Einstein’ın Tanrı’yı reddettiği mektubu rekor fiyata satıldı

    0
    131

     Nobel ödüllü fizikçi Albert Einstein’ın 1954 yılında yazdığı ve Tanrı’nın varlığını reddettiği mektup açık artırmada rekor kırarak 2,89 milyon dolara (yaklaşık 15,5 milyon TL) satıldı. Bu mektup, Einstein’ın dini inancı ve dinlerle ilgili düşüncelerini en net şekilde aktardığı metinlerden birisi olarak gösteriliyor. Einstein mektupta, “Tanrı sözcüğü bana insanların zayıflığının bir ifadesi ve ürünü olmanın dışında hiçbir şey ifade etmiyor… İncil ise kutsal ancak yine de nispeten ilkel efsanelerin bir derlemesi” diyor. Yahudi halkının bir mensubu olmaktan memnun olduğunu belirten Einstein, Yahudilik inancının ise “diğer tüm dinler gibi ilkel batıl inançların vücut bulmuş hali” olduğunu söylüyor.

    Nobel Ödülü sahibi Alman fizikçi Albert Einstein’ın inanç kavramını irdelediği ve ‘Tanrı mektubu’ olarak adlandırılan 1,5 sayfalık mektubu, New York’taki müzayedede yaklaşık 2,9 milyon dolara satıldı.

    Müzayedeyi düzenleyen Christie’s satış fiyatının 1 ile 1,5 milyon dolar arasında olmasını bekliyordu. Satın alan kişinin kimliği ise açıklanmadı. Einstein’ın 1954 yılında 74 yaşındayken Almanca olarak kaleme aldığı ve felsefeci Eric Gutkind’e hitaben yazdığı mektupta, Tanrı, İncil ve Yahudilik ile ilgili düşünceleri yer alıyor.

    Ölümünden bir yıl önce Princeton Üniversitesi’nde yazdığı yazıda Einstein, toplam bir buçuk sayfa olan açıklamalarda şu ifadelerini kullandı: “Tanrı kelimesi benim için insanların zafiyetinin göstergesi ve sonucundan başka bir şey değil, İncil ise kutsal ama yine de oldukça ilkel hikayeler derlemesidir. […] Ne kadar incelikli olursa olsun hiçbir açıklama fikrimi değiştirmeyecektir.”

    Yahudi asıllı olduğu için Hitler döneminde Almanya’dan kaçmak zorunda kalan Einstein, Musevilik hakkında da sert eleştirilerde bulundu. “Benim için Musevilik, tüm diğer dinler gibi, ilkel bir batıl inancın vücut bulmuş hali. Benim de gurur duyarak dahil olduğum Yahudiliği ve destek aldığım bu anlayışı diğer halklardan ayıran bir yücelik yok.”

    “Benim tecrübelerimde gördüğüm kadarıyla onları diğer insan gruplarından ayıran bir şey yok, her ne kadar kudretsiz olmalarından dolayı aşırılıklardan korunmuş olsalar da. Yoksa onlarda ‘seçilmişlik’ emareleri görmedim.”