Güler Sabancı: Basın özgürlüğü sağlıklı bir demokrasinin olmazsa olmazıdır

0
54

Sabancı Vakfı’nın ana destekçisi olduğu G(irls)20 2015 Zirvesinin açılışı İstanbul’da gerçekleşti. Odak noktası kadının işgücüne katılımını artırmak olan zirvede genç kadınlardan oluşan uluslararası G(irls)20 Heyeti, de yer aldı. Zirveye adını veren G(irls)20 heyeti G(20) liderlerini, 2025 yılına gelindiğinde 100 milyonun üzerinde kadının işgücüne dahil edilmesi yönünde verdikleri taahhüdü yerine getirmeye davet edecek.
 
“EN BÜYÜK ENGEL, KADINLA ERKEĞİN EŞİT OLARAK ALGILANMAMASI”

Zirvede açılış konuşmasını yapan Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, 21. yüzyılın kadınların yüzyılı olduğunu söyleyerek “Bugün kadının ekonomik hayata katılımının önündeki en büyük engel, kadınla erkeğin eşit olarak algılanmamasıdır. Toplumdaki bu algıyı kırmadığımız sürece eğitimde, politikada, iş hayatında kadını göremeyiz. Kadının ekonomik hayata katılımı için kadınla erkeğin eşit olması gerekiyor. Bu bir ayrıcalık değil, haktır. Kadınlar ‘ayrıcalık’ değil ‘eşitlik’ istiyor. İşte bu nedenle Sabancı Vakfı’nda yaptığımız çalışmalarda ‘meselenin köklerine inmeye’ gayret ediyoruz.” dedi.
  
Sabancı Vakfı’nda özellikle son 10 yıldır kadınlara ve kız çocuklarına çok daha odaklı çalıştıklarını dile getiren Sabancı, “Konuyla ilgili Kamu, yerel yönetim ve STK’ların içinde bulunduğu çalışmalar yaptık. Bunlardan biri Birleşmiş Milletler Ortak Programı. Birleşmiş Milletler kuruluşlarıyla işbirliği içinde 10 yıl boyunca iki ortak program yürüttük. Bu kadar ortağın bir arada bulunduğu çalışmalar genelde kolay olmuyor. Ancak toplumsal gelişme için birlikte çalışmaya mecburuz.
   
Ortak programlarımız kapsamında, toplumsal cinsiyet eşitliği bilincinin yerelde yaygınlaşması ve yerel hizmetlerin bu duyarlılıkla uygulanması için çalıştık.” dedi.
   
Güler Sabancı, Sabancı Vakfı’nın desteklediği projelerden biri olan ve sanat aracılığıyla Türkiye’nin her köşesine ulaşarak erken yaşta evlilikler sorunu ile ilgili farkındalık uyandıran “Kız Leyla” şarkısına da dikkat çekerek  “Erken yaşta ve zorla evlilikler, bugün sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın sorunu. Erken yaşta evliliği önlemek minimize etmek, en azından 18 yaşa gelip kendi hukuki haklarına sahip olması anlamına gelir. Hiç değilse bunu başarmamız gerekiyor.” dedi.
 
“TOPLUMSAL GELİŞME, KADININ TOPLUMA EŞİT KATILIMIYLA MÜMKÜN”
Vakfın kadın alanında verdiği desteklere değinen Sabancı, “Yürüttüğümüz tüm bu çalışmalarla kız çocuklarının eğitim hakkına erişmesine, kadının ekonomik hayattaki yerinin güçlenmesine, politikada ve toplumun her alanında söz sahibi olmasına katkıda bulunduk. Toplumsal gelişmenin, kadının topluma eşit katılımıyla mümkün olduğuna inanıyorum.” dedi.
   
Sabancı “Toplumsal ve ekonomik kalkınma için kadın ve erkeğin eşit olduğu bir dünya hayalimiz var. Bu hayal ışığını gösteriyor. Artık çok yukarıda ve uzakta değil. Kadının iş gücüne katılımının sağlanması için temelde kız çocuklarının eğitimine devam etmesini sağlamalıyız ve tüm dünyada kadının toplum içindeki rolünü desteklemeli ve geliştirmeliyiz. Bütün araştırmalar ve geliştirmeler, içinde yaşadığımız dünya, iletişimimiz birbirimize cesaret veriyor. Kat ettiğimiz yola bakıyorum. Girls 20’ye bakıyorum. 6 yılda kat ettiğimiz yolu önümüzdeki 6 ayda aşacağımıza inanıyorum. Birbirimizle paylaşmalıyız, paylaştıkça çoğalırız” dedi.
   
Sabancı, “Toplumsal kalkınmanın bir diğer önemli unsuru ise demokrasi ve özgürlükler meselesidir. Bireyin hak ve özgürlüklerinin öncelikli olduğu, sağlıklı işleyen bir demokrasinin olmadığı bir ortamda toplumsal kalkınma sürdürülebilir olamaz. Toplumsal kalkınma ve sağlıklı bir demokrasi için basın özgürlüğü, olmazsa olmazdır.” dedi.
   
G(irls)20 Zirvesi’nde Türkiye’den ve dünyanın farklı bölgelerinden gelen konuşmacılar bir araya geldi. Katılımcılar arasında OECD, Carlson-Rezidor, Dünya Ekonomik Forumu, FBI, Korn Ferry, IFC, RMK Classic ve diğer kurumlardan liderler de vardı.
   
Küresel zirvenin odaklandığı konular arasında “bugünkü ve gelecek kuşaklara ait kadınları sürdürülebilir ve adil olarak ücretlendirilen işler için hazırlama”, “istihdamın önündeki kültürel, sosyal ve politik engeller” ve “kadınlar için iş yaratabildiği kanıtlanan en iyi uygulamalar” gibi başlıklar yer alıyor.