. Yurt dışında deniz, kum, güneş üçlemesine tarım ve gastronomi de eklemeyi başaran ülkeler var artık. Kelimenin tam anlamıyla mutfak ihraç ediyorlar. Örneğin İspanya bunu başardı, biz de aynı başarıyı göstermeliyiz” dedi.
 
İnovasyondaki bilgi birikimimizle tarlada da çiftçimizin akıllı danışmanlığını yapıyoruz
Tarım sektörünün dijital dönüşümünü ve teknoloji ile entegrasyonu konusuna, çiftçinin işini daha kolay ve verimli kılmak hedefi çerçevesinde büyük önem verdiklerini ifade eden Ateş şöyle konuştu; “2016 yılı 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nde “Deniz’den Toprağa” Facebook sayfamızı hizmete sunduk. Bugün 100 bin üreticiye en güncel haberleri bu sayfa üzerinden sunuyor, onlardan gelen soruları en kısa sürede uzman ziraat mühendislerimiz aracılığıyla cevaplıyoruz. Facebook sayfamızın zamanla yakaladığı ivmenin etkisiyle Eylül 2017’de yine aynı isimle Deniz’den Toprağa mobil tarım uygulamasını hizmete sunduk. Üreticilerimizin tarladaki akıllı danışmanı olarak gördüğümüz Deniz’den Toprağa, müşterimiz olsun olmasın tüm çiftçilerimizin ihtiyaç duyabilecekleri bilgilere tek tıkla ulaşabilecekleri bir platform ve inovatif içeriğiyle sektörde bir ilk. Mobil uygulamamız, piyasaya sürülmesinin birinci ayında uluslararası finans çevrelerinde en saygın ödül platformlarından “EFMA – DMI Awards 2017”de, “En İyi Yeni Ürün / Hizmet” kategorisinde 1.’lik Ödülü’nün sahibi oldu. Bugün itibarıyla 50 binin üzerinde indirildi. Eylül ayında mobil uygulamamıza finansal okur yazarlığı artıracak, aynı zamanda yatırım danışmanlığı hizmeti de verecek bir modül ekleyeceğiz. Bu kanal üzerinden ayrıca İstihbarat Sorgusu hizmeti de sunacağız. Üreticimiz artık gönül rahatlığı ile ticari ilişkisi olan kişi için mobil olarak senet veya çek sorgulamasını yapabilecek. Diğer diğer gelişme, 10 gün içinde uygulamamıza Hibe Destek modülü ekleyecek olmamız. Burada da açılan hibe ve destek programlarını yayınlamamızın yanı sıra, üreticilerin yetiştirdikleri ürün bazında ne kadar hibe ve destek alabileceklerine ilişkin bilgi verebileceğiz”.
 
Tarıma desteği sosyal sorumluluk olarak görüyoruz
 DenizBank’ın, tarımın sadece finansman tarafıyla değil sosyal tarafı ile de yakından ilgilendiğini, çiftçilerin hayatlarına değer katacak, onların yüzlerini güldürecek projelere imza attığını belirten Ateş; “Tarıma sağladığımız finansal ve kurumsal desteği, aynı zamanda sosyal sorumluluğumuzun bir parçası olarak da görüyoruz. Bu kapsamda T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız ile çok güzel ve verimli çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Türkiye’nin en geniş kapsamlı eğitim seferberliği ile 5,000 Köye 500,000 adet tarımsal içerikli kitabın çiftçimize ulaştırılması, Bakanlığımız işbirliğinde uzun yıllardır hayata geçirdiğimiz Tarım ve İnsan konulu fotoğraf yarışması ile ‘Tarıma Değer Katanlar’ yarışmalarımız bu kapsamda öne çıkan projelerimiz. Bu yöndeki çalışmalarımız artarak sürecek” dedi.