Fikri Işık: Yüzde 4.5’lik büyüme yakalanabilir

0
52

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türk Standardları Enstitüsünün (TSE) 55. Olağan Genel Kurulu’nun ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. 

Bugün açıklanan şubat ayına ilişkin iş gücü istatistiklerine değinen Işık, işsizlik rakamlarındaki genel trendin düşüş yönünde olduğunu vurguladı. 

Işık, şubat ayında mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranının tek haneli rakama gerilediğine dikkati çekerek, “Bunlar sevindirici, özellikle önümüzdeki sürecin yaz olması ve mevsimsel iş gücü talebinin de artacak olması işsizlik rakamlarının daha da düşeceği, istihdamın daha da artacağı anlamına geliyor.” diye konuştu. 

Türkiye’nin önemli ölçüde genç nüfusa sahip olduğunu belirten Işık, “Yaklaşık her yıl 1 milyon 250 bin civarında iş bulmak durumundayız. Çalışma hayatına katılım oranımız yükseliyor. Cumhuriyet tarihinde ilk defa yüzde 50’nin üzerinde bir katılım oranına eriştik. Hem iş gücüne katılım oranını yükselteceğiz hem de işsizlik oranını düşüreceğiz. Toplumumuzun farklı kesimlerinden iş gücüne katılımın artıyor olması da hepimiz için çok sevindirici.” değerlendirmesinde bulundu. 

Işık, Türkiye ekonomisinin dünyadaki durgunluğa rağmen büyümeye devam ettiğine işaret ederek, “Bu yılın ilk 3 ayında ortaya konulan rakamlar, 2016’nın ilk çeyreğinde yüzde 4,5’lik bir büyümeyi yakalayabileceğimizi gösteriyor.” ifadelerini kullandı. 

“Türkiye’de anamuhalefet boşluğu var” 
Bir gazetecinin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) 72. Genel Kurulu’ndaki konuşmalarını ve sonrasındaki açıklamalarını hatırlatması üzerine Işık, “Ben görevimi yapamıyorum, lütfen bana yardım edin veya siz benim görevimi yapın anlamına gelen bir çağrıydı bu.” dedi. 

Işık, Kılıçdaroğlu’nun neredeyse tüm konuşmalarının canlı yayında Türkiye’ye duyurulduğunu belirterek, “Böyle bir insanın ‘Ben kandan bahsetmedikçe, gündeme gelemiyorum’ demesi, aslında benim gündeme getirecek bir fikrim yok, Türkiye için söyleyecek sözüm yok anlamındadır. Türkiye’ye söyleyecek sözü olmayanların bu tip yollara başvurmaları, demokraside asla söylenmeyecek sözleri söylemeleri artık bir yerde kaçınılmaz gözüküyor. Çünkü, heybesinde başka bir şey yok, heybesinde bir şey olmayan insan ne diyecek.” diye konuştu. 

Türkiye’de anamuhalefet boşluğu olduğunu vurgulayan Işık, “Demokrasi için iktidar kadar anamuhalefet hatta muhalefet önemlidir. Şu anda Türkiye’de hiç kimse iktidardan dolayı bir endişe taşımıyor. Türkiye’deki tüm tartışmalar aslında muhalefet odaklı tartışmalar. Bu demokrasimiz için hiç sağlıklı değil. Bunu biraz da Kılıçdaroğlu’nun CHP içindeki fırtına öncesi sessizliği, bir fırtınaya dönüşmeden engelleme çabası olarak da yorumluyorum. İçeride ciddi bir hareketlenmesinin olduğunu, parti içerisinde ciddi sıkıntıların olduğunu ve bunları örtme gayreti diye değerlendiriyorum.” ifadesini kullandı. 

“Tüm aktörlerin çok dikkatli ve uyanık olması gerekiyor” 
Işık, MHP’deki son duruma da değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“MHP’nin bu hale düşürülmesi, hem demokrasimiz hem de siyaset açısından çok iyi bir durum değil. Gönül arzu ederdi ki bu işler parti içerisinde oturularak konuşularak çözülsün, demokrasi bütün kurum ve kuruluşlarıyla da parti içinde işlesin. Bu noktada bir başka partiyle ilgili iç işlerine yönelik çok fazla değerlendirme yapmak bize düşmez ama gönül daha şık bir sürecin yaşanmasını arzu ederdi. Burada hangi parti olursa olsun, özellikle dışarıdan müdahale edilmesini kesinlikle doğru bulmadığımızı, siyaset kurumunu ele geçirmek için ‘İktidarı ele geçiremedik bari muhalefet üzerinden bu işi yapalım’ demenin demokrasiye hiçbir zaman fayda getirmeyeceğini, bu noktada da ilgili tüm aktörlerin çok dikkatli ve uyanık olması gerektiğini düşünüyorum. Paralel ihanet şebekesinin, partiler üzerindeki oyunlarının tüm aktörler tarafından dikkatle izlenmesi gerektiğini düşünüyorum.”