​Davutoğlu: İlk bulgular DEAŞ’ı işaret ediyor

0
69

Başbakan ve AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Çankaya Köşkü’nde düzenlediği basın açıklamasında, Şanlıurfa’nın Suruç İlçesi’nde gerçekleşen ve 30 kişinin hayatını kaybettiği katliamı değerlendirdi. Olay yerinde yapılan araştırmalarda elde edilen bulguların DEAŞ’ın varlığını ve canlı bomba ihtimalini gösterdiğini belirten Ahmet Davutoğlu, “Olayın ardından AK Parti hükümetini suçlamak sorumsuzluktur” dedi.

Meclis’teki dört partinin liderlerini teröre karşı ortak deklarasyon imzalamaya davet eden Davutoğlu, “Halkımızı sokağa çıkmaya davet edenler, yeni çatışma ortamına çekmeye çalışanlar bu terör örgütünle iş birliği yapanlardır” ifadelerini kullandı.

‘Tüm terör örgütlerine karşı birlikte tutum sergilemenin tam zamanıdır’

Davutoğlu’nun açıklamasının satır başları şu şekilde:

“Bayram sevincini yaşayamaz hale geldik. 11.50 civarında basın açıklaması yapan gruba karşı saldırı gerçekleşti. 30 vatandaşımız hayatını kaybetti. 104 yaralımız var. 31 taburcu edildi. 43’ü hastanede. 10’u ameliyat halinde. 9’u ise yoğun bakımda tedavi altında.

“Her türlü soruşturma başlatıldı. Bu olayın açıkça oluşu terör saldırısı ve canlı bomba. Lanetlediğimiz terör olayı ile karşı karşıyayız. Suruç’ta, Adıyaman’da olan saldırı ve Türkiye dönük sobataj saldırısı ne olursa olsun hepsinin hedefi Türkiye’yedir. Türkiye’nin huzuruna, güvenine, demokrasisine saldırıdır. Saldırıyı şu gruba yönelik olarak görmüyorum. Saldırı hepimize karşı gerçekleşmiştir. Ayrıca saldırının zamanı tam da bayram sonrasına denk gelmesi de saldırının bütün bir ülkeye karşı olduğunun göstergesidir. Kim nereden yaparsa yapsın, tüm terör örgütlerine karşı birlikte tutum sergilemenin tam zamanıdır. 

“Bakanlarımız, grup başkanvekillerimiz ve milletvekillerimiz bölgede bulunuyor. Her türlü soruşturma başlatıldı. Açık bir terör olayı, büyük ihtimalle canlı bomba. Sorumluları bulup cezalandırma iradesine sahip olduğumuz bir terör olayıyla karşı karşıyayız.

‘Hedef Türkiye’dir’

“Gerek Suruç’ta gerek Adıyaman’da askerimize yönelik saldırıların faillerinin hepsinin hedefi Türkiye’dir. Saldırılar Türkiye’nin huzuruna, demokrasiye, halkımızın huzur ve refahınadır.

“Olayın oluş seyri açık bir terör olayı ve büyük ihtimalle canlı bomla ile gerçekleşen vahşice, lanet ettiğimiz, sadece lanet etmekle kalmayıp sorumluların bulunup cezalandırılması iradesine sahip olduğumuz bir terör olayıyla karşı karşıyayız. Gerek Suruç’ta söz konusu olan saldırı, gerek Adıyaman Kömür’de askerlerimize dönük saldırı ve Türkiye’ye dönük birçok sabotaj eyleminde bulunan terör örgütleri mahiyeti, hedefleri ne olursa hepsinin hedefi Türkiye’dir.

“Saldırının zamanlamasına bakıldığında, tam bayram sonrasında, Türkiye’de çevre ülklelerinin hepsinde görülmemiş olan, 7 haziran sonrası ortaya çıkan tablo çerçevesinde bir çalışma yürütülecekken, hükümet ortaklığı çalışmaları varken, bu saldırının yapılması bütün ülkeye yapıldığının göstergesidir.

‘Bütün parti liderlerine gün bugündür diyorum, teröre karşı ortak deklerasyon imzalayalım’

“Olayın olduğu anda partimi ve devletimi suçlayan kişilere de sesleniyorum. Bütün parti liderlerine gün bugündür diyorum. Hangi terör örgütü Türkiye’yi hedef almışsa işte meydan bu meydandır. Siyaset, hikmet bugünlerde belli olur. Olumlu bir cevap almamız halinde terör örgütlerine karşı deklerasyonu imzalayacağız. Ümit ederim ki bu çağrımız karşılıksız kalmaz. 4 partinin her lideri bir araya gelene kadar her gün bu çağrıyı yapacağım. Ortak bir tavırda olduğumuzu görsünler.

“Bütün terör örgütlerine karşı ortak bir tutum sergilemenin tam vaktidir. Başka ülkelerde DEAŞ’ın Paris’te saldırısı söz konusu olduğunda, nasıl birliktelik söz konusu olmuşsa, kimse kimseyi suçlamadan omuz omuza gelmişse, burada soruşturmalarımızın istikameti DEAŞ saldırısı yönünde olduğu için söylüyorum, bu saldırı karşısında herkesin omuz omuza vermesi gereken bir andayız. Tarih herkesin aldığı tutumla yargısını verir.

“Saldırganın kimliği şu ana kadar kimliği tespit edilemedi. Saldırıda hayatını kaybedenlerin beden bütünlüğünde bir sorun yok ancak bir cenazenin beden bütünlüğünü ciddi şekilde kaybetmiş olması dolayısıyla canlı bomba ihtimali üzerinde duruluyor.

“DAEŞ konusunda açık bir tutum koymuş olmamız gerektiği için tavrımızı koyduk. Ancak Reyhanlı saldırısında olduğu gibi ilk başka olduğundan farklı bulgular ortaya konuşulabilir. Patlamayla aynı anda Kobani’de de patlamalar gerçekleşmesi DEAŞ ihtimalini güçlendiriyor. Kim olursa olsun saldırının açık bir şekilde karşısındayız.

‘Olayın ardından AK Parti hükümetini suçlamak sorumsuzluktur’

“Güvenlik zaafı varsa gereken yapılır. Türkiye bir hukuk devletidir. Eksiklikleri takip etmek konusunda gereken yapılır. Olayın ardından AK Parti hükümetini suçlamak sorumsuzluktur.

“Hükümetimizi DAEŞ’e destek verir gibi gösterip halkımızı kışkırtanlara da çağrı yapıyorum. Türkiye her zaman gerekli tedbirleri almıştır. Halkımızı sokağa çıkmaya davet edenler, yeni çatışma ortamına çekmeye çalışanlar bu terör örgütünle iş birliği yapanlardır.

“Herkesten daha çok DEAŞ Türkiye hükümetine yönelik bir tehdit oluşturmaktadır. HDP’ye kendilerini ziyaret ettiğimde kendilerinde de söyledim. Bu yönde ellerinde bir belge varsa açık bir şekilde ortaya koymalıdırlar. HDP, bu saldırıya gösterdiği tepkiyi Adıyaman’daki saldırı için de göstermelidir.

“6-7 Ekim olayları gibi olayların bir daha yaşanmasına asla izin vermeyiz. Bedeli ne olursa olsun vatandaşın güvenliğini sağlama sorumluluğu güvenlik birimlerimizdedir.