​Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş’ten CHP’nin vaadine tepki

0
263

DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, “Şöyle reklamlara şahit oluyoruz: ‘Ödemeyin kardeşim. (Kredi kartı faiz borçları) Yüzde 80’ini sileceğiz’. Seçim öncesi, çok spekülatif bir konu ama bu konuya gireceğim. Biz o zaman mevduatın faizini nasıl ödeyeceğiz” dedi.

Capital ve Ekonomist dergilerinin öncülüğünde, Vodafone Türkiye’nin ana sponsorluğunda düzenlenen CEO Club Bankacılar Zirvesi’nde konuşan Ateş, hafta sonunda Kıbrıs’a Barış Suyu Projesi töreninde, hafta içinde de İstanbul Yeni Havalimanı Proje Finansmanı İmza Töreni’nde bulunduğunu anlattı.

“Çok önemli projelere imza attık. Kaynakların akıllı dağılımına aracılık ediyoruz” diyen Ateş, dijitalleşmenin dünyada artık “olmak ya da olmamak” anlamına geldiğini vurguladı.

Ateş, bankacılık sektörünün dijitalleşme alanında çok önde olduğunu ve dünyada Türkiye’yi en iyi şekilde temsil ettiklerini dile getirdi.

Siyasi partilerin kredi kartı faiz borçlarına ilişkin vaatlerine de değinen Ateş, şunları kaydetti:

“Şöyle reklamlara şahit oluyoruz: ‘Ödemeyin kardeşim. (Kredi kartı faiz borçları) Yüzde 80’ini sileceğiz’. Seçim öncesi, çok spekülatif bir konu ama bu konuya gireceğim. Biz o zaman mevduatın faizini nasıl ödeyeceğiz? Bu nasıl bir sistem? Bankaların faiz gelir ve giderlerine kimse bakmıyor mu? Biz komisyon ödüyoruz. Kaynakların akılcı dağılımına aracılık ederek, kaynak fazlası ile kaynak eksiğini buluşturan bir kurumuz. Bu hala anlaşılmadı mı? Paranın zaman değerini herkesin çözmesi gerekli.”

Ateş, Türkiye’de bankacılık sektörü karlılığının çok konuşulduğuna dikkati çekti.

Sektörün 246 milyar TL düzeyindeki sermayesinden yüzde 10 civarında kar elde ettiğini dile getiren Ateş, “Bankacılığın karı 24-25 milyar TL. Sektörün bu yılın 8 ayındaki karı 16 milyar TL ve geçen yılın aynı döneminin yüzde 3 gerisinde” bilgilerini paylaştı.

Ateş, bankacılık sektörünün öneminin altını çizdi. Bankacılığın bütün sektörlerin ortasında yer aldığını belirten Ateş, asıl sermayesinin güven olan sektörün itibarı için herkesin üzerine düşen görevi bulunduğunu söyledi.

“Türk tarımı daha çok aracıların elinde”
Bankacılık sektörünün tarım alanındaki faaliyetlerine değinen Ateş, “İleriye doğru tarım sektöründe bankacılığın payı daha da artacak. Bugün itibarıyla Türk tarımı daha çok aracıların elinde. Dolayısıyla çiftçi 10 çuval yapıyorsa, 1 çuvalını mazotçuya veriyor” diye konuştu.

Ateş, toplumsal kalkınmanın en önemli dinamiğinin çiftçiler olduğunu aktararak, nüfusun üçte binin, iş gücünün önemli bir bölümünün tarım sektöründe istihdam edildiğini hatırlattı.

Ateş, şöyle devam etti:

“Bankacılık olarak tarım sektörüne soğuk bakmıştık. Ziraat Bankasını bir kenara koyacak olursak özel bankalardan yana bir ilgi yoktu. Oysa katma değer dediğimiz zaman servis, sanayi sektörünün yanında tarım sektörü önemli. Gelecekte tarım sektörü daha da önemli olacak. Tarım ile ilgili çeşitli raporlar var. Tarımcılara da bankacılık sektörünü götürmenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. İleriye doğru baktık ki bu iş getirisi olan bir iş ve 2 milyon çiftçinin 850 binine ulaştık. 500 binin üzerinde Üretici Kartı diye bir kartımız var. Zirai, tohum, ilaç bunları veriyoruz. Bildiğim kadarıyla yüzde 40’ından fazlasının banka hesabı yok. Önemli olan çiftçiyi bu kaynakla buluşturmak. Kaynakla buluşturduğunuz zaman çiftçi kendini geliştiriyor.”